Bacaklarımda bir ağırlık vardı ama ben bunu takmayacak kadar yorgundum,hiç uyanasım yoktu ama bacaklarımda bu ağırlık yüzünden ağrımaya başlamıştı.Sahi neydi bu kadar ağır olan, gözlerimi yavaş yavaş açtığımda ilk başta etraf bulanıklaşsa'da sonradan görüş açıma bir bacak girdi,uyku sersemliği ile ilk başta kafamı yastığa tekrar gömdüğüm anda yatmam ile yataktan doğrulmam bir oldu.Bu bacak benim değildi, üstelik bu kıllıydı.Kafamı sola çevirince bir çift göz ile karşılaştım.Bu kişi Urastan başkası değildi tabi ya dün beni zorla yanına çekmişti neymiş efendim ceza verecekmiş.Ben düşüncelerimle boğuşurken onun sesini duydum.
"Bakıyorum da erken uyanmışsın ne o kollarımın arasında rahat edemedin mi yoksa ?"Sabah sabah bu kadar ukala olmak zorunda mıydı ? hayır yani ne bu artistik.
"Öküz gibi bacağını atmışsın bana ne yapıyım uyanmak zorunda kaldım."dedim gerçekten hayvan gibi bir bacağa sahip kutluyoruz.
"Bunların sebebi rüyalarım iğne rüyalarım."Dedi ve muzipçe güldü.Şimdi ne gördüğünü merak edip sorarsam o iğrenç aklıyla mide bulandıracak en iyisi iğne ne demek diye sorayım gerçekten bu ismi benim için mi söylemişti.Ne kadarda tuhaf bir isim.
"İğne ne alaka ya, bana mı dedin sen onu ?"
"Evet sana dedim.Kocaman kafan var, diğer tarafların iğne gibi incecik iskelet bile senden kilolu, bacaklara bak içindeki kemiği görebiliyorum buradan."Dedi ve odağı bacaklarım oldu.Kafamı aşağı eğip bende kendi bacaklarıma baktım.Çok fazla abartıyordu tamam zayıfım ama sen beni iskeletle niye karşılaştırırsın onun eti yok bir kere yine zekamla gurur duyuyorum.
"İskelette et yok bir kere nasıl benden kilolu olsun."dedim bilmişlik taslayarak.
"Kocaman kafan var ama kuş kadar beynin yok hani bazı kızlar der ya kemiklerim iri diye o anlamda söyledim."Dedi bu çocuk çok mu akıllıydı yoksa ben gereğinden fazlamı salaktım.Omuz silkip yataktan kalktım çok geç olmadan odama gitsem iyi olacaktı elimi cebime sokup saate bakmak için telefonumu aradım ama eşofmanımın içinde yoktu.Etrafta göz gezdirmeye başladım.Sonunda yatağın baş ucunda duran komodinin üstünde duruyordu.Hemen elime alıp saate baktım. 05:45 Sabah kahvaltısı 06:30'da olduğu için giyinmem,hazırlanma, duş almam, şevvali uyandırmam zaten bir buçuk saatimi alırdı.Acaleyle kapıdan çıkıp kendi odama girdim her ne kadar odasının benim yan odamda olması hoşuma gitmese'de şu anlık çok işime yaramıştı.Öncelikle şevval'in yanına gidip elimle onu kolundan dürtükledim tepki vermiyordu bu kızın uykusu neden bu kadar derin! bu sefer ayak altlarını gıdıklamaya başladım.Bu sefer kımıldamıştı ama uyanmamıştı son çare olarak ona kişneyerek şarkı söyleyen kadının sesini açtım ilk başta gözünü açıp yine kapatmıştı ama kadın kişnediğinde yerinden bir küfür savurarak kalktı ve şaşkın şaşkın etrafa bakmaya başladı.Bense bu haline kahkahalarla gülüyordum.
"Sonunda uykucu şirin kalkabildi,ben şimdi banyoya giriyorum kendine gel ve hazırlan geç kalmayalım."Dedim ve banyoya ilerledim.
**************
Kısa bir duşun ardından şevval'de giyeceklerini yatağın üstüne hazırlayıp o da banyoya girmişti.Bende dolabın önüne geçip sarı mavi çizgileri olan mini eteğimi,siyah külotlu çorabımı,üstüme beyaz önünde kız resmi olan kısa kollumu giyip eteğin içine soktum sonra siyah ceketimi giyip saçımı açık bıraktım. ( Multide resmi var ;)) Ben giyinirken şevvalde hazırlanıyordu.Oda krem bir hırka, kalçalarında biten beyaz şifon askılı ve altına da siyah tayt giymişti saçları'da benimki gibi açıktı.(Buda multide )Yemeğe 15 dakika kalmıştı hemen çantama gerekli olan malzemeleri hazırladım şevvalde hazırladıktan sonra odadan çıktık o sırada Urasta odadan çıkıyordu.Oda üstüne siyah çizgileri olan bordo gömlek altına siyah pantolon giymişti oldukça hoş görünüyordu. Biran onu kıskandığımı hissettim ama sonra kendime hayal olarak okkalı tokat yapıştırdım.O da beni aynı şekilde süzüyordu sonra hafif tebessüm edip göz kırptı ve hızlı adımlarla aşağı indi tüm bunlar olurken şevval telefonla oynuyordu neyse ki bizi görmemişti benim açımdan iyi olmuştu.Ardından bizde aşağı inip masaya kuruldum 5 dakika sonra Adnan bey ve Erçil'de masaya kurulmuştu şevval'de telefonla oynamayı bırakmıştı e bir zahmet yani biz çok saygılı cici kızlarız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİ OKULUM (ARA VERİLDİ)
Novela JuvenilYetimhanede büyüyen iki genç kız eğitimleri için geldikleri yeni şehirleri izmir'de olaylar direk üstlerine çullanıyor bazı yanlış anlaşılmalardan dolayı olan hayal kırıklıkları ve üzüntüler gerçeklerle yüzleşiyor hayat onların yüzüne hiç gülmüyor...