HAZAN'IN AĞZINDAN
Titreyen ayaklarımla kısa adımlar attım.Sakin ses tonuyla sordum;
"Kimsin?"
"Aç!" Ses tonunu duyar duymaz nefes alışverişim durdurulmaz halde hızlanmaya başladı.Yekta'yı sinirlendirmemeyi öğrendim.
Kapıyı hafif açtığımda hızlıca eve girdi.
Gözlerinden sıçrayan tüm ateş ışınlarını evimi dağıtarak rahatlattı.
Bakıyordum, öylece.
Yorulmuş halde hızlı bir şekilde soluklanmaya başladı.
"Su getir!" diye emretti.
Dediğini ikiletmeden yavaş yavaş ilerledim.
Suyu alıp verdim.
Bir yudumda içmişti.Ardından bardağı avucunun içinde sıkmaya başladı.Bardak tamamen kırılmıştı.
Elini umursamadan bana dönüp konuştu;
"Demek benden kaçıp sığındığın yer.."
"Senden kaçmadım" çok sessiz konuşuyorduk, bu benim ürkmeme engel oluyordu.
Etrafa bakıp kafa salladı ve konuştu;
"Biraz temizlik yapman gerekecek"
"Öyle." dedim büyük tavırla.
"Burayı babamın parasıyla aldın değil mi?" dediğinde hızlı bir şekilde cevap verdim;
"Ödeyeceğim."
"Bakıyorum da Hazan.. beni yanıltmadınız."
"Tamam.Para gelince görürsün."
"Ne yapacaksın? bir elinde bebek diğer elinde tas?" bu cümlesinden sonra içim parçalandı.İstemsizce.
"Eğer haktan bahsediyorsak; iki cihanda da helal olmasın." bu cümlemin sonunda hafif tebessüm etti.
"Ben kendi dünyamın tanrısıyım" dediğinde sustum.Bekle, ve gör.
"Ayrı eve çıktın diye senden vazgeçeceğimi mi sandın? Biliyor musun Hazan? Evde olmadığın sürece hizmetçi kızı var ya ona gittim.Zevk almadım ulan! bu kız bana alışmış suskunlukla işimi halletmemi bekliyor! Ama sen.. yalvarıyorsun! Sen acı çekiyorsun!"
cümlesi bittikten sonra yutkundum.Dışım ne kadar karanlık olsa da içim bir o kadar mahşer.
"Hiç kimse vazgeçilmez değildir, toprak bunu iyi bilir"
"Canını çok mu acıttım?" dedi iğrenç bir şekilde gülerek.
"Canımı acıtmadın, aldın.Hayatımı hayallerimi aldın.Sen saçlarımın katilisin."
"Sana vurmak istemiyorum hamilesin, ama beni kışkırtma!"
"Hamilelik? bunu düşünüyor musun Dağlı? Bebeğin ölmesi için merdivenden aşağı atan adam?"
"Kimsem kalmadı.O çocuğunu bana vereceksin.Sen ne bok yersen ye."
"Bu çocuğu sana vermeyeceğim."
"Göreceğiz"
Bakıyorum da, kaybedecek hiç bir şeyim yok.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sesi sonbahar
RomanceYekta,babasının genç kadınlarla evlenmesinden nefret eder, hele ki babasının annesini bu kadar çabuk unutması onu parçalıyor. Bu sefer ki evlilik bambaşka, Hazra evlendiği adamın oğlunu severken, kız kardeşinin nasıl bir işkencede olduğunu bilmiyor...