Ritim tutan tek şey müzik değildi. Kalbim de ona katılmak için savaşıyordu. Hiçbir savaşta olmadığı kadar derindi bu istek. Onun gözlerinde, bedeninde, ruhunda dans etmek... Her hareketimde ona dair bir şeyleri hissetmek istiyordum. Dudaklarında yaşam bulmak kolları arasında, bulduğum bu yaşamı kaybetmek istiyordum. Ardından onun nefesinde tekrar geri dönmek defelarca ölüp dirilmek istiyordum. Onun ölümünden bir parça istiyordum. Omzunda duran elim bütün bu isteklerinin doğrultusunda yukarı hareket ederek ona rahatsızlık veren kısa sakallarını buldu. Bedenim onun yönetimi karşısında savunmasızken gözlerim derin sulardan daha koyu lacivert gözlerini dinliyordu. Onun sesi ile ritme kapılıyor, onun nefesi ile susuyordu.
Olduğumuz yerden çok daha uzak hissettiren bu dansı neden kabul ettiğimi bile bilmiyordum. Almak istediğim cevaplar yüzünden mi, yoksa sadece onu almak istediğimden mi? Şu an belimin biraz aşağısında duran o parmaklar vardı benim için. Bahsedilen büyü bu olmalıydı. Çünkü bu bambaşka bir duyguydu. Aşk değil, saf arzu vardı. Her şeyiyle arzuluyordum onu. Aldığı nefesi belki de... Damarlarındaki kanı bile istiyordu bedenim. Onun her şeyini istiyordu. Onu kendine katıp hayata devam etmek istiyordu.
Hafif bir dönüşün ardından sert hareketi ile beni kendine daha da bastırmıştı ve benim kadar onun da aynı arzu ile yandığını anlamıştım. En önemlisi ise bu hoşuma gitmişti. Gözlerine daha yakından bakmak için bir bacağımı onun beline doladım ve kendimi yukarı çektim. Burnum yanağına sürterken nefes nefese konuştum.
"Bunun bu şekilde olacağını biliyordun."
Eli açıkta kalan bacağım ile oyalanırken kafasını kaydırarak benim gibi zevkle dudaklarını kulağıma sürttü. "Şikayetçi olduğunu söyleyemezsin."
"Değilim... Daha fazlasını istiyorum."
"Senin için çok daha fazlasına hazırım." Dedikten sonra yavaş ama uyumlu adımlarımıza devam ettik. Bu, cümleye onun başlaması ve noktayı benim koymam gibiydi. Bütün adamlarımız birbiri ile sözleşmişcesine senkronize idi. "Karşı koymayı bıraktığın zaman her şey daha iyi olacak. Senin için var olmama izin ver."
Sözleri beni esiri yapmış sadece onaylayarak başımı sallayabilmiştim. Öyle ki dansın arasında birkaç kişinin bizi seyre daldığının farkında değildim. Bu birkaç kişi bizim yanışımızın daha da alevlenmesinin ardından belirli bir topluluğu oluşturmuştu. Pistin ortasında sadece ikimiz kaldığında ise bunun farkına yeni varmıştık. Adımlarımız yavaşlamış, parmaklarımız birbirini daha sıkı kavramıştı. büyülü anımızın son bulduğunu ve artık ayrılmamız gerektiğinin farkındaydım. Tek sorun bunun için hazır mıydık? Kendimi geri çekerek omuzunda duran elimi indirdim. Nefes nefese ondan ayrılmak için bir adım geri gittim. Kalabalığa karışıp bir içki içmem gerekiyordu. Ama Czar buna izin vermedi. Bir eli ile elimi tutarken uzaklaşmaya çalışan belimi kavrayan elini kalçama indirdi ve beni kendine yapıştırdı, omuzundan ayrılan elim direk boynuna dolandı. Bu hareketi benim sınırlarımı çoktan aşmama neden olmuştu. Müziğin çalmıyor oluşu umurumuzda değildi. İkimizin kalbinin ritmi dansımız için yeterliydi.
Arabada yaptığı gibi alt dudağını pütürlü dili ile ıslattığında bütün konuklar yok olmuştu. Önceki iki seferin acısını çıkarırcasına arzu ve istekle birleştirdim dudaklarımızı. Dilinin bıraktırdığı parlaklığı emerek kendimi daha iyi bir düzlüğe çıkarmayı amaçladım. Onunla birlikte olduğum sürece sınırların bir önemi yoktu. O benim olduğu sürece küçük bir kulübe dünyaya bedeldi. Bir elim boynundan ter içinde kalan yüzüne yol alırken onu biraz daha hissedebilmek adına diğer kolumla kendimi ona daha çok yaklaştırdım. Yukarı doğru tırmanan bedenim onun kolları ile havalanmıştı.
Dilinden yayılan sıcaklığın tadı başımı döndürüyordu. Dudağının yanındaki kanının tadı onu daha çok istememe neden oluyordu. Kalçalarımı sıkan parmakları bir an da bedenimden ayrıldığında düşmemek için bir bacağımı yere indirdim. Ancak dudaklarını bırakmayı henüz istemiyordum. Tâ ki ellerini omzuma yerleştirip beni itene kadar. Kapalı gözlerim aralanarak onun yarı kapalı koyu irisleri ile buluştuğunda boynunda duran diğer elimi de yanağına çektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kraliçe Arı
AdventureZamanın ötesinde büyünün varlığını sürdürebildiği topraklarda bir lanet ile artık çocukları olamayacağını ve ülkelerinin sınırlarından ileriye gidemeyeceklerini öğrenen topluluk kendi kurallarını koyarak hayatta kalmaya devam ederler. Yıl boyunca s...