Tamam siz oy vermeyin...
"Kızım gel uzan artık" diye çıkıştı Gökalp "Senin için herkesi kovdum annemi bile kovdum sense temizlik manyağı gibi yatağın her yanını sildin."
"Olmaz hijyen önemli sonra mikrop kapacaksın" dedim
Elimi tutup dudaklarına götürdü...
"Yüzük parmağında çok güzel duruyor biliyor musun"
"Gökalp..."
"Söyle gönlümün sultanı"
"Canın çok yandı değil mi?"
"Öpsen geçer..."
"Öperim"
"Valla mı" dedi küçük bir çocuk gibi...
"Valla." Elimden tutup sabah yaptığı gibi yanına çekti, ağzımdan kaçan çığlığa yine engel olamamıştım
"Öpsene" dedi yüzündeki yaraları göstererek...
"Gökalp şimdi sırası mı?"
"Sen, sensizligin ne kadar zor olduğunu biliyor musun?" Dedi "Ne kadar güzel koktuğunu ve bir saniye bile ayrı kalınca nefes almanın zor olduğunu hiç tattın mı?" Dedi önüme gelen saçları arkaya iterek... "Veya sensiz uyumanın diken üstünde yatmaktan daha zor olduğunu biliyor musun?"
"Peki ya sen, sensizligin ne kadar zor olduğunu biliyor musun?"
"O zaman izin ver dolduralım güzelim." Dedi dudaklarıma yaklaşarak. kapı birden açılınca Gökalp sinirle soludu haklıydı...
"Aile var burda aile" diyen Mert elindeki serum ile içeri girdi "Hayır yani nasıl bir yokluktaysanız artık, bilemiyorum..."
"Mert sikerim seni bunu biliyor musun?"
"Allah Allah ben mi dedim burda şey yapın ben hemşireyim! Hemşire!" Dedi "işimi yapıyorum iyles diye."
"Lan sizi bana sırayla mı gönderiyolar
kapı yok mu sizin oralarda dağdan mi indiniz lan siz!""Valla onu sana sormak lazım enişte, dağdan inen sensin nihayetinde."
"Mert burdan sana bodoslama bir uçarım dağı da taşı da görürsün çık git lan!"
"Serum?'
"İstemiyorum siktir git yeterki ölmeye razıyım" Mert serumu bana attı bende tahmin edip tuttum...
"İş sende çalış biraz..." Diyip göz kırptı
"Göz kapaklarını yerinden çıkartmadan önce def ol git artık çocuk!" Diye bağırdı Gökalp
"Geçmiş olsun enişte" diyip çıktı
"Biraz sinirlendin sanki?"
"Hakkım değil mi yani?" Dedi "Hatunum öpmek benim hakkım değil mi?"
"Hastende olmaz"
"Eve gidelim o zaman"
"Daha ona zaman var sevgilim"
(13 gün sonra)
Artık işime dönmem gerekiyordu ve dönmüştüm de Gökalp ise hâlâ yayılıyordu.
Yüzbaşım: Serumum bitti :( sen nasıl bir hemşiresin hastan ile ilgilenmiyorsun?
Siz: Başka hastalarım varda beyefendi şuan size başka hemşire göndereyim olur mu?
Yüzbaşım: Olmaz benim yaralarımı bir sen sarabilirsin başkasına gerek yok
Siz: Ama beni yukarıya gönderemiyorlar şimdilik sıra Mertte.
Yüzbaşım: O ibine gelirse kafa atarım
Siz: Aşk olsun çocuğun ne zararı var
Yüzbaşım: Aşk olsun tabi ama olamıyor bir türlü.
Siz: Sen çok mızmız oldun ha prenses bu hastene sana yaramadı galiba
Yüzbaşım: Nişanlımı özledim ayrıca ben taburcu olmak istiyorum hatun, yoksa atarım kendimi sensizlikten aşağıya...
Siz: Birinci katasin
(Söyle bir detay acil tarafı Silopi'de aşağıda ama normal hastane tarafı yukarı da, lakin yokuş olduğu için öyle yoksa hastenede birinci kat oluyor detay bitmiştir)
Yüzbaşım: Olsun kafa üstü atlarım bende
Siz:
Yüzbaşım: Tamam tamam hadi dön işine sen tutmiyim seni
Siz:
Yüzbaşım: Bak şuan he de gün alayımSiz: Salak
Oy verme...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kimsiniz?/Texting
Science FictionYüzbaşım: Kimsiniz hanım efendi ? Siz: İlerideki karın çocuklarının annesi basının tacı gönlünün Sultanı Yüzbaşım: İlla diyorsun uğraş benimle öyle mi? Siz: Evet Yüzbaşım: O zaman sana kötü bir haberim var ben işsiz bir adam değilim ve boşa harcay...