9.Bölüm

164 10 0
                                    

İşte rutine bağlanmış hayatımdan merhaba!!!

Ama bu adam yanımdayken hiçbir şey dünün aynısı olmuyordu. Her zaman farklıydı sanki her gün bana farklı bir yüzünü gösteriyordu. Ya da bana öyle geliyordu. Bilemiyorum. Bu adam için hissettiklerim her zaman şaşıyordu. Mesela hiç bana evlenme teklifi edeceğini düşünmezdim.

Ama yapmıştı. Keşke yapmasaydı ama artık yapılabilecek bir şey yok bunu geri alamazdım. Neyse konuya geri dönelim buralara girersem çıkamıyorum. Demir'in evine gelmiş biraz oturup konuşmuştuk ne kadar konuşmak istemesemde konuşmuştuk. Resmen annemleri suçlu buluyordu.

Buna hakkı yoktu. Herkes hata yapabilirdi onlarda yapmış olabilirlerdi ama eminim ki bir açıklamaları vardı. Konuyu değiştirip psişiklik konuşuna döndüm.

"Rüyalarımda sadece onları değil senide görüyorum ve diğer yaşayan insanları öteki dünyayla ne alakası var bunun"

"Bunu bilmiyorum ama aramızdaki iletişimin başka açıklaması ne olabilir ki?"

"Bu bağ sen istediğin zaman kuruluyor ben istediğim zaman değil"

"Hayır bunu çoğu kez sen yapıyorsun ve ben bir anda kendimi senin kafanda buluveriyorum. Korkunç şeyler görüyorsun Gece ve o anda beni düşünüyorsun bende böylece olaya dahil oluyorum"

"Bunu yaptığımı bilmiyordum"

"Evet bende yapıyorum ve sen benim bütün geçmişimi biliyorsun bu bazen bilerek bazense istemeyerek oluyor"

"Ama zihnimizi biz kontrol ediyoruz rüya anında da aynısı olması gerekiyor sonuçta bizim hayal ürünümüz"

"Bunlar hayal ürünü değil gerçekler. Hayalinde kendi kendini sandığa kapattığını sanmıyorum ve tabi bende kendi kendimi dövüyor olmam"

"Peki bu gördüklerimizin hepsi geçmişte yaşadığımız şeylerse ikimizde birbirimizin geçmişini biliyoruz. Peki ya diğerleri?"

"Diğerleri?"

"Rüyalarda sadece seni görmüyorum ve sende sadece beni. Mesela annemleri gördüğümde çoğu zaman yanında babanda oluyor ve o yaşıyor. Ya onda da böyle bir şey varsa sonuçta sen onun oğlusun bu şey sana babandan gelmiş olabilir"

"Hayır annemden geldi"

"Annemde böyle bir şey yoktu Demir eğer baban benimde babamsa bana ondan gelmiş olabilir"

"Diyelim ki ondan geldi oda görüyor mu demek istiyorsun?"

"Evet yani eğer biz onu görüyorsak belki oda bizim rüyalarımıza giriyordur"

"Hatta belki o değiştiriyor"

"Evet bende bundan bahsediyorum. Gördüklerimin rüya olduğunu biliyorum ama bazen bunlar gerçek gibi geliyor sanki bir şey beni gerçeğe itiyor"

"Ahh hiç bu açıdan düşünmemiştim" aklına gelen şeyle gözleri büyüdü "Aman Tanrım Rüzgar'ın evinde gördüğün rüyayı hatırlıyor musun?"

"Evet nasıl unutabilirim ki?"

"Uçurumdan düştüğünde seni dibe çeken şeyi hatırlıyor musun?"

"Onun ne olduğunu bilmiyorum"

"Ya da kim olduğunu bilmiyoruz"

"Ya da kim olduğunu? O gün sen zannetmiştim"

"Hayır sen aşağı düştüğünde uyanmıştım her zaman ki gibi beni çıkarmıştın"

"Çıkarmadım...ahh o an sana ihtiyacım vardı ama yanıma gelemiyordun"

"Rüya olduğunu bilsemde yükseklikten korkuyorum yapabileceğim bir şey yok. Neyse konu bu değil, o ben değildim"

"Ahh bunlar sadece bana mı saçma geliyor?"

"Hayır ilk başlarda bana da saçma geliyordu. İlk beş yaşımda görmeye başlamıştım ve annem bana bunların nasıl işlediğini falan anlatmıştı. Korkacak birşeyin olmadığını söylemişti ve oda görüyordu"

"Peki annen ne görüyordu?"

Bakışlarını halıdan çekip gözlerime baktı "geleceği"

Ahh ne hoş belki öleceğini bile görmüştü. Acı verici olmalıydı.

"Peki sen?"

"Bazen bende geleceği görebiliyorum ama annem gibi uyanıkken değil uykuya daldığımda oda fazla ileriye değil zaten ama genelde insanların hayatlarını görürüm"

"En son gelecekte ne gördün?"

"Dediğim gibi fazla ileri dönük olmaz. Ama bir ya da iki gün sonra gerçekleşir ne zaman olacağını bilemiyorum" ona baktım devam etmesi için hala en son ne olduğunu söylememişti.

"Ahh tamam seni gördüm geçen gece... emin değilim her zaman gerçekleşmez gördüklerim"

"Ne oluyordu bana?"

"Sen... gidiyordun. Her zaman ki gibi ben seni durduramıyordum. Bu ilk defa gördüğüm bir şey değil. Hep görüyorum sanırım...seni kaybetmekten korkuyorum"

Gülümsedim oda benim gibiydi. Oda beni kaybetmekten korkuyordu.

Gülümsediğimi görünce "Ne o çok hoşuna gitti bakıyorumda"

Omuz silktim "Yoo öylesine"

"Öylesine?" kafamı salladım. Beni kendine çekerken "demek öylesine..." her kelimesinde dudakları dudaklarıma sürtüyordu.

Ahh Tanrım baştan çıkarıcıydı. "Sabah erken kalkacaksın yatalım artık" dedi sırıtırken. 

Anlatsana biraz bana acı çektirmekten haz mı alıyorsun? Hımm sanki intikam duygum mu kabarıyor ne? Evet evet duyuyor musunuz bayım havada intikam kokusu var.

Derin bir nefes çekin içinize ki bu kokuyu unutmayın. Her bu kokuyu duyduğunuzda arkanıza bakmadan uzaklaşın ki size zarar gelmesin. Ahh ne yazık ki koku dumanı etrafınızı çevrelemiş sanırım bir sonraki sizin üstünüze akacak. Yazık bunu size yapmak istemezdim.

Ama hayat ne yaparsın umursamazdım normalde ama şuanda canım eğlenmek istiyor. Ki bu sefer oyuncağım sizsiniz. Gülümseyerek merdivenleri çıkmaya devam ettim. O ise kendinin kazandığını düşünüyordu. Yanılıyor. Bir bakmışsın şampiyonum derken diskalifiye olmuşsunuz.

Dediğim gibi hayat ne olacağı belli olmaz. Bir gün siz bir gün ben iki gün siz dört gün ben kazanırım. Her zaman söylediğim gibi çok eğleneceğiz.

Biliyor musunuz bayım yarın çok işim var o yüzden bugünlük enerjimin sonuna gelmiş durumdayız. Sizinle yarın itinayla uğraşacağım.

Pislik miyimdim acaba? Neyse önemi yok...önemi yok...

Mai ve SiyahHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin