Sinema (part 2)

26 3 0
                                    

Vote ve yorum!!

-Önübe baksana be.

-Asıl sen bak sürtük.

WHAT?

BEN?

SÜRTÜK?

-Sürtük anandır.

Göt gibi kaldı çocuk. Ee Defne Yalçın olmak bunu gerektirir. Bu sırada Ece'nin bana nasıl baktığını görmelisiniz.

-Kızım çocuk taştı ya!

-La git çocuk taş olduğu kadar odun.

-Yanlız iyi laf soktun.

-Aynen lan. Kendimden beklemezdim.

Biz bir saat gezip sinemaya girdik.Film komedi filmiydi. Ve Tabiki yanımızda Mısır ve kola. İşte ayrılmaz ikili. Derken filmin yarısı bitti ve ara verildi.Ama gülmekten karnıma ağrılar girmişti.Bu arada Mert ve Akın bizim çok yakın arkadaşlarımız. Sevgili olduğumuzu sanmayın.

-Mert hahaha bana hahaha su alsana hahaha.

-Kızım filmin yarısı bitti hala neye gülüyosun? Neyse ben gidiyom.

-Tamam hahah.

Film tekrar başlayınca birisi kafama Mısır atıyordu. En sonunda dayanamadım ve;

-Hasssss , tamam sakinim.

Tabiki karşımda mağazadaki odun duruyordu.

-Arkadaşım ne yapıyorsun?

-Kafana mısır atıyorum.

-Ciddi misin? dedim alaycı bir ses ile.

O ise bana piç smayl yaptı.Film boyuncakafamda bir mısır pazarı vardı.Seç beğen al. Film bitince bizim oduna 'Bu iş burada bitmedi' bakışı attım. O ise bana ' Hahaha çok komiksin' bakışı attı. Hala o çocuğun adını bilmiyordum. Acaa adı ne olabilirki?

Neyse Akın ve Mert gittiler. Ben ve Ece gezmek istedik. İlk bir kozmetik mağazasına girdik. Tabi kendimizi 'tester' ürünlere taktık.

Ben bir ruh sürdüm 'güya' ve bir oje aldım. Ece ise bir 'tester' rimeli resmen kirpiklerine döküp bir ruj aldı.

Oradan çıkınca bir kaçamak yapıp Cafe'ye gittik. Allahım akıllısı beni bulmaz delisi peşimi bırakmaz. Onunla göz göze geldiğimiz an gözlerimi devirip , Ece'ye baktım. Ece ise bizim odunun yanındaki çocuk ile bakışıyordu. Biz bir yere oturunca Ece konuşmaya başladı.

-Kızım senin ödünün yanındaki yakışıklıyı gördün mü?

-Sen daha iyilerine layıksın.

-Yok ben bunu istiyorum.

-İstemeye gidelim mi?

-Olur vallahi . Oha kızım yanıma geliyo.

-Bak sürekli nazlan ok?

-Ok.

-Merhaba.

-Merhaba.

-Biz beraber oturalım mı?

-Olur.

Oha lan iyilik nazlan dedik. Sakın nazlanma desem herhalde üstüne atlardı çocuğun. Sonra birisi kolumdan tuttu. Arkamı dönünce ;

-Allahım sana geliyorum. Senin burada ne işin var?

-Ne oldu korktun mu?

-Fatih git buradan!

-Sen neden kaçtığını söyleyene kadar buradayım.

-Birader ne oluyor?

Gelen bizim odundu

-Sen kim oluyorsun?

-Adını bilmediğim odun çıkar şunu şurdan.

-Ben odun muyum?

-Ya evet aslında odunun bir yararı var. Sende o da yok.

-Neymiş odunun yararı?

-İnsanları ısıtıyor en azından.

-Ben ısıtmaz mıyım?

-Birader biz burada bir şey konuşuyoruz.

-Yanlız kız istemiyor ama.

-Fatih git buradan yoksa ben giderim.

-Anlatana kadar kıpırdamam.

-Sen bilirsin. Ece gel gidiyoruz.

-Yaa Emre de gelsin.

Evet iki kişi olarak girdiğimiz cafeden dört kişi ayrılıyoruz. Sonra Ece ve Emre tek takılıyorlar biz bu öküzle tek kalıyoruz.

-Bir şey sorabilir miyim?

-Sor.

-Adın ne?

-Yağız.

-Benim adım ise Defne.

-Soran olmadı.

-Öküz.

-Odundan öküze transfer mi oldum?

-Evet.

Biz sadece dolaşıyorduk. Taki önümüze oyun salonu çıkana kadar.

-Hadi girelim.

-Bebek miyiz?

-Ya ne olacak?

Elinde tutup çekiştire çekiştire amca götürdüm. Kıpırdamıyor öküz. Parayı verip direk hani şu bir oyun vardır böyle bir şeyi eline alırsın ve karşı tarafın deliğine yuvarlak bir şeyi atmaya çalışırsın. O oyun.

-Kaybeden kazananın istediği 2 şeyi yapar.

-Bir daha karşılaşırsak.

-Ece ve Emre görüştüğü sürece sorun yok.

-Tamam o zaman.

2 dakika süre başlayınca ilk ben ona attım. Sonra o bana 2 tane attı. Sonra ben ona 1 tane attım. Tekrar o bana attı ve o kazandı.

-İstesiğim iki şeyi yapmak zorundasın.

-Tamam biliyoz hava atma.

-ilkini şimdi ikinciyi sonra söyleyeceğim.

-Tamam.

-Talefon numaran.

İkk telefon numaramı ona verdim sonra o bana verdi. Biz biraz gezdikten sonra Ece ve Emre geldi.

-Hadi gidelim.

-Tamam.

"Adın ne"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin