Bölüm 1

266 32 12
                                    

Bu günde babaannemin sesiyle uykumdan uyandım.''Hadi kızım geç kalacaksın kahvaltı hazır!'' Evet bu cümle her sabah beni sıcacık yatağımdan,rüyalarımdan ayırıyor.Pazartesi günlerinden her zaman nefret etmişimdir.Gerçi pazartesi gününü seven tek bir kişi bile tanımıyorum.Esra bile sevmez o derece.(Bu arada Esra bizim sınıfın hatta tüm okulun en çalışkan kızıdır.)Her zamanki gibi yatağımdan söylene söylene kalktım.Yüzümü yıkayıp kıyafetlerimi üzerime geçirdikten sonra babaannemin yanına gittim.

''Günaydın dünyanın en sevimli babaannesi.Bakıyorum da gene çok güzelsin.Sanırım sen yaşlanmama iksiri buldun da bana söylemiyorsun.''

Babaannemin yeri benim için çok özeldir.Beni büyüten ne babam ne de annemdi.Annem beni seneler önce bırakıp gitmişti babamsa şuan başka kadınla evli.Beni bu yaşa kadar getiren kişi babaannem.Hayatımdan konu açılmışken benim adım Beren.Lise son öğrencisiyim.Babam iş adamı annemi kendim bile tanımıyorum ne yazık ki.Sadece adını biliyorum,Mine.İşte benim hayatımda böyle.Oturduğum evler,bindiğim arabalar her şey mükemmel olmasına rağmen hayatım için aynı şeyleri söylemek zor olur.

''Benim bir tanecik kızım günaydın.Sende çok güzel gözüküyorsun üstelik bugün pazartesi olmasına rağmen pek neşelisin.Nasıl gidiyor bakalım okul?''

Evet beklediğim soru gelmişti.Babaannem okuluma,derslerime çok önem verirdi.Bu soruyu neredeyse her gün duyuyordum.

''İyi'' diyerek bu soruyu geçiştirmeye çalışmıştım.Kahvaltımı yaptıktan sonra babaannemi öpüp okulun yolunu tutmuştum.Babaannem ise arkamdan;

''Beren seni Kemal bey bırakasın.''

Kemal abi bizim evin şoförüydü.Beni genellikle Kemal abi okula bırakıp,okuldan alırdı.

Evet işte gelmiştim okula gene pazartesi gene okul.Ne zaman bitecekti şu okul bir an önce bu okul bitmeli.Kendi kendime böyle düşünürken karşıma Simge çıktı.Biz Simgeyle beraber büyümüşüz hayatımın her anında Simge vardı.Dertlerimin ortağı ve beni tanıyan en iyi insandır.

''Günaydın güzellik nasılsın bakalım bugün?'' yanağıma kocaman bir öpücük kondurdu.Her zamanki gibi enerjikti.Simge güzel ve bakımlı bir kızdır.Kıyafetine,saçına çok önem verirdi.

''İyim canım sen nasılsın?''

''Ne olsun işte aynı Mert'i bekliyorum ama hala gelmedi acaba nerede kaldı bu çocuk?''

Simgeyi ilk defa böyle görüyordum eskiden erkekler umurunda olmazdı onlara önem vermeyen kızdı.Mert karşısına çıkınca her şey birden değişti eski Simgeden eser kalmamıştı.Bunların hepsi olumlu davranışlar olmuştu.Daha mutluydu Mert'in ona çok iyi geldiği kesindi.

''Demek beni beklemiyordun bende bir an için mutlu olmuştum beni bekliyorsun diye.Gelir birazdan Mert'in. Mert'in derken biraz vurgulayarak söylemiştim.

''Ya biliyorum biz Mertle birlikte olmaya başladığımızdan beri senle vakit geçiremiyoruz ama bak sana söz veriyorum telafi edeceğim.'' 

''Yok yok şaka yapıyordum.Siz keyfinize bakın hadi ben gidiyim yoksa derse geç kalacağım.'' Yanağına öpücük kondurduktan sonra yanından ayrıldım.

Her sabah yaptığım gibi kantine gidip kahve aldıktan sonra merdivenleri çıkmaya başladım.Birden birinin bana çarpmasıyla elimdeki kahve üstüme döküldü kafamı kaldırıp karşıma bakmamla sarsılmam bir oldu.Bu okuldaki herkesi tanırdım ama karşımdaki çocuğu hiçbir yerden tanımıyordum sanırım bu okula yeni gelmişti.Üstüme dökülen kahvenin acısıyla birden bağırarak;

Sırların PeşindeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin