Oyun bitip herkes evine gitmişti. Bende sessizce odama çıktım, yatağıma uzandığımda kendime bir küfür mırıldandım. Ben Ayaz'dan hoşlandığını söylemiştim, buna karşı bana sadece bakmakla yetinmişti. "Benden hoşlanmıyordu, hoşlansa söylerdi. Demek ki bana sadece arkadaş olarak bakıyordu. Allah beni kahretsin" diyip sola döndüm. Sola dönmemle sıçramam bir oldu, ayaz ayakta durup beni izliyordu. Yani Söylediklerimi duymuştu, şuan yerin 8 kat altına girmek istiyorum. Ayaza şaşkınca baktıktan sonra "bence alt katlarda bir oda seç, tırmanmak zor oluyor" diyip gülümsedi. Yatağa oturduğunda bende yataktan doğrulup oturdum.
-Dediğim her şeyi duydun mu? Dedim masumca bakarak.
Elini yanağıma koydu ve okşadı "her cümlesini" kendime laf geçiremiyordum. Ayaz'la ben olmazdım, olamazdık. Ama kendime söz geçiremedim "Ayaz diyip elini tuttum" efendim der gibi baktı, "bugün benimle uyur musun" bir an afalladı ama sonra ayakkabısını ve tişörtünü çıkartarak uzandı ve kolunu gösterdi. Ben onun vücuduna kitlenmişken, beni kendine çekti ve tenlerimiz birleşti. Kollarımı onun vücuduna sardım ve kokusunu içime çektim.Sabah uyandığım da Ayaz'la birbirimize sarılarak uyuyorduk, vücutlarımız birleşmişti. Ona bakmaktan kendimi alamıyordum, Ayaz çok kızın canını yakmıştı belki ama aslında çok masumdu. Bakması, konuşması, sarılması her şeyi çok başkaydı. Gülümseyerek ona bakmaya devam ettim. Ayaz benimle uyuyordu, belki başka kızların yatağına sadece sevişmek için girmişti ama benimle masumca uyuyordu. Elimi saçının arasına yerleştirdim ve oynamaya başladım. En son uyanmayınca elimi çektim ve kollarına koydum, kollarına koymamla elimi alıp saçlarına koydu ve gülümsedi. İstemsizce bende gülümsedim ve saçlarıyla oynamaya devam ettim. En son uyanıp elimi öptü ben de gözlerine bakarak "günaydın" diye mırıldandım. "Günaydın güzellik" diyip burnumu öptü, nefesim kesilmişti. "Artık gitsem iyi olur abin bizi basmadan" dedi ve gülmeye başladı. "Merdivenleri kullan bence"
"tabi sonra bizi kovalasın" üstünü giyinip çıktı. Bende uzanmaya başladım yarın okul vardı gitmek istemiyordum. Telefonumun çalmasıyla dikkatimi telefona verdim. Arayan annemdi...
Annemle konuşmaya hazır değildim ama yine de açtım.
-Efendim dedim soğuk bir ses tonuyla
-Kızım dedi
Sesi kırılgan çıkmıştı, güçlü değildi bunu hissetmiştim konuşmaya devam etti
-Size bunları yaşattığım için üzgünüm. Özgür beni affetmiyor, ama sen affet güzel kızım. Ben korktum, babanıza benzememenizi istedim.
-Babama benzemeyelim diye bizi babasız mı büyütmek zorundaydın anne
Sesim çok yükselmişti, abim odaya hızlıca girdi ve bana baktı. Sakin durmaya çalışıyordum ama annemin hıçkırık sesini duyunca dayanamadım. Abim aldı telefonu " bizi bir süre rahat bırak en azından olayları atlatana kadar" diyip telefonu kapattı. Gelip bana sarıldı ve bende ona daha sıkı sarıldım. "Artık ağlama be abicim ne olur" abime baktım ben her ağladığımda o daha çok üzülüyordu. Başımı salladım ve kendi kendime söz verdim abimi üzmek yoktu.Bütün günümü abimle geçirdim, film izledik. Bir ara dışarıya çıkacaktık ama son anda vazgeçtik ve pizza söyledik. Ikimizde çok severdik, yarın iş yerine gidecekti benim gelmemi istemedi, okulumu aksatamazmışım. Bende Israr etmedim, pizzamı yerken Ayaz mesaj attı.
Seninle uyumak bana iyi geliyor.Gülümsedim ve yemeye devam ettim. Daha sonra Berk ve Derin geldi onlarla da film izledik. Berkle sohbet ettik
-Fıstık yarın okula beraber gidiyoruz gelirken iremi de alırım diyip yanağımı sıktı. Kafamı salladım ve abimi öpüp uyumak için yukarı çıktım.Tamam aile konusunda şanssızdım ama benim şansım abim ve arkadaşlarımdan gülmüştü bana da. Hayat bir yerden üzerken bir yandan da senin yanında oluyor, yeter ki mutlu olmayı ihmal etme...
Ertesi sabah uyanmakta zorluk çektim, Irem ve Berk gelip üstüme çullanmasalardı belki de uyanmazsam. Onları gönderip üniformamı giydim, eteğimin boyu biraz kısaydı ama yakışıyordu gömleğimi giyip içine soktum siyah kazağımı da gömleğimin üstüne bağladım ve biraz rimel biraz parlatıcı hoş görünüyordum. Aslında bu kadar süslemezdim hiç ama şimdi ayaz vardı sevgilim olmasa da vardı. Aşağıya inip abimi takım elbiselerle gördüm gidip yanağından makas aldım "abim olmasan kaçırmazdım seni he" diyip sırıttım. Oda yanağımı öpüp gülümsedi. Bugün şirkete gidecekti, biraz tedirgindi. Evden aynı anda çıktık bana yaklaşması gerektiğini söyledim ve kulağına uzanıp "sen harika bir patron olacaksın kasma kendini" diyip yürümeye devam ettim. Berkler benimle süslendiğim için dalga geçiyorlardı. Onlarda bir hoştu süslenmediğimde kız gibi ol derler süslendiğimde de dalga geçerler.
Okula geldiğimizde Ayaz ve Yiğit orta da yoktu. Etrafa bakınırken Umut'u gördüm ne yani bu okula mı gelmişti. Umut bana küçüklükten beri aşıktı, ben ona karşı boştum. Bana doğru gelmeye başlayınca Berk anlamış olacak ki kolunu attı direk. Umut yanımıza gelince "selam" dedi gülerek. Bizde selam diyip yürümeye devam ettik. Berk'e hep uyuz olurdu umut. "Berk" diye seslendi, Berk efendim der gibi baktı. "Artık sizin takımdayım bence iyi anlaşalım" diyerek göz kırptı. Berk'e baktığımda yumruklarını sıkıyordu, koluna girip başımı hadi anlamında yönlendirdim oda uzatmadı. Irem bugün çok sessizdi ama anlatmak istediğinde anlatırdı o yüzden ısrar etmeyip cam kenarını ona verdim.
Ayazlar hala görünürlerde yoktu. Iremle beraber camdan bakarken Yiğit ve Ayaz'ı gördük havalı bir giriş yapıp bütün okulu kendilerine baktırmayı başarmışlardı. Sıla da onu bekliyormuş gibi hemen Ayaz'ın yanına gitti, sarıldı ama Ayaz ona tepki vermedi. Bizim sınıfın camlarına doğru baktı ama arkada Olduğum için göz göze gelmedik.Dersleri dikkatlice dinledim sınavlar yaklaşıyordu, o yüzden İremle beraber not tuttuk. Teneffüse çıktığımızda Yiğit yanımıza geldi beni öptü Ireme sadece baktı. Iremle aralarında ne olmuştu deli gibi merak ediyordum. Arkasından Ayaz geldi göz kırptı bana bende ona gülümsedim. Yanıma gelip "ne yapıyorsun bakalım" dedi. "Hiç de bir şey diyeceğim bunlara ne oldu" Ayaz gözlerini kısarak İremlere bakmaya başladı ve sonra dudağını büzdü. Yapma o hareketi yapma diye içimden geçirirken arkadan Sıla seslendi. "Ayaz'cım hadi ama seni bekliyoruz" ayaz ona baktıktan sonra bana çevirdi kafasını ben hala dik dik Sıla'ya bakıyordum. Kafasını önüme eğip şımarıklar yaptı. Ona gülümserken umutla göz göze geldik anında gülümsemem durdu. Ayaz da baktığım yöne baktı ve "ne sana mı baktı o" diyip Umut'un üstüne yürümeye başladı. Kolundan tutup durdurdum "bir durur musun" kafasını bana çevirdi ama sinirden damarlarını görebiliyordum. "Umut bana uzun zamandır aşık yani öyle diyor ama bence takıntı neyse şimdi de bizim okulda iste sorun yok gel hadi" diyip elini tuttum. Bunun şokuyla çektiğim yere geldi ama üzerimizdeki bakışları hissedebiliyordum. Zil çaldığında beni Sınıfa kadar götürdü, sırama oturttu. Küçük bir çocukmuşum gibi ilgilendi benimle sonra da gitti. İremle Yiğit sarmaş dolaş girdi içeri yüzündeki gülümseme bana da işlemişti. Berk hala uyuyordu uyandıracaktım ama irem durdurdu. Ders başladığında çok tuvaletim gelmişti, hocadan izin alarak tuvalete gittim. Tuvalete girdiğimde bir kaç kişi girdi seslerini ayırt edemiyordum. Bir kız "gördüm mü Ayaz'ın sevgilisini güzel kızmış"
Dikkatimi direk kapıya verdim. Öteki kız "Öykü 11lerden güzel kız ama ayaz onunla iddia üzerine çıkıyormuş Ege yok mu Kumral olan onunla iddiaya girmişler öyküyü öpemezsin Demiş falan ayazda kabul etmiş yoksa Sıla bu kadar sakin kalır mıydı?" Konuşmaya devam etmişlerdi ama ben ağlamamaya çalışıyordum. Gittiklerini duyduğum da tuvaletten çıktım ve aynaya baktım ağlamaya başladım. Kendimi çok küçük hissediyordum, aşağılanmış hissediyordum. Canım çok yanmıştı ben ayaza inanmıştım kendimi açmıştım. O ise tam anlamıyla bir şerefsizdi!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bensiz Yapamazsın
Ficção Adolescente'Aşk çok güzeldir ama güzel olduğu kadar da çok canını yakar'' Abimin bana söylediği tek söz. Ben hiç aşkı tatmadım, ama onun gözlerine baktığımda kayboluyorum. Yanında zamanı durdurmaya çalışıyorum, diğer yanımı bulmuş gibi hissediyorum. Ayaz... Be...