2.Bölüm

1.4K 58 24
                                    

Serenay'ın ağzından :

Merve'yi aradım. Emlakçıya otobüsle gidecektik. Üzerime göbeği açık, açık sarı kolsuz bir üst, altıma da kısa kot bir şort giydim. Babam evin yakın olmasını söylemişti ama umrunda olacağını sanmadığım için İstanbul'un herhangi bir yerinde olabilir. Merve ler de bizim gibi çok zenginler. Merve ve ben zengin gibi yaşamayı sevmiyoruz. Normal bir insan gibi yaşamayı tercih ediyoruz. Normalde zengin olanların özel arabası özel soförleri olmalı. Babam bana teklif etti ama ben zengin gibi görünmekten ve şımarık kız olmaktan nefret ederim. Babam ben evden çıkmadan bana birkaç kredi kartı ve 500 tl nakit para bıraktı.
Şu an otobüs durağında Merve 'yi bekliyorum.
"Hele şükür geldin."
"Geldim işte kızım otobüs ne zaman gelir."
"Gelir heralde birazdan"
Yaklaşık 5 dakika sonra otobüs geldi. Merve kartını okuttu ve sarışın bir çocuğun yanına oturdu. Ben mal mal bakınırken, yeşil gözlü bir meteor yanım boş dedi. Bende onun yanına oturdum. Kucağında da ona çok benzeyen bir kız bebek vardı. Bebek ağlıyordu ama meteorun umrunda değildi. Merve ler de yan taraftaki ikili koltuktalardı. Merve ağlayan bebekleri hiç mi hiç sevmez o yüzden bebeğe saçma sapan yüz ifadeleri yaparak onu eğlendirmeye çalışıyorum tabi o sırada meteor bana bakmıyor. Merve de "şu çocuğu sustur" dercesine bana bakıyordu.
Bende meteor ' a "bebeği kucağıma alabiliryim" diye sordum.
O da gülerek "tabi" dedi. Bende kucağıma aldım. Öptüm. Pış Pışladım biraz. Sustu .Galiba azcık ta olsa konuşabiliyor. Ben bebekle ilgilenireken Merve "teşekkür ederim" dercesine bana bakıyordu. Meteor ise sırıtarak bebek ile beni izliyordu.
"Adı ne?"
"Hilmicem"
"Seninkini sormadım bebeğinkini sordum"
"Adı Ela, ben de Hilmicem" dedi ve bana adımı sorarcasına baktı.
"Ben de Serenay"
Ela o sırada "Ben acıktım"dedi. Ben de Merve'ye her zaman acil durumlar için çantasında sakladığı bisküvi ver dercesine baktım. (O nasıl bir bakışsa)
Merve de çantasını biraz karıştırdı ve bisküvi yi bana attı. Tabi ki yakaladım. Paketi açtım. Hilmicem'e döndüm.
"Ela bunu yiyebilir mi?"
"Evet çok sever"
"Sen istermisin? " dedim ve paketin içinden bir tane aldı.
Ben de Ela ya yedirmeye başladım.
"Tesekkür edeyim Seyenay abla"
"Bir şey değil bitanem" dedim ve Ela'yı Hilmicem'in kucağına verirken Ela ağladı ve geri kucağıma oturttum.
"Seni çok sevdi" dedi Hilmicem.
"Galiba " dedim.
Otobüste aynı anda stop yerine basarken ellerimiz buluştu. Tabi hemen çektim geri. Merve'nin yanındaki sarışın çocuk, Merve, benim yanımdaki meteor ve ben aynı anda indik. Ela hâlâ benim kucağımdaydı.
"Nereye gidiyorsunuz" diye sordu Hilmicem.
"Biz Emlakçıya gidecektik" dedim.
"Aa bizde ev almak istiyoruz." Dedi.
"Öyleyse birlikte gidelim." Dedim.
Emlakçıya girdik. Satılık 2 katlı bir tane ev kalmış(multi). 5 yatak odası, 1 salon, 2 oturma odası, 1 mutfak ve 3 tuvalet. En sonunda kızlar olarak zor olsada kabul ettik. Evin içi çok genişti ve eşyaları hazırdan vardı. Artık 4 kişi birlikte yaşayacağız.

Otobüse binmeden önceki saatlerde
Hilmicem'in ağzından :

Annem ve babam artık büyüdüğümü ve sorumluluk almam gerektiğini düşünüyorlar." En sonunda kuzeninle ayrı bir eve çıkacaksın sen para kazanıp her şeyi sen yapacaksın ve ayrıca kardeşini de sana emanet ediyorum. Ona da güzelce bakacaksın anladın mı oğlum?" Dediler. Bende kafa salladım. Yarın otobüsle Emlakçıya gidiceksin artık araba yok. Ve daha fazla çapkınlık da yok.
"Ama baba yaa"
"Aması maması yok şimdi kuzenini ara dedi"
Muratla da konuştum. Kabul etti. Biz nasıl çocuk bakacağız ki yaa.
Sabah olduğunda babam beni sabahın köründe uyandırdı. Otobüse doğru yürüyordum. Bildiğin her yere araba ile giden zengin ve Çapkın çocuk gitti yerine ezik, fakir ve otobüse binen bir çocuk geldi. Murat ta gelince otobüse bindik. Bizden 2 durak sonra iki tane taş kız geldi. Biri Muratın bi de benim yanıma oturdu ve Ela ile ilgilendi. Kız çok taş valla benim sevgilim olmalı. Ela ile biraz daha ilgilendi. Tanıştık.Biz inecektik birazdan otobüsün de durması için stop düğmesine basacakken taş kız yani Serenay da stop düğmesine basacakken ellerimiz buluştu. Bu durum beni mutlu ederken onu utandırmıştı. Elini hemen geri geçti. Otobüs durunca 4 ümüz de indik. Onlar önde yürüyorlardı. Tabi bizde kızların bacaklarına bakarken ne kadar taş olduklarını konuşuyorduk. Emlakçıya girdik. Şansımıza sadece
2 katlı büyük bir ev kalmıştı. Kızları zar zor ikna ettik ve aynı evde yaşayacaktık. Eve girdik. Eşyalarda zaten hazır vardı. Bakalım nasıl bir hayat bekliyor bizi.

Evettttttt 2. Bölümün sonuna geldik. Bölüm nasıl olmuşşş?? Sonunda bizimkiler buluştu. Bu bölüm hep hilser oldu. Gelecek bölümde merve ve Murat ta olacak. Umarım beğenmişsinizdir. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum. Sizleri öpüyorum. Mutlu pazarlar.

Sen Misin İlacımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin