Mutluyum

25 1 1
                                    

Eve geldiğimde ağzım kulaklarımdaydı herkesin içinde bana şarkı söylemişti. Sesi o kadar güzeldi ki o kadar baştan çıkarıcı o kadar etkileyici Ayaz benim belki de ilk sevgilim olacaktı. İlklerimin sahibi Ayaz olacaktı. Koltukta bunları düşünürken abim içeri girdi ve bana bir kredi kartı uzattı
-Öykü al abicim bir şeye ihtiyacın olursa burdan geçersin alışveriş falan yapmak istersen bu senin istediğini yap
Gözlerim yerinden çıkacaktı nasıl yani eskiden 20 lirayla her şeyi yaparken şimdi kartımmı vardı? Abim anlamış olacak ki gülerek bana cevap verdi "eee artık şirket sahibiyiz değil mi" dedi göz kırptı. Abime küçüklükten beri aşıktım hele ki göz kırpmasına abime sarılarak "abim olmasaydın varya seninle evlenirdim" dedim gülmeye başladı ikimizde güldükten sonra
-annem hiç seni aradı mı? Dedi
-Yok en son konuşmamız işte o gündü. Yüzüm düşmüştü, annemi özlemiştim ama sanırım onun umurunda değildik. Abime yaklaşıp kafamı göğsüne koydum "Bundan sonra boşver anneyi babayı bundan sonra sadece kardeş var hıı belki azcıkta derin" diyip daha çok sırnaştım.

Sabah uyandığımda her şey daha güzeldi gözümde. Kalkar kalmaz saçımı yaptım ve hafifçe bir makyaj yaptım gülerek Aşağıya indim ve abimi sulu bir şekilde öptüm. Kahvaltımızı ettikten sonra beni okula götürmek istedi arabaya bindik ve ilk başta iremi aldık. Yüzümdeki gülümseme abimi de mutlu etmiş olacak ki oda mutluydu ya da öyle gözüküyordu. İrem'i beklerken abi ya Cumartesi yani yarın kamp var okulun gidebilir miyim" abim kafasını bana çevirip "akşam bakarız" dedi. Bakarız dediyse bu tamam oluyordu. Irem geldiğinde hemen bizi okula bıraktı. "Sen ne yapacaksın okula mı"
"Ilk okula ordan işe" dedi. Çok yorulmuyordur umarım ama bence babam ona yardım ediyordur yoksa hemen bir şirketi bırakabilir mi
-Heyy daldın yine dedi Irem taşa vurarak
-Abimi düşünüyordum ya
-Aa izin alabildin mi bizimkiler vermeyecek sanırım dedi dudak büzerek
-Ben izin alırsam seni hallederim Fıstık diyip kolumu omzuna attım. Gülerek içeri girdiğimizde Berk hemen yanımıza geldi "bu güzelleri yalnız bırakmak istemiyorum" koluna girip merdivenlerden çıkıyordum tam ayazı soracaktım ki karşıdan gülümseyerek geldiğini gördüm. Onun gülümsemesine karşılık bende güldüm. Berk hemen iremi alıp yanımdan gitti ben de ayaza doğru yürümeye başladım. Koridordaki insanlar bana bakıyordu, belki ne kadar şanslı olduğumu düşünüyorlardır ya da ne kadar salak. Ama hiçbiri umrumda değildi, ayaz yanağıma öpücük kondurduğunda kendime geldim.
-Günaydın dedim
-Bugün gerçekten gün aydın dedi gülümsemem daha çok arttı. Belimden tutup beni sınıfa götürdü, sırama oturttu ve yanıma geldi. "Seni çok özlemişim" diyip saçımı kokladı. Gözlerinin içine bakarak "sana güvenmek istiyorum" dedim. O Sırada hoca geldi ayaz gitmek istemedi. "Hocam sevenleri ayırmayın beni de derse alın" diyip hocanın yanına gittim bu haline gülmüştüm bir dakika ne Demişti o İremle birbirimize şaşkın şaşkın baktık oda benim düşündüklerimi düşünüyordu. Ayaz'a baktığımda hala hocayla konuşuyordu. Hoca da en son bana bakarak "Sevgiline söyle dışarı çıkıp dersine gitsin" dedi. Kızarmıştım hocaya bakarak "şey hocam biz sevgili değiliz ki" dedim. Hoca şaşırarak bize baktı "çocuk sana o kadar seranat yaptı ne demek sevgili değiliz oğlum bu kızı boşver sen" ayaz bana bakarak duy duy diye mırıldandı bende dil çıkardım ona sınıftan çıktığında derse başlamıştık tabi biz İremle dedikodu yapıyorduk.
Hocanın uğraşları sonucunda bir ara bütün sınıf dersi dinlemeye başladık. Nöbetçi öğrenci gelerek "hocam Irem Zorba ve Öykü Türk'ü rehber öğretmeni çağırıyor" hoca bize bakarak çıkmamız gerektiğini söyledi. Nöbetçi öğrenci gözden kaybolduğunda; hoca bizi neden çağırıyor ki dedi irem bilmiyorum der gibi dudağımı büzdüm. O Sırada belimde bir el hissettim ve arkamı dönmemle ayazın kafasına vurdum.
-ayy ayaz ben çok şey oldu şimdi özür dilerim yani öyle birden el gelince belime sapık sandım kendimi korumak için de
Ağzımı kapatarak "tamam sss" diyerek gülmeye başladı. İremle Yiğit ise işi götürüyordu birbirlerine sarılmalar falan "bunlar sevgili mi oldu" diyip İremleri gösterdim o arada irem Evet diye bağırdı "sanırım şuan oldular" diyip ellerini belime doldu eline vurup hoca çağırmıştı bizi oraya gitmemiz lazım diyip yürümeye başladım. İrem'e seslendim ama şuan beni takmıyordu. Yürümeye devam ettim, Ayaz gelip kolumdan tuttu "sence hoca mı çağırdı" diyip Çapkın bakışını attı. Başımı eğerek "hayır" dedim. "Ayşen hocadan izin istedim bugün beraberiz yiğitler de gelcek" dedi. Sevinçten boynuna sarıldım, oda hemen bana sıkıca sarıldı. Yiğitle İrem'in yanına gidip "ee nereye gidiyoruz" diyip kafalarına vurdum. Yiğit tam şakasına vuracakken ayaz benim önüme geçti bende dil çıkardım."Teneffüsü beklemek zorundayız, çantalarımız falan hep Sınıfta" ayaz bana bakarak "sence bu muhteşem insan bunu ayarlamadı mı?" Gözlerimi devirerek "ayarladın ama telefonum da çantamda" ayaz bana ters bakışlarını yollayıp "birileriyle mi konuşuyorsun hayırdır Kalsın çantanda" gözlerimi pörtlederek
-Yok şeyden dolayı şimdi abim ulaşamazsa diye
Arkasını dönüp hadi dedi iremde benim koluma girerek onları takip etmeye başladık. İrem'e dönüp
-Ya bir insan arkadan bile yakışıklı olamaz şuna bakar mısın ya dedim
-Peki ya Yiğit Allah'ım bizde sanırım çirkin şansı var diyip gülmeye başladık. Arkalarına baktıklarında irem "bakmayın öyle ya devam edin" dedi gülerek önlerine döndüler. Bu kadar mutlu olmak beni korkutuyordu. Sanki bir rüyanın içerisindeyim ve her an uyanacağım. İrem'e bakıp onunda mutlu olduğunu görünce daha çok mutlu oldum. Ayaz okula arabayla gelmişti ben öne geçtim ve rahatımı bulmaya çalıştım yiğitler de arkada birbirine sarılmış bir şekilde duruyorlardı. Ayaz'a baktım, kendini yola vermişti dalgalı saçları onu o kadar tatlı gösteriyordu ki. Birden gülümsedi ve bana baktı "fazla kesmeye başladın beni" sırıtıp yola döndüm "sende bu kadar tatlı olmasaydın" dedim utanarak bana baktığını hissediyordum ama dönüp bakmak istemedim. Yolu izlerken uyuyakalmışım en son uyandığımda Ayaz'ın kucağındaydım, ama hemen gözlerimi kapattım ve daha çok sokuldum kokusu burnuma doluyordu. Nereye gittiğimizin önemi yoktu Ayaz vardı ya yanımda korkmuyordum hiçbir şeyden. Ayaz beni bir yatağa yatırdığında gözlerimi açtım
-Burası neresi dedim baygın baygın bakarak o da yanıma gelip
-Yazlığa geldik iste biraz kafa dinleriz
-Ayaz abime haber vermedim farkında mısın? Diyip hemen telefonumu çıkarıp abimi aradım iki kere çaldı ve açtı
-Abi bak şimdi kızma bana ben bilmiyordum yani senden izinsiz yoksa
Abim lafımı kesti
-Güzelim derinle yoldayız önemli değilse gelince anlatsan ne yaptığını olur mu?
-Nereye gidiyorsunuz abi?
-Ayaz aradı yazlığa gelin diye derin de çok istedi siz daha gitmediniz mi?
-Yok abicim geldik dikkat edin diyip telefonu kapattım ve Ayaz'a baktım oda ukalaca sırıttı. Biraz daha yaklaşıp "seni zor durumda bıraktıracak şeyler yapmam" dedi.
Ayaz'ı öpmek istiyordum, ona daha çok yaklaşmak her saniye sarılmak istiyordum ama yapamazdım, yapamıyordum. Ayaz'ın gözlerine uzun uzun baktım kahverengi gözleri nasıl olurda bana gökyüzü gibi sonsuzluğu anlatabilirdi? Ayaz bana dönüp "seninle bir kez daha uyuyabilir miyim" dedi. Kafamı sallayarak yanımda yer açtım. Başını göğsüme koydu ve kollarıyla beni sıkıca sardı bende saçlarıyla oynamaya başladım. Uykum kaçmıştı Ayaz'ı izledim o kadar masum uyuyordu ki, saçlarıyla oynamayı bıraktım nefes alışverişlerimi yavaşlattım. Başına bir öpücük kondurdum, birdaha ve birdaha. Abi'min seslerini duyduğum da irkildim ne olursa olsun o benim abimdi ve bizi böyle görmemeliydi. Ayazı dürttüm ama başarılı olamadım. "Ayaz kalk hadi" dedim o ise garip garip sesler çıkardı. "Ya lütfen kalk bak abimler geldi hadi" Gözünü açıp bana baktı " kalkmak istemiyorum" dedi. "Hadi ayaz" diyip doğrulmaya çalıştım. En sonunda kalkıp Aşağıya indim derinle abime sıkıca sarıldım arkadan mine ve Berk girince şok oldum ve onlara doğru koştum hemen ikisine de sarıldıktan sonra "mine sen gelmezdin hayırdır" dedi irem. İremle mine çok iyi anlaşamazlardı, Berklede çıkmasını hiç istememişti. Bakalım iki gün nasıl geçecekti.

Bensiz YapamazsınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin