FUTBOLCU GÜZEL

.5.

Okula geldiğimizde direk çalışmaya başlamıştık. Bu maçı alıcaktık. Başka yolu yoktu. O kendini bişey sanan hıyara gününü göstericektim. Mustafa hoca bana çok güvendiği için yanımıza arasıra uğrayıp gidiyordu. Onun için bu hocayı çok seviyordum.

"Daha sert Alper daha sert. Hadi."

Oldukça sert bir topu daha elime aldım. Ve sanki top o hıyarmış gibicesine topa tekme attım.

------

Günüm bu şekilde geçmişti. Akşam eve geldiğimde Beril bize yatılı gelmişti. Annemler henüz iş gezisi veya her ne haltsa ondaydılar. Beril'e bugün yaşadığım herşeyi anlattığımda tepkisi şu olmuştu.

"Vay odun vay." Gülmeden edememiştim.

"Ben ona hıyar demeyi tercih ediyorum."

"Valla ne dersek diyelim de işin kesin bir tarafı şu ki.. Bunları yenmesseniz sıçarız."dediğinde onu onayladım.

"Haklısın. Yenmemiz şart."

Beril de yarın maça gelicekti. Bize destek olmak için.

Gecenin geri kalanında kaç kere izlediğimizi saymadığımız "Uyumsuz'u" izlemiştik.

Tris çok şanslıydı. Öyle bir adam  bulunur mu? Nerdee bizde o şans.

Filmi izlemeyip sadece Dört'e yavşayarak geçirmiştik işin doğrusu.

Film bittiğinde hemen uyumuştuk.

Nede olsa yarın büyük gündü..

Ertesi Gün..

"Hadi Fotih daha sert çek."

"Sen buna sert mi diyorsun. Berkeeee sen çek. Hadi yavrusu."

"Berke senden adam olmaz."

Sabahtan beri çalışıyorduk. Ve ben hala bunları hazır bulmuyordum.

"Alpeeer gel bide seni görelim. Gülüp duruyon."dedi Berke Alper'e.

Alper kendinden hiç beklenmiyicek şekilde vurunca baya bir şaşırmıştım doğrusu.

Topu zor çıkartmıştım. Ve sonra "Helal koçuma. Aferin Alper."demiştim. Tabii bizimki baya havalardaydı.

"Abinizden öğren-"lafını tamamlayamadan kafasına gelen topla susmak zorunda kalmıştı. Topu atan Kayra'ydı.

"Abartma lan abartma!"

Biz böyle mal mal hareketler yaparken karşıdan gelenleri görmemizle sunmuştuk. Kolumdaki saat'e baktığımda maçın başlamasına 1 saat  olduğunu gördüm.

Kaptan bozuntusu yanıma gelip "Ben Bartu,geçen tanışamamıştık."dedi.

Uzanan ellerine elimi uzattım."Beren"
Tokalaştıktan sonra ellerimi bırakmayınca ellerimi çektim.

"Maç 1 saat sonra başlıyıcak. Çalışmak isterseniz karşı kaleyi boşaltalım."

"Biraz çalışabiliriz aslında."dediğinde kafamı sallayıp Yankı'ya seslendim.

"Yankııı kaleyi boşaltsanıza. Karşı takım orada çalışıcak." Dedim.

Yankı "Tamam kaptan."diyip göz kırptığında şaşırmıştım. Bana normalde 'kaptan' diye seslenmezlerdi ama bu sefer bilerek yapmışlardı.

Bu çok hoşuma gitmişti!

Ona öpücük açtığımda Bartu denen malın bana olan delici bakışlarını gördüm. Kaşlarımı çatıp omuz silktim. "Kaleyi boşalttım."diyip onları nazikçe kovdum.

Bizimkileri başıma topladım.
"Hazırmıyız bebişlerim?"dediğimde bana öyle bakışlar attılar ki kahkaha atarak "Yanii koçlarım!"diyerek düzelttim.

"Hazırız kaptan!"diye bağırdıklarında böyle arkadaşlara sahip olduğum için içimden Allaha şükrettim. Sırf ben mutlu oluyum diye bana kaptan diyorlardı. Onlar beni istemese ben bu takımda olamazdım ki...

Onlar beni yargılasa burada elimde bu eldivenlerle duramazdım ki...

İçimdeki yoğun duygu patlamasıyla "Seviyorum lan sizi."dedim. 

Hepsine birden sarılmaya kalkıncada birçok kez düşme tehlikesi geçirdim.

Hatta bir ara beni omuzlarına almaya kalktı bizim mallar. Yine düşme tehlikeleri geçirdim.

Sonunda yere indiğimde Bartu'nun bakışlarıyla karşılaştım. Sapıkmıdır nedir buda? Bu sefer bakışlarımı kaçırmadım. Kahverengi gözlerine kilitledim mavi gözlerimi. O kahverngi gözlerde bir anlam vardı sanki.. bir gariplik.. belkide benim uydurmamdı. Ama nedense içimden bir ses uydurmam olmadığını  söylüyordu.

Saçma düşünceleri kafamdan kovmak için başımı iki yana salladım.

Alper bu durumu farklı anlamış olucak ki. "Beren iyisin demi? Bak korkma ben varken kimse bizi yenemez kızım."dedi elleriyle kendini işaret ederek.

Güldüm. "Sen varken bizi tabiikide kimse yenemez (!)"dedim bende.

Kafamı kolunun altına sıkıştırıp bağlı olan saçlarımı çözdü. Belimden aşağıya düz bir şekilde dökülen saçlarıma bakıp sırıttım. Mis gibide şampuan kokuyordu canım saçlarım. Evet saçlarıma bayılanlardanım.

Saçlarımın rengi koyu kahverengiydi ama bazen siyah gibide gözüküyordu. Mavi gözlerimle koyu kahverngi saçlarım çok uyumluydu bence.

"Kızım sacahtan beri saçlarına aşık olmuş gibü bakıyorsun. Abartma lan abartma!"dedi Alper.

Sırıttım ve kaleye geçtim.

Tam o sırada göbeğiyle beraber bizim keltoş müdür sahada gözüktü. Benim gözler sonuna kadar açılmıştı.

"Sıçtık cafer bez getir. Kurumasın tez getir..."diye mırıldandım.

Selam:P

Umarım bölümü beğenmişsinizdir.

Ne olur kitap hakkında yorumlarınızı belirtin.

Cidden kitabı çooook zevk alarak yazıyorum. Çünkü futbola cidden aşığım. Berenle birçok ortak yönümüz var.

Umarım severek okuyorsunuzduuuuuuur:D

Okuyan herkese teşekkür ederiiiiim.

Seviliyorsunuz<3