1. Bölüm

29 1 2
                                    

Merhaba ben Beril. 17 yaşındayım. Tatilin ilk günündeyiz ve ben sıkıntıdan ölmek üzereyim. Odamda yatağımın üzerinde oturarak televizyonda bakıyorum. Ama şu lanet kanallarda hiç bir şey bulunmamakta ve ben bu yüzden delirmek üzereyim. Nihayetinde (uzun uğraşlar sonucu) bir film bulabildim. Telefonumdan bir mesaj geldi. Bu Ece'ydi. Tahmin etmiştim. Aslında bu gün Ece'ler Miami'ye gidiyorlardı. Herhalde bana 'Bay bay' mesajı göndermişti. Ama mesaja baktığımda hiç öyle gözükmüyordu. Mesajda;
Ece: Sana harika ötesi bir haberim var.
Ben: Ece biliyorsun ki, benim şu an mutlu olmam imkansız. Çünkü yaz tatilinde eve sıkışmış durumdayım.
Ece: Ben de buna çare buldum zaten.
Ben: Ne? Tanrı aşkına sen ne saçmalıyorsun yine?
Ece: Hemen açıklıyorum. Annemin işi çıktığı için Miami'ye gelemiyor. Bu yüzden bir bilet elimizde patlıyor. Evet babam da gelebilirdi ama biliyorsun ki babam iş için yurt dışında. Annem de eğer senin annen izin verirse benimle gelebileceğini söyledi!!
Bu mesajı gördüğümde şok olmuştum. Ve acayip mutlu.
Ben: Ne?! Yok artık! Annem işini hiç merak etme. O iş ben de. Tanrı'm bu harika bir haber. Ben gidip annemle konuşayım. Bay bay.
Annemin yanına hızla koştum. Ve anneme gidip gidemeyeceğimi sordum. Fakat cevap teyzemlerin İzmir'den geleceğini bu yüzden gidemeyeceğimdi. Bende hemen 'A Planı'na geçtim.
A PLANI
➡️Annenin başının etini yemek.
➡️Gerçekçi bahaneler uydurmak.
➡️Tabii ki en önemli olanı asla yalaklığı kesmemek.
Annem tabii ki canım 'A Planı' sonucu kabul etti. Ben de hemen Ece'yi aradım ve acilen buraya gelmesini söyledim.
**15 dakika sonra..**
Ece geldiği anda annemin yapabileceği en kötü şeyden onu kurtararak odamı götürdüm. Tabii ki o en kötü şeyler 'RESMİ KONUŞMALAR'dı.
Odama çıktığımız anda ben valizimi açtım. İçine bir sürü kıyafet yerleştirdim. Yanıma birkaç tane abiye elbise, 6 tane bikini, 7 tane de ayakkabı aldım. Ve bir sürü de çanta aldım. (Şimdi siz bu kız ne yapıyor? Diyeceksiniz. Ben orada 3 ay boyunca kalacağım için fazla şey almam gerek. Bilirsiniz. Her gün aynı şeyleri giyemem. ^^) 1 saat sonra havaalanına gidecektik. Bizde Ece'nin evine gittik. Onun valizlerini aldık. (Onunda benim ki gibi 3 tane valizdi.) sonra bir taksi tuttuk ve havaalanına doğru gittik. Havaalanına vardığımız yaklaşık yarım saat bekledik ardından da uçağa geçtik. Artık yolculuk başlıyordu. Ben ilk başta önümdeki koltukta olan televizyonu açtım. Bir kaç film seyrettim. Tabii insan bir süre sonra bıkıyor. 13-14 saat az değil yani. Sonra biraz da uyudum. Ama sıkıntıdan ölüyordum. Kitap okumaya çalıştım ama kelimeler sanki çorbaymış gibi karışıyordu. Biraz da müzik dinledim bu iyi gelmişti. Ece'ye baktım. Kız kış uykusuna dalmış gibi uyuyordu. Artık gece oluyordu. Ben de uykuya daldım. Uzun bir süre sonra Miami'ye varabilmiştik. Nihayet (!)

YAZ GÜNÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin