mafyanın iki yüzü

0.3

Hazal ipekçi

Yeni hayatına hoş geldin derken neyi kastediyordu.Allahım çok korkuyorum düşündüğüm şey değildir değil mi? Tamda düşündüğün gibi
Of lanet iç ses kapa çeneni.
"Hm enfes evet İpekti değil mi giderin var "
"Senden iğreniyorum"
"İğrenmelisinde "
"Rıfat şu pisliği gömün "
Baba diye içimden bir acıda geçmiyordu artık bir his bir duygu bir acıma maalesef hayatımı zindan eden bana benliğimi kaybettiren adama karşı bir duygu beslemiyordum. .Rıfat denilen adam babamın cesedini adamlarla beraber götürmüşlerdi ve ben sadece bu zamana kadar geçen lanet dolu günlerimi düşünüyordum.Meğer bu güne kadar ne hatırlanmaması gereken günler ve işkenceler yaşamışım.Bir an gözlerim doldu.Lanet ettim doğduğum güne ah anne keşke yanımda olsaydın seni çok istiyorum şu an yanımda ben i korusaydın bana bu hayatın kötü yönlerini göstermeseydin. O kadar canım yanıyor ki anne çığlıklarımı kimse duymuyor kimsem yok anne....
"Hazal gördün mü bak bu hayatta kimseye güvenemiyorsun baban bile seni sattı " tükürerek söylediği bu lafı suratıma tokat gibi çarpmıştı .
"Beni neden sattı diye sormayacağım çünkü sizde en az onun kadar pisliksiniz doğru kadınlar sizin cefanızı sizin iğrençliklerinizi ömrü boyunca çekmek zorunda ihtiyacınızı karşılamak zorunda kadın kimki sizin gözünüzde mutlu mu oldun beni satın alınca"
"Düzgün konuş  kadın yoksa o küçük dilini kesmek zorunda kalırım "derken saçımı öyle bir çekmişti gözlerim doldu ama ağlamayacaktım .
"Bırak canım yanıyor"
"Canını mı yaktım küçük fahişe .Peki siz her türlü oyunları türlü türlü oynarken ve erkeklerin ruhu bile duymadan yaptığınız tüm iğrençliklere ne olacak hepiniz aynısınız para için kendinizi satarsınız o kadar ucuz yaratıklarsınız ki midemi bulandırıyorsunuz. "
Tanrım ben ne yapmıştım benim günahım neydi ben babamdan kurtulmak için  türlü planlar yaparken bir de  bu çıktı karşıma bu kendini ne sanıyordu ne hakla bana böyle laflar söyleyebiliyordu?
"Sen kendini ne san-"
Demeye kalmadan tokatı indirmişti suratıma canım feci bir şekilde acımıştı .Artık göz yaşlarım benden habersiz firar ediyordu.
"Bu kadarsınız işte bir iki damlayla insanları kandırmayı iyi bilirsiniz"
"Rıfat al şunu gözümün önünden depoya götür biraz yalnız kalsın"
"Ne deposu ne istiyorsun benden pislik herif bırak beni "
"Çok zorlama istersen" Rıfat kolumdan tuttuğu gibi beni depoya götürmüştü.Ne kadar debelensemde bırakmıyordu.
"Adın Rıfat değil mi ne olur bırak beni bak kimseye bahsetmem yeterki bırakın beni ben suçsuzum neden beni aldınız lütfen evime dönmek istiyorum"
"Bunu yapamam Ejder abi ne derse odur kusura bakma bende böyle olsun istemem ama ..."
Kocaman bir yumru boğazıma oturmuştu ne yapacaktım ben şimdi nasıl kurtulacaktım .
"Çok mu karanlık depo "
Gözlerini kaçırarak
"Ş şey evet karanlık "
"Ben karanlıktan çok korkarım lütfen bırak beni ne olur lütfen "
Beni dinlemiyordu depo denen yere getirmişti artık beni ve hiç bir  söylemeden içeri girmiştim ve kapıyı üstüme kilitlemişti.
"Rıfat lütfen ben çok korkuyorum ne olur çıkar beni benim bi suçum yok babamın acısını neden ben çekiyorum "
O kadar cok bağırmıştım ki artık ses tellerimi hissetmiyordum. .Etraf çok karanlıktı sadece yukardan küçük bi pencere vardı ve ordan çok az ışık giriyordu.Ağlamıyordum daha doğrusu ağlayamıyordum kurumuştu göz pınarlarım artık canımda yanmıyordu kırılan bir ruh en fazla ne kadar acıtırdı. .Ejder denen adam ne istiyordu benden , daha güzel kızlar varken etrafında neden ben ah doğruya ben satılmıştım hemde babam tarafından .Düşünceler düşüncelerimi bitiriyordu ve ben artık düşünmeyi bile beceremiyordum.Tıkırtılar geliyordu bir yerden ama her yer karanlıktı ve ben çok korkuyordum. Umarım aklımı kacırmam .Kapı büyük bir gürültüyle açılmıştı.
"Kücük fahişemiz de buradaymış çok mu korktun bakayım "
Asla ona cevap vermeyecektim. .Cunkü ondan nefret ediyordum ve ben belli etmesemde ondan korkuyordum.
"Dilini mi yuttun? "
Yavaş adımlarla yanıma gelmişti ve saçımdan öyle bir asılmıştı ki titremeye başlamıştım.
"Ne olur bırak c-canım yanıyor ben sana ne yaptım? "
"Onu bir boka yaramaz babana söyle aa doğru ya olmayan babana"
"Senden bir farkı olmayan babama mı diyecektin yoksa"
Suratıma yine tokat atmıştı ben alışmıştım artık hissetmiyordum.Ardından bir tane daha ve karnımada tekme indirmişti nefes alamıyordum iki büklüm olmuştum tekmeleri durmuyordu.
"Ne olur yalvarırım dur lü lütfen"
Sesim kısık çıkmıştı artık tükenmiştim.
"Lütfen "
"Beni nasıl babanla denk görürsün pis sürtük hepiniz aynısınız lan sende onun gibisin lanet olsun"
Karanlık sanki beni esir alıyordu Ejder bir şey söylüyordu ama ben çoktan karanlığa doğru çekiliyordum.....

*********************
Uyandığımda büyük bir sancıyla kalkmıştım ve oturamıyordum hayvan herif çok vurmuştu ve ben bunları haketmiyordum hayır canım çok yanıyor ama ben bir şey yapamıyorum ne traji...Ayağa kalktım ve yerimde duramıyordum karnım ağrıyordu lanet olsun elbet bunun intikamını alacaktım.
"Bari bir yudum su verin adi herifler hepiniz igrençsiniz pis haydutlar" o kadar yüksek sesle bağırmıştım ki ama sadece kendi sesimi ben duyuyordum.
Kapı büyük bir gürültüyle açıldı ve Rıfat gelmişti oh en azından Ejder değil.
"Gel hadi çıkıyosun"
"Nereye gotürüyosun beni"
"Aman allahım sana ne oldu"ah bende bilsem ne olduğunu o kadar mı götüydüm güzel olduğumu düşünmüyordum zaten.
"B boşver beni ben sadece.."
"Bu kadar kötü davranacak sen ne yaptın of hala unutamadın mı be abi "
"Efendim "
"Boşver be abla uzun hikaye gel Ejder abinin evine götüreyim"
"Lütfen gitnek istemiyorum ne olur bırak hem ahhhh "
Karnım çok ağrımıştı ve ben yürüyemiyordum .Sanki karnımı yüzüyorlardı ve sırtımda taş varmış gibi hissediyordum.
"Abla iyi misin dur ağırlığını bana ver "
"Sorun değil"
Allahım iyi insanlarda mı vardı galiba vardı .Ama ben kimseye artık güvenemiyordum. Ejder ise denizdeki yılandan bir farkı yoktu ama ben yine ona götürülüyordum.Arabaya binmiştim ve oturana kadar bin dereden su getirmiştim sanki inanılmaz derecede canım yanıyordu ve göz yaşlarım yine benden habersiz gidiyordu.
"Şey beni neden buraya getirdiniz ben hiç bir şey anlamıyorum önce evden apar topar getiriliyorum ve daha sonra anlamadığım işkencelere maruz kalıyorum bunun bir açıklamasını istiyorum "
"Tamam ama Ejder abime sakin söyleme ikimizide gebertir"
"Tamam ama lütfen soy5le bilmeye hakkım var"
"Baban yüklü miktarda borçluydu kumardan ve bir türlü ödemiyordu .Ejder abimde babanı tehtid etti, seni araştırmamı istedi benden ve böylelikle babanı kandırmak daha kolay oldu oda borçlarını ödeyemeyeceğini anlayınca seni umursamadan kabul etti "
Artık her şey yerli yerince oturmuştu babam beni bir ev gibi satmıştı hemde borcları yüzunden bu kadar mı değersizdim insan babası olunca mutlu olur ama ben her gün lanet ederdim.Düsüncelere dalmışken eve gelmiştik daha doğrusu saray yavrusuna çok büyüktü ve mükemmeldi.  Rıfatın yardımıyla arabadan çıkmıştım ve zar zor kapıya eşlik edilmiştim.
"Teşekkür ederim "
Sadece belli belirsiz bir tebessümle bana bakmıştı
etrafta sayamayacağım kadar koruma vardı ve hepsi bana uzaylıymışım gibi bakıyordu hemen gözlerimi yere diktim ve bir şey olmamış gibi kapinın oraya gittim.Rıfat kapıyı tıklattı ve bilin bakalım kapıyı kim açtı hayvan herif Ejder.
"Saol Rıfat "
"Abi karışmak istemiyorum ama neden kızı dövdün "
"Rifat dediğin gibi karışma kardeşim hadi iyi geceler "
Gözlerini bana dikmişti ve ona öyle soğuk bakmıştım ki .
"Ne duruyosun orda geçsene"
Kolumdan tuttuğu gibi içeriye fırlatmıştı yanlış duymadınız fırlattı ve kapıyı gürültüyle kapattı.
"Lan ne konuştun Rıfatla?"
Kolumu sıkmıştı ve gözüm dolmuştu of hayır ağlamicam.
"Kolumu bırak dün yapmadın mı işkenceni lütfen .."
"Ayşe şunu götür sabrımı zorluyo"
Ayşe denen kadın gelmişti ve hangi ara beni odama götürmüştü bilmiyorum ama bir an önce  uyumak istiyordum .
"Bir şey isterseniz bana seslenseniz yeter"kafamı sallayarak yatağa oturmuştum ve hemen üstümü soyunup odamdaki banyoya kendimi atmıştım.
Gelecekte beni ne bekliyordu hiç bilmiyorum ama tek bildiğim sürekli canımın yanacağıydı...

Evvet yeni bolum geldi
Multkmedyadaki hazal ipekçi
Oylarinız artsın

Aşk kırıntıları ♥♥♥♥