ZÜMRÜD-Ü ANKA

▪5▪

Gözlerimi araladım. Hala Faran'ın kucağındaydım. Gökyüzü kararmıştı. Faran bakışlarını ileriye kilitlemiş yürüyordu. Yüzündeki kan lekeleri korumuştu.

"Ucube!!"

Kucağından debelenerek kendimi yere attım. Gözleri şaşkınlıkla açılmıştı.
Hemen ayağa kalkıp karşısında dikildim.

"Neden onu öldürdün ?!
Bize yardım edebilirdi !!"

Faran öne doğru bir adım attı.

"O bir kutsini anlıyor musun?
Onlara güvenirsen kendi bir celadin karşısında bulursun!!"

Sinirlenmisti. Bende sinirliydim. Ikimizde ormanın ortasında deli gibi birbirimize bağırıyorduk.

" Madem öyle neden cümlesini bitirmesine izi vermedin!!"

"Amaçı beynini yıkamaktı. Görüyorum ki başarmış da bak onları senden daha iyi tanıyorum.
Tamam mı? "

Sesini alçaltmıştı.
Pes ettim . Kafamı salladım ve olduğum yere çöktüm. Karnım açtı. Birden aklıma çantam geldi. Elim sırtıma gidince halaykırıklığı ne sinir ile yere yatıp debelenmeye başladım.

Faran tepemde naptığımı anlamaya çalışır gibi bana bakıyordu. Gözlerimi kapatım inledim.
Gözlerimi açtığımda Faran elinde benim çantamı tutuyordu.

"Bunu mu arıyorsun ?"

Heyecanla ayağa kalktım.
Birden başım dönmesi ile geriye sendeledim.
Faran omzunu tuttup düşmemi engelledi. Kendime geldiğimde çantamı elinden kapıp sıkı sıkı sarıldım.

"Hadi ama o sadece bir çanta. "

Gözlerini devirip. Ağaça sırtını yasladı.

"Senden bu durumu anlamanı beklemiyordum zaten."

Bulundugum yere çöktüm. Çantamı açıp konservelerden birini çıkardım.
Kapağını açtım ve Keyifle inledim barbunya!

"Ister misin ?"

Faran arkasına baktı. Sonra bakışlarını bana çevirdi.

"Sana dedim ucube. "

Faran şaşkınlık ile yere çöktü.

"Ciddi misin elinde az sayıda kalan erzağını bana vermeyi mi teklif ediyorsun?"

Bu durumuna güldüm.

"Evet ama sen bunları yemedigini unuttum pardon. "

Kafasını 'Evet' anlamında salladı.
Bende keyifle yemeye koyuldum.
5 dakikada konserveyi silip süpürmüştüm. Üzerime bir ağırlık çökmüştü.

"Daha yeni uyandın zaman kaybediyoruz ."

Boş konserveyi kenara fırlatıp ayağa kalktım . Çantamı sırtıma geçirdim. Faran'a baktığımda onun çoktan kalkmış olduğunu gördüm. O önde bende gerisinde ilerliyorduk.

"O çığlığı duydun mu ?"

Faran ileriye bakmaya devam ederek cevap verdi.Bende dikkatli bir şekilde yere bakıyordum. 2 yürüp 1 tökezliyordum.

"Ne çığlığı ?"

Sesi yorgun çıkmıştı.

"Tilkiyi kestiğinde çıkan çığlığı."

Faran birden durdu. Arkasından çarptım.

"Oha ya !"

Faran bana dönüp omzumdan tuttu.