Samenta , Jack'i tanıyamıyordu nasıl bu kadar nefret dolu bir adama dönüşmüştü?O yumuşak kalbi ne zaman bu kadar sertleşmişti?Üstelik Michael ile bir ilişkisi olduğunu düşünüyordu.Bu doğru değildi , Michael sadece ona yardım etmişti.Ama tüm bunların açıklamasını yapmayacaktı , zaten istesede yapamazdı.Jack'in sözleriyle samentanın kalbi bir bardağın kırılması gibi paramparça olmuştu.Bir anda başı dönmeye ve gözleri kaymaya başladı.Sımsıcak bir karanlık onu içine çekiyordu.Dudaklarını araladı ancak tek kelime söyleyemeden bayılmıştı.Samenta neredeyse yere yığılırken jack onu yakaladı.Sıkıca beline sarıldı , hızla kucaklayıp arabaya yavaşça yatırdı.Jack bir an direksiyonun başında öylece kala kaldı.Samenta ona tüm olanların açıklamasını yapmalıydı yapmak zorundaydı.Olanlar her neyse tüm bunları bilmeye hakkı vardı , amber'a mantıklı birşeyler söyleyip hayatlarının sonuna kadar geldiği cehenneme geri gidebilirdi.Tüm bunlardan önce samentayı konuşturmalıydı.Ve onu kaçırmaya karar verdi. Böylece Yaşlı Michael'ına geri dönmek için herşeyi anlatmak zorunda kalacaktı.Bu düşünce kalbini yakıp geçti , Ona çok değer veriyor olmalıydı Amber'ı bile terk ettiğine göre..
Samenta gözlerini açtığında hiç tanıdık olmayan bir yatakta uyandı.Tam karşısında ki koltukta gözlerini üzerine dikmiş şekilde oturan kişi jackti , olanları hatırlamakta güçlük çekti birden hızla hatırlayamadığı herşey bilincine yerleşti.Midesi acıyla kıvrandı tüm olanlar zaten hassas olan bünyesini sarsmıştı.Tekrar gözleri kararmaya başladı ancak bu defa bayılmadı.Arkasına yaslanmış bir şekilde jack'e bakmaya devam etti.
Jack! Burada ne işimiz var? Hatırladığım kadarıyla en son o evdeydik ve sen yüzüme küfürler savurmakla meşguldün.
Jack samentaya sert davranmakla birşeyler öğrenemeyeceğini anlamıştı ve kendini frenleyerek onunla daha yumuşak konuşmayı denedi.
Samenta , şuanda bir dağ evindeyiz , istediğim şey , olanları tek tek anlatman gidişini? sebebini? Sadece bunları senin ağzından duymalıyım tamam mı? Olanları anlat ve burdan gidelim hepsi bu.
Samenta , öfkeyle sana hiç bir şey anlatmayacağım! Sen kendini sanıyorsun? Beni ikna edebileceğini mi? ah tanrım! Çok aptalsın! üzerimde etkin olduğunu mu düşünüyorsun yoksa?
Immm , evet öyle düşünmekte haksız sayılmam sanırım.Tam 3 saat önce neredeyse benimle sevişmemek için kendini zor tuttun.Belkide ben devam etseydim...
Samenta jack'in sözünü öfkeyle kesti.Ancak sevişmek istediği doğru olduğu için yanakları kızarmıştı.Onun dokunuşlarını o kadar fazla özlemişti ki..
Sus! Daha fazla iğrenç sözlerine devam etme.Sana anlatacak birşeyim yok jack , Ben gidiyorum.
Hızla yataktan fırlayıp kapıya doğru yol aldı ancak jack samentayı yakalayıp hızla yatağa savurdu.
Heyy baksana , İstesende istemesende bana herşeyi anlatacaksın buradan hiç bir şey anlatmadan çıkma ihtimalin yok tamam mı ? Sana 2 gün müsaade ediyorum eğer 2 gün içerisinde hala bana anlatacak birşeylerin yoksa bu evden sağ çıkamazsın!
Samenta şaşkınlıkla ağzını açtı.Jack kapıyı büyük bir gümbürtüyle çarptı ve kapının kiletlenme sesi duyuldu.Samenta jack'e inanamıyordu bu onun aşık olduğu jack değildi.Kendisini öldürmekle ilgili tehditler savurup duruyor ve fahişe olmakla suçlayıp o evde olanlar için aşağılayıp duruyordu.Samenta asla iffetsiz bir kadın olmamıştı olamazdı.Göz yaşları bir pınar gibi çağlamaya başladı gözlerinin kararmasıyla birlikte yatağa yatma ihtiyacı hissetti yoksa bayılabilirdi.
Jack başını ellerinin arasına aldı.Tanrım! Samenta baygınken ne kadar da masumdu.O güzel yüzü , dudakları..Jack bir an duraksadı , neler düşünüyordu böyle.5 yıllık özlemi tutkusu adeta onu esir alıyordu , aşkının nefrete dünüştüğünden emindi saatler öncesine kadar.Kendine telkinlerde bulunarak bu düşünceleri aklından kovalamaya çalıştı.Acıkmıştı , büyük bir ihtimalle samenta da aç olmalıydı.Açlıktan ölüp kendisini cevapsız sorularla bırakmasını istemezdi.Tanrım şimdi de onu kaybetmekten mi korkuyordu? Kendisini başka bir adam için terk eden kadını kaybetmekten..Hızla birşeyler hazırlamaya koyuldu.Samentayı aşağıya inip birşeyler yemesi için ikna etmeliydi belki konuşmaya karar vermişti kimbilir...
Yukarıya temkinli adımlarla çıkıp kapıyı açtığında samenta gözleri kapalı bir şekilde yatakta uzanıyordu.
Hey sen! Aşağıya inip birşeyler yemelisin.
Git burdan jack!!
Bak , burada anlayışla davranması gereken kişi ben değilim tamam mı? Aşağı inip şu lanet yemekten ye!
Samenta hiç bir tepki vermedi.Sanki jack'i hiç duymamıştı gözlerini aynı şekilde kapatmaya devam ediyordu.
Jack öfkeyle samentayı kolundan çekip kavradı , ve bir eşya gibi arkasında sürüklemeye başladı.O kadar çok sıkıyordu ki kolunu Samentanın kolu uyuşmuştu adeta.Mutfağa geçip samentayı sert bir şekilde sandalyeye savurdu.
Şimdi , yemeğini ye sam!
Jack ve samentanın yüzünde aynı anda ve aynı şekilde o şaşkın ifade yer aldı.Jack içinden kendine küfürler savuruyordu.Ona geçmişte , mutlu oldukları zamanlarda sam diye seslenirdi.Ah! kendisinin mutlu olduğu zamanlarda demeliydi.Samenta o sıralar ne haltlar yiyordu kim bilir.Jack artık samentanın tek kelime etmemesinden sıkılmıştı.
Samenta! artık başlamanı öneriyorum çünkü yüzünü görmeye 2 gün dayanabileceğimi sanmıyorum.Hadi ama yaşlı Michaella büyük aşk hikayeni anlatsan iyi olur.
Samenta elindeki çatalı jack'a sinirle fırlattı.Sen neden bahsediyorsun?çok saygıdeğer mükemmel jack!!! Ben fahişe filan değilim!! Michaella hiç bir zaman yatmadım ve sevgilim olduğuda yok.Sadece onunla yaşıyorum!! Şimdi beni rahat bırak lanet olası! çünkü midem senin bu halini görmeyi kaldırmıyor!!
Jack'in sinirle kasılmış yüz hatları bir anda afallamıştı.Ne yani samenta michaella birlikte değil miydi?Aslında yüzüne aptal bir gülüş yayılmasaydı kendine gelemeyecekti.Samenta kesinlikle doğru söylüyordu bundan emindi.Ozaman gitmesinin gerçek sebebi neydi?Bunu kesinlikle az öncekiden daha fazla bir şekilde öğrenme arzusu tüm bedenini hızla feth etmeye başlamıştı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gül Yaprakları
RomanceHer cicek narindir , her kadın gibi..Eger kadınlar ile yeryüzünde bir şeyler benzeyecekse bunlar cicekler olmalıdır. Manolya , papatya , Nilüfer , sardunya , zambak ve dahası..Hepsi birbirinden farkli , essiz guzellikte ve ayrı ayrı hikayeleri olan...