NDLS -37- Paintball

235 23 4
                                    

Sizi Yeni Bölüme bırakmadan önce size bir seyler söylemek istiyorum..

Bu Hikayede ki Bölümler ve Dövmeli Çocuk da ki Bölümler maalesef fazlasıyla gelemeyecek. En fazla ayda bir kere veya zaman buldukça yayınlayabilirim.

Umarım bana kızmamışsınızdır çünkü ben sizi gerçekten çok seviyorum ve beni buralara kadar götüren siz oldunuz.

Herkese iyi okumalar...

____

'18 Mart "Kurtuluşumuz"
23 Nisan "Çocukluğumuz"
19 Mayıs "Gençliğimiz"
30 Ağustos "Zaferimiz"
10 Kasım "Unutamamadığımız"'

____

"Bu kız sizin karınız mı?" diye sordu doktor bey ve bende öksürmeye başladım.
"Gelecekte ki ilk ve son karım. Evet..." diyip alnımı öpmeye başladı. Tamam ben merdivenle randevu yapacağım!

Hastanelerde durmayı gercekten hiç sevmiyorum. Hem kim sever ki?

"Yekta acaba şimdi gidebilir miyiz? Ben sana dememiş miydim hastaneye gitmeye gerek yok diye? Bak haklı çıktım.."diyip mızmızlanmaya başladım.

Yekta doktora baktığında o ise tebessüm ederek başını salladı. Bende tabi ki içimden dans ederek sevindim.

Hastanede ki işlemlerimizi bitirdiğimizde arabaya binip yola çıktık.

Yolculuk sessiz geçmişti ve bu Sırada da ben Gözlerimi dinlendirdim ve radyo da çalan müziği dinledim.

'Köşedeki çiçekçi seni sordu bu sabah
Burada yok dedim selam söyle dedi tazeymiş gülleri
Yokluğun gibi...
Yürüdüm biraz seni düşledim, umudumu senle süsledim
Ne dar sokaklar ne boş duraklar seni unutmama yardım etti'

Sessizce şarkiyi devam söyledim ve Gözlerimi açıp bizden hızla geçen Ağaçları izledim.

"Akşam bir şeyler yapar miyiz?" diye sorduğunda ona döndüm. "Tabi ki. Ne yapalım?"

"O sürpriz işte. Evdekileri de alalım. Eğlenceli olacak kesin." dedi Nişanlım tebessüm ederek.

"Sen İstanbulsun.." dedim ve Yekta'ya baktım. "Ben senin için hangi Şehirim?" sordum gülerek.

"Sen benim herseyimsin." dediğinde arabayı durdurdu. Etrafıma baktığımda beni Eve götürdüğünü farkettim.

Çenemden tutup beni kendine çevirdi ve yanağımı öptü. "Bir kaç saatte burada olurum ve birlikte gideriz sürprize tamam mı?" Tebessüm ederek başımı salladım ve arabadan indim.

Kapıya doğru giderek ona el salladım ve gidişini izledikten sonra kapıyı açıp içeri girdim.

Eve keşke girmez olaydım! Ev resmen savaş Alanına benziyor! Bu ne!!

"Bu ne!!" diye bağırmaya başladığımda sesim evde yankılandı. Gercekten fazlasıyla sinirliydim!

Ellerime baktığımda yumruk halini çoktan almışlardı. Kim olursa olsun farketmez ama herkes yardım edecek bu evi temizlemeye!

Ne diyon Lan sen?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin