Esin daha 18 yaşındaydı.Çekmediği çile kalmamıştı.5 yaşındayken anne ve babasını trafik kazasında kaybetmişti.Kanser olan dedesi ise bir kaç ay sonra vefat etmişti.Eşine bağlı olan babaannesi de daha fazla dayanamayarak intihar etmişti.Esin ortada kalmıştı.Amcası ve yengesi onu yetimhaneye vermişti ve mirasın üstüne konmuştu.
Arkadaşları yavaş yavaş gidiyordu.Çünkü onları sahiplenmişlerdi.Esin sahiplenmeyi beklesede kimse anne ve babasının yerini tutmayacaktı.O çok güçlüydü.Genden geliyordu.Babası Subay annesi ise polisti.
Bu böyle 7 yıl sürdü.Onu sahiplenmek isteyen aile sonunda gelmişti. Esin en güzel elbisesini giymişti.Genç kadın Esini beğenmişti.Eşi ise Esinin en yakın arkadaşı Merali istiyordu.
Meral daha gelişmişti.Esin ise cılız ve sempatik bir kızdı.Eşini ikna ederek Esini sahiplenmeye karar verdiler.Esin ne kadar sevinsede Meral adına çok üzülmüştü.Merale teselli vererek sürekli yanında olacağını ve ona aile bulacağını söyledi.Meral Esinin kızıl olan saçlarına bir öpücük kondurarak sıkıca sarıldı.İşte yetimhane böyleydi.Anne baban yok ama arkadaşların hem senin annen hemde baban oluyordu.Esin eşyalarını toparlayarak odasından çıktı.Dış kapıya ilerlediğinde arkasına son bir kez baktı yaşlı gözlerle.Neyin ağlamasıydı bu?Kurtulumuştu ne için ağlıyordu?Sahibi yani ailesi en zengin iş adamı olan Uğur Karayel ve modacı olan eşi Gönül Karayeldi.Korkacak bir şey yoktu.Gönül Hanımın elini utanarak tutarak arabaya doğru ilerledi.Arkadan paytak paytak koşan Meral Esine seslendi.
"Esin?"
Esin arkasına dönerek Meralin yanına koştu."Ne oldu?"
"Bunu unutmuşsun."dedi elindeki kolyeyi göstererek.Esin Meralin uzattığı kolyeyi geri iterek
"Sende kalsın.Belki ileride birbirimizle karşılaşırsak o zaman birbirimizi tanımazsak bu kolye sayesinde tanıyabiliriz."dedi büyüm bir tebessümle.
"Canım kardeşim."dedi Meral ve son bir kez sarıldı arkadaşına.Esin arabaya ilerledi.Arabaya binen Esin bir şeyi unutmuştu.Anne ve babasının fotoğrafını Poyraza vermişti.Poyrazda bilmiyordu gideceğini.Ona söylememişti heyecandan.Ama şimdi çok geçti.Yola çıkmışlardı bile.Fakat ters giden bir şey vardı.Arabanın arkasından koşan bir çocuk vardı.
"Esin bana yapma bunu ne olur?"dedi.Ayağındaki terlikleri çıkarken.Araba biraz daha hızlandı.
"Seni almaya geleceğim Esin."dedi yere kapaklanırken.Esinse elini arka cama yaslamış 'Özür dilerim'deyip duruyordu.Yetimhanede kaldığı 7 senede Poyraz hep yanında olmuştu.O da anne ve babasını kazada kaybetmişti fakat inanmıyordu ailesinin öldüğüne.Esine de söz vermişti ailesini bulacağına.Ama bunlar kısmet işiydi.Kısmette yoktu işte.
Esin bir haftadır buradaydı.Yavaş yavaş öğreniyordu her şeyi.Artık çoğu kişiyi tanıyordu.Gönül Hanımın Esinin yaşında bir oğlu vardı.Adı Buraktı.Ne kadar komik olsada Esine değer veriyordu.Kardeşi gibi seviyordu.Ona karışan olursa cezasını o kesiyordu.Zaman böyle ilerlemişti.Esin 18 yaşına gelmişti.Serpilmiş bir fidan gibiydi.Bir bakan bir kez daha bakıyordu.
Esinin Ağzından
"Geldim geldim!" dedim ayakkabılarımı bağlarken.Biraz daha bekleyemezmi Burak beyimiz.Koşa koşa dış kapıya doğru ilerledim.Burak arabaya yaslanmış yine çok havalı duruyordu.Burak'ın yanına ilerledim.Ön kapıyı açıp koltuğa yerleştim.Burakta arabaya bindi.
"Nerde kaldın kızım ya?Ağaç oldum burada."dedi burnumu tutarken.Alışık değildim böyle şeylere.Çocukluktan kalan alışkanlıklardı işte.
"Bugün Derinle bir şeyler yiyeceğiz okul çıkışında.Sen eve geçersin."dedi tıslayarak.
"Sorun değil."dedim hafif bir tebessümle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Ve Gurur
Teen FictionEsin daha 18 yaşındaydı.5 yaşında iken annesi ve babasını trafik kazasında kaybetti.Ardından dedesi ve Babaannesi... Bunu fırsat bilen amcası ve yengesi onu yetimhaneye verdi.Uzun süre bir bekleyişin ardından onuda sahiplenmişlerdi.Ve asıl hayat şim...