M:Ezmira
-hanımefendi saçlarınızı bu şekilde kestirmek istediğinizden emin misiniz?
-sen benim kararlarımı mı sorguluyorsun hayırdır ?
-hayır lütfen affedin ben sadece ne biley...
-kes şunu artık yoksa makası elime ben alacağım ..
Aynadan yüzüme ve popoma kadar uzanan gür ve kahvenin en açık tonlarında olan saçlarıma baktım . Bu saçları kestirmek tam bir delilik ama aldığım kararın arkasında durmalıyım ..
Kendimi değiştirmek istedim en baştan. Beni ben yapan her şeyden vazgeçmek istedim nedense bu köklü değişiklikten sanırım en zorundan başlamakta tam bir acımasızlık gibi görünse de sonuç olarak verdiğim kararların zararını da kendim göreceğim.
saçıma atılan ilk makas darbesinde gözlerim inanılmaz derecede yandı yıllardır saçlarıma dokunmamıştım ama şimdi bunu yapmak
ahhh bu tam bir delilik bir tarafım çok geç olmadan hemen kalk git diyor ama mantığımla verdiğim savaşta diğer tarafım bu değişikliğin bana da iyi geleceğini bana inandırmaya çalışıyor evet değişiklik iyi gelir ama saçlarım diyemeden kuaför sert darbelerini saçlarıma geçirdi yere düşen saçlarımla beraber gözyaşlarımı da akıttım içimde ki bilinmezlere yön verdim duygularımı sesizce onların ardından geride bıraktım .
Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum artık ağlamaktan zamanı takip edemez olmuştum saçımı kesen elaman ara sıra çaresiz ve anlaşılmaz bakışlarını üzerimde gezindirip tekrar işine dönüyordu surat ifadesine bakılırsa o bile üzülmüş olmalı saçlarımın kesiliyor oluşuna
elimden geldiğince akan göz yaşlarımı silip kafamı çaresizce kaldırdım ve saçlarıma baktım her şeyi değişmişti rengi doğallığı
artık omzunum üzerine düşen dağınık kesimli arasında hafiften beyaz ve morun arasında kalmış ren atılmış ve saç rengimde gri rengine yakın bir hal almıştı resmen aynada kendimi tanıyamaz hale geldim uzun bir süre gözlerimi saçlarımdan çekemedim pişman mıyım evet ama yeni saç stilim kötü olduğundan değil sadece eski saçlarımı çok çabuk özledim sanırım
kuaförün parasını ödeyip eski model arabama atlayıp evimin yolunu tuttum
bende her insan gibi biraz normal hayatım olmasını isterdim kendim gibi yaşayabileceğim ama malesef ki hayat bize altın tepsiyle sunulmuyor.
Aile benim için bambaşka bir yerde babam hayatımın merkezinde oturmuş en önemli insan o benim sahip olduğum her şeyim..
çok görüşemiyor olsak da var olduğunu bilmek bile benim arkamda koca dağlar var hissi veriyor .
Babam bir çeşit gizli görevci yani ajan da denilebir nerede tehlike orada babam yani ama alıştım artık bunları dillendirmek sanki günlük hayattan bir meseleymiş gibi geliyor . Ben kendi ayaklarımın üzerinde durana kadar hep yanımdaydı bana güvenliğim için her şeyi öğretti görevi gereği beni de koruması gerekiyor ama bana göre beni yine en iyi kendim koruyabilirim bu yüzden beni kendi gibi büyüttü şikayetçi miyim asla onunla vakit geçirmek beni çok mutlu ediyor ne olursa olsun .
sonra Fırat amca var hayatımda babamın sağ kolu benimde ikinci babam gibi beni kendimi savunmam konusunda ve istanbul konusunda o eğitti onunla beraber şu koca istanbulda girip çıkmadığımız in kalmadı istanbulu bu yüzden çok iyi tanırım he birde sokak çetesi var bir kaç tane babamdan ölümüne korkarlar sokakta serseri gibi görünseler de aslında altın gibi kalbi vardır hepsinin babam için canlarını bile verirler bana da çok yakın arkadaşlar son olarak da kendimi bildim bileli yanımda olan Ayşe sultan var bir anne gibi beni büyüten ve üzerime titriyen dadım işte benim ailem ailem bu ailede anneme yer yok bunu babama sordum annem nerede niye burada değil diye ellerimden tuttu biz sana yetmiyor muyuz kızım ben senin hem annenim hem baban şöyle düşün baştan beri hiç annen yokmuş gibi .. o böyle söyleyince o günden sonra bir daha anne konusunu bie açmadım ne adını bilirim ne kendini üzülmüyorum da çünkü babam ve ailem zaten bana yetiyorlar