ilk bakış...

27 3 0
                                    

Cumartesi günlerini her zaman sevmiştim. Ve o günden sonra daha fazla sevmeye başladım cumartesi gününü.

201 gündür onu hala ilk günkü gibi seviyorum. Gülüşü, bakışı ve sinirlenmiş hali. Her şeyi ile benim olması benim dünyadaki en mutlu insan bile olabilmemi sağlıyor. Köpeği ile ilgilenirken şekilden şekile girmesi. Onun küçücük şeylerle mutlu olabilmesini sağlıyor. O mutlu olunca bende mutlu oluyorum.

İlk buluşmamız planlı olmuştu. Internetten mesafeli de olsa konuşmuş ardından buluşmaya karar vermiştik. O günü hiç unutmuyorum. İlk buluşmamız fazla maceralı olmuştu. Saçımı fön çektikten sonra evdekilere haber verip ayakkabılarımı giymiştim. Ardından merdivenleri koşarak inip kapıyı açtım. Trene yetişme umutdu ile hizli bir şekilde koştum. Kartı bastıktan sonra merdivenleri de hızlı bir şekilde geçip treni beklemeye başlamıştım. İlk defa da tren beni uzun süre bekletmeden gelmişti. Trende normal insanlar gibi bende ayakta bekliyor camlara damlamış yağmur taneciklerinin tünelin karanlık olması nedeni ile yıldız gibi gözükmesini hatta ara sıra bir kaç yağmur damlasının süzülerek bir yıldız misali kaymasını kayan yıldız gibi farz etmiştim. Yağmur damlacıklarını yıldız olarak hayal etmemi sonlandıran trenin bir arıza nedeni ile daha fazla ilerleyemeyeceğini bildiren ses olmuştu. Tünelin tam ortasında olduğumuz için telefonlar net bir şekilde cekmiyordu. Gizem'e nasıl haber vereceğimi düşünüyordum. Cafeye en kısa sürede Nasıl ulaşabilirdim.

Kapılar açıldı ardından tüm yolcular kapılardan çıkıp tren raylarında yürümeye baslamıştı. İşlerine yetişmek isteyen kişiler, okul zamanı olduğu için derhanelerine yetişmeye çalışan öğrenciler ve benim gibi bir sürü kişi tren raylarında koşmaya devam ediyor. Diğer yolcular ise yuruyordu. Yolcuların yarısından çoğu telefonlarında ki flaşı açarak önlerini aydınlatmaya çalışıyordu. Çok hızlı koşuyorduk. Yanımda önümde ve arkamdaki insanlarla sanki programlanmış gibi yavaştan hazırlıya doğru koşarak yetişmemiz gereken yerlere yetişebilmek için savaş veriyor gibiydik. Gerçekten de nasıl hızlı koştuğumu eve geldiğimde bacaklarımın ağrısından anlamıştım.

İleri den gelen ışıkla koşan herkes gibi bende hızımı biraz daha arttırdım ve sonunda tünelden çıkmış olmanın verdiği sevinçle telefondaki saate baktım. 12.30 'a daha 1 saat vardı ve ben yetişmek üzereydim. Bunun için de ayrı bir sevinçle tren durağından koşarak merdivenlere yöneldim. En önde koşuyor gibiydim. Başımı arkaaya çevirmiş velen var mı? Diye bakacakken merdivenlerde olmam yüzünden ayağımın altında basamak var zannedip adım attım ve yere kapaklandım. Benim arkamdan koşturarak gelen 5-6 kişi de bana takılarak yere düştü ve zincirleme kazaya yol açmış olduk. Takılanların üzerine düşen kafalarına ayakkabı çarpıp bayılma derecesine gelen insanlara ambulansı arayan kişiler yardım etmişti. Benim de Göğüs kafesime bir kişinin tekme atmasından dolayı nefes alamayarak hafif gözlerimin kapanmasını gören 2-3 kişi kollarımdan sürükleyip duvar kenarına otutturarak yanaklarıma vurup beni ayıltmaya çalışıyordu. Gözlerimi baygın bir şekilde açarak onlara baktığımda iki yaşlı kadın ve bir tane de sağlık görevlisinin yanımda olduğunu fark ettim. En altta ben olduğum için Karnım, bacaklarım, kollarım ve boynumun ağrısını umursamayarak ayağa kalkıp sarsak adımlarla ilerlerken sağlık görevlilerinden bir tanesi kolumdan tutup yüzüne bakmamı sağladı ve elinde tuttuğu minik poşeti bana uzattı. Teşekkür edip elindeki poşeti aldım ve sarsak adımlarla yürümeye devam ettim. Tren istasyonunun merdivenlerin ve tren istasyonundan uzaklaştıktan sonra cebimden telefonumu çıkartıp saate baktım. 20 dakika kalmıştı. Koşarak cafenin bulunduğu yere gittim. Ardindan disaridaki masalarsan bir tanesine oturdum ve beklemeye başladım. Telefonu çıkartıp saate tekrar baktığımda 10 dakika kaldığını görmem onu bekleyeceğimi açıklamış gibiydi. Telefonu elime alıp oyun oynamaya başladım. Bu şekilde de bir 15-20 dakika geçirmiş olabilirim. Oyundan sıkılıp telefonu masanın üzerine bırakarak etrafı incelerken kaldırımda yürüyen Gizemle buluştu gözlerim. O bana ben ona bakıyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 17, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kalbim Senin için çarpıyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin