2

86 6 0
                                    

Bu gün geliyorlardı işte!

"Sanki başka ev yok."

Babamın kızgın bakışlarını gördüğümde susmam gerektiğini anladım.

Dışarıdan gelen korna sesi ile ben irkilirken annem ve babamın yüzünde bir tebessüm belirdi. Annemi gerçekten anlamıyordum nasıl olur da kendi evinde yabancı başka bir aileyi isteyebiliyordu hemde iki oğlu olan bir aileyi. İnsan biraz da kızlarını düşünür ya o manyak çocuklar bize bir şey yaparsa.

Ben her zamanki paranoyalarımla kötümser düşüncelere dalmışken İncinin kolumu dürtmesiyle kendime geldim. Karşıma baktığımda iki pardon üç meteor gördüm ilk ikisi o çocuklardı ama üçüncüsü sanırım babamın ortağı olan ultra taş amcaydı. Hayır yani tamam babam da taş ama bu bi başka maşallah maşallah.

Adam. karısı ve iki taş kılıklı gıcık çocuğu ile bize doğru sırıtarak geliyordu yanımda duran anneme. babama ve kız kardeşime baktığımda hepsinin suratında mutlu bir ifade olduğunu gördüm. Ah yapmayın ama! Bu kadar mı mutlusunuz bizim eve kamp kuran bir aileden.Ben suratım asık hala memnuniyetsiz gülüşler yolluyordum etrafıma ancak bu gülüşler kimseyi etkilemiyor olacak ki herkes dakikasında kaynaşmaya başlamıştı.

"E haydi daha ne bekliyoruz kahvaltıya oturalım." Dedi babam gülümseyerek.

"Ama valizler.."

"Onları yukarıya odalarınıza çıkarırlar."

"O zaman oturalım bakalım."

Herkes kahvaltı masasında yerini almışken benim yerime oturan şu piç sırıtışlı çocuk sinirlerimi bozmuştu.

"Hey orası benim yerim!"

Çocuğun sırıtışı daha da genişlerken.

"Artık bu evde birlikte yaşayacağımıza göre burası benim yerim." Ardından da göz kırpmıştı. Kendini çekici mi sanıyor bu çocuk!

"Teoman kızın yerinden kalkar mısın?"

Annesi olduğunu tahmin ettiğim kadın sıcacık bir gülümseme göndermiş ve oğlundan rica etmişti. Çocuk annesinin sözünü dinliyordu sanırım ki kalkıp karşımdaki sandalyeye oturmuştu. Memnun olmuşcasına yerime geçtiğimde yanımda oturmakta olan İnciye gözüm ilişti karşısında oturan ve sadece yemeği ile ilgilenen Teoman'ın kardeşi ile ilgileniyordu. Onu kolumla dürttüğümde irkildi ve kafasını çevirerek bana baktı ona ağzımı oynatarak SAKIN dediğimde suratı düştü va kafasını tabağına çevirdi.Daha sonrası klişeydi zaten iyiki geldinizler dersler nasıllar falan.

Yemek biter bitmez annemler beni,İnciyi ve şu iki gereksizi odalarımıza yollamıştı.

Tam odama girecektim ki arkamdan gelen sesle durdum.

"Benim odam nerede."

"Burada 4 tane oda var en sondaki benim en baştaki İncinin kalan iki oda sizin hangisine geçeceksen geç onu da ben mi öğreteyim."

O sırada adının Batuhan olduğunu öğrendiğim çocuk çoktan İncinin yanındaki odaya kurulmuştu. Dolayısıyla benim yan odama talim olan Teoman sırıtarak bana baktı.

"Uyurgezerliğin yoktur inşallah gece yanıma gelmeni istemem."

"Saçmalama da odana gir ne uyurgezerliği."

"İyi o zaman sen kapını iyi kilitle çünkü bende uyur gezerlik var."

Ben ağzım açık arkasından bakarken o sırıtarak yanımdan geçip odasına ilerlemişti. Odanın kapısını kapatırken de her zamanki gibi bana göz kırpmıştı. Kesin emindim odanın kapısını kilitleyecektim.


Multide Teoman :D


Zengin ÇocuklarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin