Saat 07.00 kısacası sabahın körü.Aslında bu saatte hiç kalkmazdım fakat araz öküzü tepeme gelip uyan diye direnene kadar.
Ne güzel uyuyordum.Geldi uykumun içine etti.Bende saf ayağına yattım ve onun dediklerini hiç tınlamayıp uykuma devam ettim.Biriz daha uyanmam için direndikten sonra vazgeçip gitti."böyle gidersin işte "dedim demez olaydım.Geriye gelişi daha fena oldu.Buz gibi suyu tepemden aşağ döktü.Bende bir hışımla ayağa kalktım.
"Napıyosun sen ya"diye çemkirdim.
Oda "eşofmanları giy yürüyüş yapçaz"dedi
"Oldu nedenmiş"dedim.
"Aa unuttun mu yoksa. İstediğim bir gün, ben ne dersem onu yapacaktın ya,iste bu gün o gün.Hadi bekliyorum 5 dakkan var"dedi.Sırıta sırıta..
Mecburen hazırlandım ve yanına gittim.
Ormanda yürüşe başladık.Artık yürümekten ayaklarıma kara sular inmişti."Yetmez mi bu günkü yürüyüş.Hem ben çok yoruldum"dedim
" Tamam,yorulduysan o zaman devam"dedi
"Nasıl yani ben yorulmamış olsaydım devam etmicekmiydik"dedim
Oda gülerek yürüyüşe devam etti.
Biraz daha devam ettikten sonra "pes artık, ayaklarımı hissetmiyorum.Hem benim karnım da acıktı"diyerek yere oturdum.Araz hocada yanıma gelip yere oturdu.Sırt çantasından sandviç çıkardı birini bana verdi birini de kendisine..
Sonra yemeğe başladık.Sandviçimizi yerken muhabbet etmeye başladık.Bu davranışı ondan beklemezdim.Hatta ona bile söyledim.
Oda "daha benim hakkım da öğreneceğin çok şey var"dedi.
Bende gülümseyerek tebessüm ettim.
Sandviçimizi yedikten sonra"Artık geri dönsek mi"diye sordum.Oda
"Daha keşfedilcek çok şey var"diye cevap verdi.
Ayağa kalkarak elini bana doğru uzattı.
"Hadi ama,unutulmıyacak güzel bir gün bizi bekliyor"dedi.Bende elimi ona uzattım ve beni hızlıca kendine doğru çekti.Bir anda kendimi onun burnunun ucunda bitmiş halde buldum.1,2 dakka geçtikten sonra irkilerek kendimi geriye çektim.Bu uzun bakışmalarımızdan sonra bir birimize birşey demeden, ormanda yürümeye devam ettik.
Baya yürüdükten sonra kulağımıza su şırıltı sesi geldi.ve o sesi takip ettik.