Bölüm 4:Büyük itiraf!

6 0 0
                                    

Multide Tunç var.

Tunç abi resmen nefret kusuyordu.(Abimin en yakın arkadaşı aynı okuldayız ama o son sınıf.)

"Ben sana kaç defa dicem bu kızdan uzak dur diye"dedi yerde yatan Murat'a.
"Bunu sana soracak değilim"dedi Murat yerden kalkarken.
"Yok canım bana soracaksın!"
"Abi tamam yaa hadi."dedim kolundan tutup kantine götürdüm Muratta orda kaldı.

İlk masaya oturduk ve tost ile meyve suyu söyledik.
"Ne dedi yine?"
"Boşver abi yaaa!"
"Boşveremem Açel.Ne dedi çabuk."
"Her zamanki gibi.Saçmaladı işte.Sen neden öyle davrandın?"
"Sen benim değerlimsin.Tuğçe (kız kardeşi)benim için nasılsa sende öylesin."
Tostlarımız gelince yemeye başladık.
"Teşekkür ederim."dedim
"Nolursa olsun bana söyle.Sıraç seni bana emanet etti."dedi
Bir süre sessiz kaldıktan sonra zil çaldı ve ikimizde sınıflarımıza gittik.

Gerçekten çok iyi bir insandı.Biz hep beraber büyüdük.Ne yaparsak yapalım hep haberimiz vardı.Abime söyler miydi?Abim duyunca ne yapardı?Sorularla boğuşmadan Sevda yardımıma koştu.
"Nasılsın kuzum?İyisin de mi?"
"Evet bitanem.Bir sorun yok."
"Sen öyle diyorsan.Çıkışta üçümüz bir yere gidelim mi?"
"Abime sormam lazım o alacak beni."
"Tamam tatlım."

Çıkış zili çaldı.Sevda ile abimin yanına gittik.Sevda selam verdikten sonra;
"Abi Sevda bişeler yapalım dedi.Olabilir mi?"
"Bugün işim var seninle"
Bende nasıl bir durumda olduğumuzu düşünüp;
"Tamam o zaman başka zaman Sevda"dedim.O da peki anlamında kafasını salladı.

Eve gelmiştik.İlk önce yukarı çıkıp üzerimi değiştirdim.Sonrada aşağı inip ikimize de atıştırmalık bişe hazırlayıp salona geçtim.Abim de motoru yerleştirdikten sonra yukarı çıkıp üzerini değiştirdi.On dakika sonra yanıma geldi ve eline ona hazırladığım tabağı eline alıp yanıma geldi.Bende tvden programlara baktım.
"Prenses nasıldı bugün?"
"Her zamanki gibi."
"Emin misin?"
"Evet"dedim gözlerimi devirerek.
"Peki"
Allahtan fazla diretmedi demeye kalmadı.
"Bugün o pislik yine seni rahatsız etmiş"
"Aşk olsun Tunç abi"
"O olmasa en son benim haberim olacak heralde"
"Öyle değil abi"
"Neyse o sana göz kulak oluyor.Bida bişe olursa benim de haberim olsun tamam mı?"
"Tamam benim yakışıklı dedektifim.Ben çatlak Nedonun ödevlerini yapacağım."
"Yağcı olma tavsiye etmem.Ayrıca Nedoya laf söyletmem.Tamam hadi kalk yap ödevini ben dışarıdayım."diyip Paşa'ya baktı.

Tam iki saat oldu.22.45

Telefonuma gelen mesaj ile masadan kalktım.

Gönderen:Tunç abi
Özür dilerim ama mecburdum.

+Merak etme sana kızmadım.Abim de fazla bişe demedi.Sorun yok yani:-)

Gönderen:Tunç abi
Sevindim.Eee napıyosun?

+Gönderilen:Tunç abi
Sevinmene sevindim.çatlak Nedonun belasını bitirdim.Beynim şişti.Sen?

Gönderen:Tunç abi
Nedoya laf söyletmem.Tuğçe ile film seyrediyoruz.

+Gönderilen:Tunç abi
İyiymiş.Abi kusura bakmazsan ben uykuya gidiyorum.İyi geceler benim ikinci yakışıklı abim.

Gönderen:Tunç abi
İyi geceler benim yaramaz prensesim.

Yine o huzur veren yıldızlar ve yatağımın verdiği rahatlık ama aklıma gelen şey beni hemen harekete geçirdi.Abimin yanına gittim hala bahçedeydi.
"İyi geceler kurbağa prens"diyip yanağından öptüm.
"İyi geceler yaramaz prenses"diyip o da beni öptü.
Tekrar yıldızlardayım.Çocukluğumdan beri babamdan sonra tek sığındığım yer.Aaaa bunu unutmuş olamazdım.Dün babama gitmemiştim.Yarın sabah ilk işim bu olacaktı.Şimdi uyumam gerekiyordu.

Bangır bangır bağıran alarm sesi.Sabah olmuştu.Saat 06.45.Babama gideceğim için erken kalkmayı planlamıştım.Üstüme formamı giyip abimin baş ucuna not bırakıp evden çıktım.Ve 238 adım sonra babamın yanındaydım.İlk önce Rıza amcadan aldığım çiçeği baş ucuna koyup çantamdaki su şişesini çıkarıp içindeki suyu döktüm.Ve başladım anlatmaya...
"Babacım iyisin de mi?Teşekkür ederim bende iyiyim demeyi çok isterdim ama değilim işte sana yalan söyleyemem.Neden biliyor musun?Yokk yokk annem için değil.O gitti kendi tercihi.Sadece sen yoksun diye.Oysa sen olsan hiç biri olmazdı.Abim her sabah bir huysuzluk çıkarırdı ve kahvaltısını yapmazdı.Sende ona gizli gizli çokokrem verirdin.Annem anlayınca kıyemeti koparır seninle konuşmayacağını söyler ama bu o günün akşamına biterdi.Bir yere gittiğimiz zaman elimi sımsıkı tutardın ama ben elini bırakınca hiç bir şey demezdin.Abimin okulundan kavga etti diye haber getirince sen kızmak yerine "aferin benim oğluma.erkek adam"derdin.Her şey olduğu gibi devam ederdi.Ama yok işte olmadı-"dememe kalmadı ve omzumdaki eli hissedip Arkamı döndüm.
"Hadi gidiyoruz"dedi Tunç abi.
"Peki"diyip babama veda ettikten sonra beraber yürümeye başladık.
"Burda olduğumu nerden bildin?"
"Kuşlar söyledi."
"Kesin."
"Dün gece erken uyudun ve kafanın bozuk olduğunu tahmin ettim.Abin kahvaltıya çağirdı.Bende seni göremeyince burda olduğunu tahmin ettim.Ve seni tanıyan herkes kafan bozulunca buraya geleceğini bilir."
"Beni merak mı ettin?"
"Sana söylemiştim değerlisin diye"
"Aaaa o zaman duydun?!!"
"Biliyordum zaten.Abin ilk günü anlattı.Hem herkesin başına gelecek bir şey."
"Umrumda değil"
"Onun da bir sebebi vardır."
"Banane!!"
"Sinirlisin!"
"Neden bu kadar umrundayım"
"Bu sorunun cevabını bildiğini sanıyorum."
"Hayır"
"Peki.Art8k bişelerin zamanı geldi.Biliyorum bana kızacaksın bir daha seni göremiceğimm ama bunca yıl saklamak içimi acıttı."
"Anlamıyorum."
"Peki uzatmayayım dostluğumu bile riske atarak Seni seviyorum Açel!?"
"Neeee?????"
"Sakin ol haklısïn ama durum bu."
"Yaaa sen benim abimsin!!!"
"Peki neyse sen sakinleşince konuşuruz.Kızmakta haklısın ama lütfen olumsuzsa bile beni hayatından silme!Nolur?"dedi ve sınıfına doğru ilerledi.
***
Dostluk ve aşk.Ne büyük haksızlık!!!!

Kısa bir bölüm ama olacaklar bu!!!

En kısa zamanda yeni bölümü okuyor olacaksınız..…ÖPÜYORUM:-* :-* :-*

BABAM OLSAYDI!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin