Bölüm 15

717 85 27
                                    

Heechul isteğini dile getirip Minseok'un evinden çıktıktan sonra Minseok umursamazca telefonunu eline aldı ve internette vakit harcamaya başladı.

Ertesi gün maç saatinde Minseok evde oturmuş televizyonunda maçın olduğu kanalı açmış ama hiç bakmıyordu. En sonunda ise dayanamayarak televizyonu kapattı ve hazırlanmak için odasına girdi. Bu sefer her maça giderken giydiği formasını değil de günlük bir şekilde giyinmişti ve taksi bulmak için evden çıktı.

Yola çıktığında tıkanmış trafikle birlikte gıdım gıdım ilerleyen takside radyadon maçta olan bitenleri dinliyor, Luhan'ın gol attığı dakikada ise heyecanına yenik düşüyordu. Maçın son 20 dakikası kaldığında Minseok artık dayanamayıp taksi şoförüne bağırdı ve kornaya basmasını söyledi. Fakat hiçbir işe yaramamıştı. Minseok kendini biraz sakinleştirip maça tekrar odaklandığında Luhan'ın acılar içinde yerde kırıldığını duydu ve hızla taksimetreye bir göz atıp parayı taksicinin eline tutuşturduktan sonra hiç şüphe duymadan taksiden indi ve yürümeye başladı.

Yarım saatlik yürüyüşünün ardından ise telefonunun çalmasıyla birlikte durdu.
"Minseok her ne cehennemde isen lanet olası ricamı bir kere daha reddetme ve çabuk hastaneye gel anladın mı beni?!"

Minseok telefonun kapanması ile birlikte olduğu yerde şaşkınlıkla kalakaldı, geçen birisinin ona çarpmasıyla kendine gelip hızla hastaneye koşmaya başladı.

Minseok hastaneye vardığında danışmanlığına koşup Luhan'ın odasını sordu fakat hiçbir cevap alamayınca son kozunu oynayıp danışmadaki personele yakınlaştı ve "Erkek arkadaşımın odasını gerçekten bana söylemeyecek misiniz? Ne haddinize?" dedi. Personel ciddi bakışlarını Minseok'a doğrulturken, "Bu hastanın oda numarası babası dahi gelse verilmeyecek efendim, o yüzden üzgünüm." dedi.

Minseok ne yapacağını bilmeyerek arkasını döndü ve Heechul'la karşılaştı.

"Demek geldin, Luhan şuan odasında, yalnız kalmak istediğini söyledi ve beni odasından kovdu, ama senin içeri girmende bir sıkıntı olmaz. Sadece eğer onu ağlarken görürsen, ağlıyor musun diye sorma, küçük bir çocuk gibi ağladığının görülmesinden falan hoşlanmaz anlarsın ya." dedi Heechul, Minseok ise şaşkınca ona bakıp peşinden takip etmeye başladı. Ardından Luhan'ın odasının önüne geldiklerinde Heechul geri çıkışa yönelirken Minseok kapının kolunu tuttu ve derin bir nefes alıp içeriye girdi.

Luhan başını önüne eğmiş sessizce ağlıyor bir yandan da gözyaşlarını siliyordu. Minseok kapıyı kapatınca ise kapının sesiyle birlikte başını kaldırmadan, "Yalnız kalmak istediğimi söylemiştim..." dedi. Minseok ise onu umursamadan yatağının yanına geldi ve Luhan'ın alçıya alınmış bacağına baktı. Ardından kısık bir sesle, "Maça yetişemediğim için özür dilerim." dedi. Luhan Minseok'un sesiyle birlikte başını kaldırıp burnunu çekerken "Özür dilerim." diye mırıldandı. "Bundan sonra sahalarda beni bir daha göremeyeceğin için özür dilerim."

Luhan'ın ağlaması şiddetlenirken, Minseok gözlerini kocaman açmış bir şekilde ona bakıyordu, ardından Luhan'ın bir kere daha "Özür dilerim." demesiyle birlikte dayanamayarak ona sıkıca sarıldı ve saçlarını okşamaya başladı.

"Doktor bacağımdaki kırığın çok ciddi olduğunu söyledi Minseok... Bir daha profesyonel bir şekilde futbol oynamamın imkansız olduğunu... Ben özür dilerim, gerçekten hiçbir suçum yoktu." dedi Luhan Minseok'a iyice sarılırken ve ağlamaya devam etti. Başını Minseok'un boynuna gömüp yorulana kadar ağladı en sonunda ise uyuya kaldı. Minseok Luhan'ı yatırıp üzerini örttükten sonra yanı başındaki sandalyeye oturup sıkıca elini tuttu bu sırada ise Heechul ve menajer geri dönmüştü.

"Bunun burada işi ne? Danışmana kimseye oda numarasını vermemesini söylemiştim."

Minseok onu duymazlıktan gelirken Heechul Minseok'un yanına geçerken menajere cevap verdi.

"Ben getirdim onu, Luhan'ın ona şuan çok ihtiyacı var eminim ki Minseok Luhan'ı bu zor döneminde asla yalnız bırakmaz ve moralinin yerine gelmesini sağlar. Öyle değil mi Minseok?"

Minseok sessizce başını sallayıp Heechul'u onayladı ardından kızarmış gözlerini Heechul'a çevirip, "Bu gece burada mı kalacak?" diye sordu.

"Yarın sabah hastaneden çıkış yapacağız, eğer istiyorsan evine gidebilirsin ama lütfen yarın Luhan'ı ziyarete gel."

"Burada kalacağım. Bir numaralı hayranı olarak, her ne olursa olsun onu bırakmayacağıma dair kendime söz vermiştim."

Heechul Minseok'un dediği üzerine bir şey söylemek istemiş olsa bile susup odadaki koltuğa geçip oturdu. Bir saat sonra ise orada uyuya kaldı. Luhan'ın menajeri ise işleri olduğunu söyleyip çıktı. Minseok hala sıkıca Luhan'ın elini tutarken tam olarak neler olduğunu öğrenebilmek için telefonunu çıkartıp haberlere baktı. Karşı takım oyuncusunun kasti olarak yaptığını öğrenince ise fazlasıyla sinirlendi ardından kendini sakinleştirip telefonunu bir kenara bıraktı ve Luhan'ı izlemeye devam etti.

Sabah Luhan bacağının ağrısıyla birlikte uyanıp yanı başında iki büklüm bir şekilde Minseok'un uyuduğunu görünce hafif bir gülümsemeyle onu uyandırdı. Minseok sersemlemiş bir şekilde gözlerini açarken Luhan "Günaydın." dedi.

"İyi misin? Bacağın ağrıyor mu? Doktora haber vermemi ister misin?"

"Gerek yok." dedi Luhan sessizce ardından yatağında doğrulmaya çalıştı, Minseok bunu fark edince hemen ona yardım etti. Luhan ise bu sırada Heechul'a seslenmekle meşguldü.

"Neden uyandırıyorsun ki beni?"

"Eve gitmek istiyorum, çıkış işlerimi yap."

"Pekala, huysuzluk kralı."

Heechul odadan çıkarken Minseok da ayağa kalkıp gerindi ve ardından kendine bir çeki düzen verip iç açıcı bir gülümsemeyle Luhan'a baktı.

"Minseok, benimle eve gelirsin değil mi?"

"Şey buna gerek var mı ki?"

"Peluş geyiğin evde seni bekliyor Minseok. Cidden gelemez misin?" dedi Luhan somurtarak. Minseok iç çektikten sonra "Geleceğim." dedi.

*Yorumlarınızı bekliyorum *

Number : 7Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin