MARDİN

3

Peri kendinden geçmişti. Ona göre her yer flu idi artık. Hiç bir şey duymuyor görmüyordu. Gözlerinin önünde beliren bir Awir vardı sadece.

"Kızım itiraz etmeden bir düşün önce. " kumasının kızını yatıştırmaya çalışıyordu Hazine Karoğlu. Ama nafile.

"Siz ne istediğinizin farkında mısınız? Başlatmayın törenize! Ben yıllar önce niye gittim buralardan ha? İdealleri olan bir avukatım ben karşınızda basit biri yok. Peri Karoğlu'yum ben. Naira'yım. Töre benim ben!"

"Yeter! " kızının isyanını tekerlekli sandalyesi ve taşınabilir bipapının izin verdiği sürece söndürmeye çalıştı Memet Karoğlu. Nefesini düzene soktuktan sonra da devam etti.
"Benim fazla zamanım kalmadı Peri. Bir torun görmek benim hakkım. Karoğlu aşiretinin bir varisi olmalı. Lerzanların da öyle. O yüzden en mantıklısı bu. Eğer itiraz edersen seni silerim, evlatlıktan red ederim. "

Peri donmuş ve düşüncelerden arınmış kafası ile kekelemeye başladı. Koşuşturarak avlunun merdivenlerini indi ve ağır ahşap kapıyı geçerek kendini Mardin sokaklarına bıraktı. Ne kadardır yürüyordu, düşünüyordu bilemedi ama Lerzan konağına varmıştı. Kendine bir çeki düzen verdi ve içeri Helin'i görme bahanesi ile girdi.

"Peri! " Helin büyük bir şok yaşıyordu. İki kız birbirine sarıldı.

"Hoşgeldin! " Helin'in ağzı kulaklarındaydı.

"Eh hoşbuldum. Sabahtan beri bitmedi şu hoşlama faslı. "

"Ay Peri sana anlatmam gereken çok şey var. "

"Ya sen mi ben mi! "

"Anlamadım? "

"Helin sen lafını unutma çok vaktim yok zaten evden bir koşu çıktım sonra konuşuruz ama hazır gelmişken Awir'i de bir göreyim. "

"İyi peki. Peri, "

"Efendim? "

"Gözlerin, dikkat et de Mardin yanmasın. İkinci bir yangını kaldıramaz. "

Peri kafasını çevirdi.

"Ben Awir'i çalışma odasında bekliyorum. "

Odaya çıktı ve ağar masanın önündeki ikili sandalyeden birine oturdu. Awir apar topar gelmişti. Evin'in yanından çıkıp buraya gelmek midesizlikti ama acil bir şey olmasa Peri onu rahatsız etmezdi.

"Peri, ne oldu? "
"Kuma, töre kumayı seçti Awir. "
"Kimi seçti? Bir sakin ol öyle anlat Peri. "
"Ben. "
"Sen ne? "
"Ben işte. "
"Sen ne Peri? "
"Kuman ben olacağım. "

Dünya Awir içinde durdu o an. Hiç bir şey yoktu beyninde. Peri işin aslını astarını anlatmaya koyuldu.

"Babam tutturdu ben ölmeden bir erkek torun, bir varis diye! "

Awir susuyordu. Peri onu dinleyip dinlemediğini anlayamadı bir an ve devam etti.

"Kabul etmedim. Etmeyeceğim. İsterse evlatlıktan red etsin. "

"Tabi ki kabul etmeyeceksin Peri! Bu işin sonu nereye varır böyle? "

"Awir saçmalama zaten etmedim! "

"Bak seni zorlayamazlar. Sen gördüğüm en cesur ve yürekli insansın. "

Awir'in sesindeki tını bariz bir şekilde korkuydu. Kuma olayını kabul edebilirdi fakat bu kişi Peri olmamalıydı.

"Beni en iyisi evime bırak. Çünkü şu an sağlam kafa ile düşünemiyorsun. "

"Korkuyorum Peri. "