"Hale kızım hergün şurda olmaktan bıkmadın mı? Yavrum biz polis teşkilatı olarak baya yoruluyoruz senin sayende."
Ziya Komserin konuşması bitince ben söze başladım.
"Valla Ziya Başkan-"
"Öhö öhö."
"Yani Ziya Komserim şahsen benim açımdan tek sorun işlerim yarım kalıyor."
Ziya Komser başını havaya kaldırıp, ya sabır dedi kendi kendine.
"Çocuğum, hergün başka bir suç. Gökalp Bey'in hatrı için sadece tek gece kalıyorsun nezarethanede. Bazen o bile yok. "
"Valla Ziya Baş-, ay Komserim kötü bir şey mi yapıyoruz sanki?"
"Birgün motor yarışı, birgün graffiti, birgün sokak dövüşü, birgün sokakta şarkı söylüyorsun, daha neler neler. Bide şu arkanda ki beş kişi daha. Yazık onlara da seninle beraber sürükleniyorlar. "
"Ziya-"
'TIK TIK'
"Gel."
İçeri giren polis ilk bana baktı. Off bütün hepsini ayrı ayrı uğraştırmışlığım vardı.
"Amirim Gökalp Bey geldi."
"Al oğlum içeri."
İçeri tüm karizması ile giren adama baktım. Siyah takım elbisesi, beyaz gömleği,harika fiziği ve keskin yüz hatları ile o yaşta bile kadınları çileden çıkartabilecek konumdaydı. Eh kimin babası.
"Hoşgeldiniz Gökalp bey." diyen Ziya Komsere gözlerimi devirdim.
"Hiç hoş bulmadık ama Ziya Bey." dedi babam bana bakarak.
"Gene ne yaptın Hale?"
"Valla babacım sadece duvarlara renk verdik. Harika bir şey oldu ama. Görsen of-"
"Hale!" babamın kızması üzere ağzıma fermar çekermiş gibi yapıp, sesimi kestim.
Arkamdan gelen kapı sesine aldırmadan karşımda ki tabloları incelemeye devam ettim.
"Hah gel Bora gel."
Hala arkama bakmıyordum. Zaten arkamda beş kişi başları önünde bugün ki cezamızı bekliyorlardı.
"Siz beşiniz çıkabilirsiniz." diyince topuklarımın üzerinde dönüp tam adım atacağım sırada Ziya Komser,
"Sen kalıyorsun Hale!" dedi.
"Off." diyerek önüme döndüm. "Gene bende patladı bütün suç."
"Hale senin başının altından çıkıyor her şey."
Omuz silkmekle yetindim. Babamın delici bakışlarını üstümde hissediyordum ama oraya bakmaya korkuyordum.
"Ve Bora sana gelelim."
"Valla başkanım gene ne yaptım anlamadım."
İlk defa yüzümü sağ tarafıma döndürdüm. Bu Bora benim mekanımda bana meydan okuyan Bora'ydı.
"Cezalısınız ikinizde."
"İyide onun suçu ne dinlemedin bile." Düşmanımı mı savundum daha yeni.
"Salla ya zaten her türlü az sonra çıkarım." Hayda bu çocuk beni tanımadı herhalde.
'TIK TIK'
"Amirim Selim Bey-"
"Gelsin."
İçeri giren, takım elbiseyi son derece üzerinde taşıyabilen adama baktım.
Önce Ziya Komserle el sıkıştı, sonra babamla.
"Gökalp seninle başka yerde karşılaşmak isterdim."
"Keşke." dedi babam bakarak. Benim suçum yok gibisinden omuz silktim.
Selim denilen adam önce bakıp sonra Bora'ya baktı.
"Ceza vakti." dedi Ziya Komser. "Murat oğlum Hale ile Bora'yı alın." dedi.
"Nezarethaneye sadece ikisi. Birbirlerini deli etsinlerde akılları başlarına gelsin. Deli deliyi görünce sopasını saklarmış. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİRAJ
Teen FictionSessizliği bozarak, "Sence aşık olmak nasıldır?" dedim. "Bilmem." dedi, gözlerini yıldızlardan almayarak. "Hiç aşık olmadım." "Olursan bana da anlatsana."dedim ona bakarak. Bana dönerek, "Ya sen benden önce aşık olursan? Ya da ben aşık olmazsam."ded...