Resim: Tabi ki, Almina Çağlar.. :)
İyi Okumalar...
Üstümdeki uzun hırkayı çıkarıp üstündeki kıyafetlerini çıkaran Burkan'a bakıp, ''Ne yapıyorsun sen orada?'' dedim, şaşırarak.
''Tişörtümü ve pantolonumu çıkartıyorum. Görmüyor musun, Almina?'' dedi, kemerini çözerken.
Gözlerimi hemen ellerimle kapatıp arkamı döndüm. Gece yanımda böyle mi yatacaktı? Ya da... bana böyle çıplak sarılarak mı uyuyacaktı? Hayır! Kesinlikle, hayır! Aklıma gelen kötü düşünceleri savuşturdum ve elimi yelpaze olarak kullandım.
''O kadar kötü mü vücudum?'' diye kırgınlıkla çıkan ses ile Burkan'a doğru dönüp ellerimi gözlerimden çekmemle, gözlerimin ve ağzımın irice açılmasını engellemeye çalışmam bir oldu. Üzerinde 'Calvin Klein' yazan boxerı vardı ve kasları... 'Allah'ım sana geliyorum' dedirtecek türdendi.
Gözlerimi üç, dört defa kırptım ve Burkan'ı küçük bir iç çekişle izlemeye devam ettim. 'Bu kadar.. seksi olmak zorunda mıydı?' dedim, kendi kendime.
Kalbim hızlı atışlarını kulaklarımda yapıyor, midemdeki canavarlar dışarı çıkmak için çırpınmaya başlıyordu. Ta ki, Burkan'ın, ''Tamam, pekala... Değilmiş.'' demesiyle yüzümde tarifi belirtilemeyecek bir sıcaklık hissettim.
''Sen.. kızardın mı, bakıyım?'' diye bana doğru yaklaşan Burkan ile geri geri adım atmaya başladım. Şu an, onun vücudunu dikizlerken yakalandığım için, öyle çok utanmıştım ki... Ve de kızarmıştım!..
Sırtım duvarla buluştuğunda gözlerimi kapattım. 'Yolun sonuna geldin kızım.' diyen iç sesime küfürler savurup gözlerimi daha da sıkı yumdum. Kalbim resmen kulaklarımda atıyordu ve başım döndü, ayaklarımın altındaki dünya durdu...
''B- ben, kızarmadım.'' diye itiraz ettim hala gözlerim kapalıyken.
Eğer gözlerimi açmaya utanıyordum. Çünkü üstü gerçekten çıplaktı... Kasları resmen bana 'Al Beni...' diye bağırıyordu. Tamam, gözlerim açılmak istiyordu, mantığım açılmaması için diretiyordu. Kalbim, şu an kulağımda hızla atmakla meşguldü...
''Hı hı... Öyledir.'' diye erkeksi ve kalın bir tonda çıkan sesi gözlerimi açıp ensesinden bana yaklaştırıp dudaklarını öpme isteği uyandırsa da, bunu yapmamalıydım...
'Siz sevgilisiniz neden yapmayasın ki, Almina.' diyen iç sesime hak verdim ve bir cesaretle gözlerimi açıp dibime kadar gelen Burkan'a kafamı daha da yaklaştırıp dudaklarımı dudaklarına değdirdim. Burkan ve ben aynı anda yutkunurken içinde bir şeylerin koptuğunu bilmek iç sesimi mutluluk dansına boğdu.
'Daha fazla dayanamayacağım, artık.' der gibi ensemden tutup, aynı benim yapmak istediğim gibi, dudaklarını dudaklarıma gömdü. Artık nefes alamıyor, almak da istemiyordum. Dünya dönmeyi durdurmuştu. Zaman da aynı zamanda durmuştu... Ağzımı hafifçe araladığımda bundan hoşlandığını belirten bir inleme kaçtı ağzından.
Sıcaklayan yüzümü kuma gömme isteğim artarken, dilini anında ağzımın içinde keşfe çıkardı. Yavaş ve şehvetle öpüyordu beni. Sanki... sanki gidecekmişim de son kez öpüyormuş gibi.
Ellerini belime koydu ve belimi okşamaya başladı, öpmeye devam ederken. Ellerim benden izinsiz hareket ederek, ensesine gitti ve yeni çıkan kısa saçlarıyla oynamaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH TAMAMLANDI
Ficção Geral♠♠♠♠♠♠ Siyah, sadece bir göbek adı mı? ♠♠♠♠♠♠ Babası tarafından kendini bildi bileli hırsızlık yapan Almina sonunda İstanbul'un bir ucundan, diğer ucuna kaçıyor... Almina Çağlar'ın hayatına hoş geldiniz. Kendinizi kitaba bırakın ve olayları seyre d...