Kapıyı tıkladım. Kapı açılınca o gün pansiyonun kapısındaki ben senin babanım diyen adamı gördüm. Elimdeki valizi ve çantayı bıraktıktan sonra eve girdim. Annemi aradım. Bulamayınca en son çare diyip annemin odasına çıktım. Oradada yoktu. Tabi yaa akıl edemedim balkona bakmamıştım. Hemen balkona çıktım. Annem oradaydı.
-Kızım hoşgeldin evine. Dedi ve bana sarıldı.
- o adam kim.
-o senin....
- babam dimi anne. Babam
-Kızım Özür dilerim bunca sene sana söylemediğim için
-neden anlatmadın.
O sırada o adam (babam) elinde benim valizimle ve çantamla içeri girdi
-bunları odana bırakıp geliyorum.
- ben bırakırım.
Eşyaları yerleştirdikten sonra aşağı indim.
-Kızım gelsene hadi sana anlatacaklarımız var.
-ne ben çıkmalıyım. Güneşle buluşcam. Daha pansiyonun parasını ödüycem ve işten istifa edicem biliyorsun. Americayı istiyorum.
Dedim ve çıktım. Güneşe parasını ödedikten sonra cafeye geldim. İstifamıda verdikten sonra oradan ayrıldım. Saat 3 e kadar sokakta gezdim. Eve gitmek istemiyordum ama yorulduğum için eve girdim. 1 saat uyudum. Kalktığımda telefonuma mesaj gelmiş.
Kimden : adliye binası.Merhaba size yeni bir iş bulduk. America adliye binası. Gelip görüşmenizi isteriz.
Sevincimden çığlık attım. Hemen annemle o adam odaya girdi
İkiside birden bağırdı
Noldu kızım iyimisin
- hemen giyinip gitmem lazım. Adliyeye gidiyorum.
Bir bluz altına bir dar paça kot giyindim. Çantamıda aldıktan sonra hemen çıktım.
Adliyeden çıktıktan sonra o kadar mutluyum ki yol geçmek bilmedi. Eve gelince bağırdım.
Haftaya ameericaya bilet aldım. Americayı kazanmışım.
Annem bana sarılıp tebrik etti.
Bir masaya oturttuktan sonra başladılar herşeyi anlatmaya.
-Kızım multimedyada olan albümü görüyormusun bu bizim evlilik albümümüz. Biz babamla birbirimizi çok sevdik. Ailelerimizde bunu kabul edip bizi evlendirdiler. Çok mutluyduk sonra sen geldin. Çok mutluyduk. Sonra babanla sık sık kavga etmeye başladık. En sonunda bu iş boşanmaya kadar çıkmıştı. Bizde boşandık. Boşandıktan 1 ay sonra babana arkadaşı uyuşturucu kullanıyor diye suç attı ve baban hapise girdi. Ve sen bu yaşına girdikten sonra da baban hapisten çıktı. Bende seninle görüşmesin diye ona para vermeye başladım çünkü sana baban öldü demiştim. Daha sonra o bana para vermeye başladı sadece kağıtlar göndericekti. Benimde paraya ihtiyacım vardı. Her kağıt için 100 lira istedim. Tam 300 lira aldım ondan. Evet o hatıra kutusunu da baban aldı o mezuniyet elbisenide baban aldı. Seni takip etmiştik. Sonra baban bana yüklü miktarda para verdi ve karşına çıkmayı göze aldı. Ve işte haftayada americaya gidiyorsun.
Ben duyduklarımın şokundaydım hala. Odama girdim kapımı kitledim ve uyudum. O kadar yoruldumki anlatamam. Uyandığımda sabah olmuştu. Kahvaltıya gelince hemen kahvaltımı yapıp odama çıktım. Bir tişört birde şort giydim. Aşağı indim. Güneşin evinin önüne geldim. Kapıyı çaldım.
Güneşin ağzından
Evde kimse yoktu birtek ben vardım o sırada kapı çalındı. Kapıyı açtığımda Handeyi gördüm.
- hande Naber içeri girsene
-ben americaya gitcem vedalaşmaya geldim. Sarılıp gitcem.
Bay bay.
Handenin ağzından
Güneşten gittikten sonra hemen bavulumu hazırladım. Yarın americaya gitcektim. Bavulumu hazırladıktan sonra bütün arkadaşlarımla vedalaştım. Eve geldim. Akşam yemeğini yedikten sonra salona geçip televizyon izlemeye başladım. Saat 11 olunca hemen uyudum.
Ertesi gün uyandığımda sonbirkez herşeyi kontrol ettim. Sonra bavulumu alıp havaalanına doğru gittik. Havaalanındaki bir banka oturdum. Biletimi kontrol ettikten sonra uçağa binme vakti geldiğini anladım. Uçağa binip hangi sırada oturcağımı öğrendikten sonra koltuğuma oturdum. Uçağın uçmasını bekledim. Kemerleri bağladıktan sonra uçuşa başladık. Sonra kemerleri çıkardık. Bize yemek servisi başladı. Servis bittikten sonra lavaboya gittim. Daha sonra elimi yüzümü yıkadıktan sonra koltuğuma geçtim. Uyumaya başladım. Uyandığımda americaya 1 saat kalmıştı. 1 saat kitap okuduktan sonra kemerleri bağlayıp americaya indik. Sonra valizimi aldıktan sonra hemen bir otele yerleştim. 1 haftalığına. Odama bavulları yerleştirdikten sonra yeni sim kartını taktım. Daha sonra America adliyeye gittim. Yarın işe başlıycaktım. Ama öncelikle kendime araba bakıcaktım. Buradaki arabalar birde pahalı olursa çok zorlanıcaktım.
1 yıl sonra yazın.
Uçağım indikten sonra güneşe mesaj attım. Geldik diye.
Sonra güneşi gördüm. Türkiyeyi özlemiştim. Herşey yoluna girmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
düşün (1. Kitap Kalitesiz Olani)
AksiHande üniversite son öğrencisiydi. Mezun olup avukatlık hayalini yaşayacaktı. Ne kadarda mutluydu. Oysaki...