KOYU NEFRET

254 20 25
                                    

Nefesimi geri verip,ağzımdan çıkan buharı görünce havanın soğuk olduğunu anladım.Hemen önümden bir çiftin geçtigini gördüm.Kız "çok soğuk aşkım" diye sokuldu sevgilisine.Ben niye insanları diz dize getirecek bu soğukluğu hissetmuyordum.Sarı saçlı kızın koyu kırmızı ruju gibi kızarmıştı ellerim.Geçenler hava çok soğuk demelerine rağmen hissetmiyordum.Zoruma gidiyordu.Ama bir yandanda hoşuma.Çünkü tam karşımda o muhteşem İstanbul Boğazı vardı.Belimin sol tarafına sanki bir hançer saplıydı,acıyordu.Kimsenin görmedigi uzun bir hançer.Yıkık dökük bir bamkın üzerinde oturmuş boğazı seyrediyordum.Bir anda ocağın üzerinde kavrulan kestane sıcaklığında parmakların boynuma dolandıgını hissettim.Nefes alamadım.Gece olduğu icin yüzünü seçemedim.Nefesim kesiliyordu.İlk yüzmeye gittıgım gün geldi aklıma ve havuzda boğuluşum.Gözlerimi açtıgımda hastane odasındaydım.Sonra topuklu bir ayakkabı sesiyle gözlerim tamamen açıldı.Beyaz önlüklü,uzun kıvırcıklı saçlı bir bayan.Gülümsüyordu.Kendime tamamen geldigimde konuşmaya başladı."Merhaba güzellik ben doktor Sedef.Başından neler geçtiğini hatırlıyor musun ?" diye sordu.Güzellik deyince kendimi beş yaşında gibi hissettim.Boğazımdaki boyunluk yüzünden ne kadar konuşmakta zorlansam da doktora"Bilmiyorum her şey bir anda oldu birden nefes alamadım.Gerisini hatırlamıyorum"

"Evet sanırım biri seni boğmaya çalışmış.Ama şanslısın güzellik seni bir genç kurtarmış.Dışarıda senin ayılmanı bekliyordu."

Merakla doktoru dinlerken beni kurtraran birinin olduğunu duyunca şaşırdım.Evet çok şaşırdım.Beni kim kurtarır ki.Hayattan bezen salak bir kızı tekrar hayata kim bağlamış olabilir.

***
İki gün önce

Sabah annemin yaptıgı yumurtalı ekmek kokusuyla gözlerimi ovuşturarak bana öylece bakıp duran bebeklik arkadaşım Sarfinaz'a selam verdikten sonra mayışık bir şekilde yatakta dolanmaya devam ettim.Gece iki de uyuduğum için hiç yataktan kalkasım yoktu.Ama taş devrinden kalma zırhlı kapımızın sert bir şekilde kapanmasıyla yerimden sıcradım.Kimin olduğunu tahmin ediyordum.Tabi ki ayı alkolik leş babam.Bu adama her ayı dediğimde hayvanlara karşı hakaret etmiş gibi hissediyorum. Ahh bu leş odun adam hiç huzur vemeyecek bize. Tahmine ettiğim gibi leş adam yine içip gelmiş.Aynı şeyi her pazartesi tekrar tekrar yaşıyorum.Kavga gürültü ve yine o babam olacak adamın kalın do şeklinde çıkan iğrenç sesi. Gidip ne olduğunu ögrenmek isteyince içeri girer girmez hafta başı babam öpücüğünü attıgı tokatla hediye etti bana. Annem gibi yere yığıldım. Melek annem ona daha çok eziyet eder leş adam. Ne olduğunüp kavramaya çalışırken kokuşmuş leş adam yatak odasından hızlıca kahverengi bir bavulla çıktı.Kapıdan çıkacakken arkasını dönüp öyle bir baktıkı son yıllarda devletin ekonomi durumunu sanki ben bu hale getirdim. Leş adam bize huzur vermedin şimdide kaç diye bağırasım vardı arkasından ama yapamadım. O son bakış, o sevmediğim leş adamın o son bakısı hançer gibi saplandı yüreğime. Kücüklüğumden beri eziyet etti melek anneme. O da ne niye gözlerimden damlacıklar dökülüyordu niyr siliyordum göz yaşlarımı. Olanları biraz hazmettikten sonra annemi kaldırmak için yanına gittiğimde başi kanıyordu. Hemen komşudanhastaneyi aradım.Hastanede odadan doktorun suratla çıkışı hiç hoşuma gitmedi. Koştum bana en acı haneri verdi. Kendimi kaybettim. Yıkıldım. Annem..Meleğim o da gitti o da bıraktı beni. O an çığlıgı bas dedim kendi kendime. Yapamadîm. Yine sustum. Gözlerimdeki yaşlar akmıyordu artık. Yüreğim ağlıyordu. Aynı günde iki kayıp. Leşin gitmesi dokunmadıda anam garip anam niye bıraktın beni herkeesin yaptığı gibi niye sen de gittin.

Karar zamanı dedim kendikendime " sevmek yok,değer vermek yok , bu kaçıncı kayıp..Sevmeyeceksin, değer de vermeyeceksin kaybetmekten bıkmadın mı hadi bedenin neyse artık ruhunda yıpranıyor.Bundan sonra sevgi yok..Nefret var.Sadece KOYU NEFRET...



BAŞTA SIKICI GELEBİLİR AMA GÜZEL BİR HİKAYE HEMEN OKUMAYİ BIRAKMAYIN BAKALIM GENÇ KIZ KENDİNE VERDİĞİ SÖZÜ TUTABİLECEK Mİ ??
Şimdiden teşekkür ederim

NEFRETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin