Sahiden Mutlu Muyuz?

Çınar mı? Selim mi?

- Ee hadi Çınar yazsana artık. Dedim .. Bu sefer yazıyor diyordu sanırım yazacaktı artık.. Aslında düşününce senden hoşlanıyorum diyecek diye içimden geçiriyordum. Sonra ayy manyaklaşma Selina seni kim beğensinde hoşlansın hemde ilk günden derken mesaj geldi Çınardan:

-''Senden hoşlanıyorum diyeceğimi sandın dimi? Boşuna umutlanma biz senin gibi kızlara gönlümüzü kaptırmayız. Zenginsin diye senden hoşlanacağımı mı sanıyorsun sen? Hani bugün çıkışta yanına gelen kız var ya hah işte o benim sevgilim. Bu da yeni gelenlere yaptığımız bir oyun.'' Yazmış.

Sanki başımdan aşağı kaynar su dökülmüş gibi hissettim. Çınardan hoşlanmamıştım ben ama ondan bunları duymak çok kötü oldu. Ben ne yapmıştım ki bana böyle bir oyun oynadılar. Ağzım açık gözlerim doluk bir şekilde oturduğum yerde mesajı tekrar tekrar okuyordum.Napacağımı bilmiyordum. Şimdi mesaj atıp atarlansam mı? Okula mı gitmesem bilmiyordum işte. Ben İstanbul'a mutlu olmak için geldim. Bir oyuna alet olmak için değil.. Bir yandan ağlıyordum bir yandanda telefonu tutuyordum. Bu sefer karar verdim mesaj atacaktım. :

-Sil çabuk numaramı. Yazdım Çınar'a.

-Sen kimsin be..! Diye geri mesaj geldi.

-Ben Selina hatırlamadın mı? Oyuna alet ettiğiniz Selina. Yazdım.

-Haa canım ben Çınar'ın sevgilisiyim. Bugünkü seni sıkıştıran..Ahahh. Yazdı..

-Çok mu komik? Senden korkacağımı mı sanıyorsun? Bana bak kızım biz senin gibileri çok gördük. Merak etme Çınarla da işim olmaz.. Yazdım ama aslında onlar gibilerini görmedim. Sinirden ne yapacağımı şaşırdım öyle yazdım..

-Kork korkma. Şöyle adam ol canım Çınardan uzak dur. Yazdı. Çınardan ve ondan tiksiniyordum. Yüzlerini dahi görmek istemiyordum. Yarın okula giderken ilk işim sınıfımı değiştirmek olacak. Rehberden Çınarı sildim.. Evde bağırarak konuşuyordum:

-Ahh ben bunun için mi geldim be buraya. Bu nasıl bi hayat ya. Mutlu muyuz şimdi? Görür ama onlar intikamımı er yada geç alacağım onlardan. Yarında sınıfımı değiştireceğim. İlk müdüre gidicem.
Onlardan tiksiniyorum. İğrençler. Diye konuşurken içeriden ''Çaat'' diye ses geldi. Çok korkuyordum.. Yanımda meyve için aldığım bıçağı elime alıp sesin geldiği yere doğru ilerliyordum.Pencerenin orada sehpa'nın üzerine koyduğumuz vazo düşüp kırılmış. Pencere açıktı ve rüzgardan düşmüştür diye düşünerek bir ohh çektim gerçekten.. Kırılan camları topladım.. İçeri gidip oturdum.

-Tamam be Selina boş ver onları takma sen mutlu olmak için geldin buraya kimse senin huzurunu bozamaz. Sen televizyon izle ben ne biliyim al şurda meyve var onları ye. Ne diyorum ben ya deli gibi kendi kendime konuşuyorum. Derken bile konuşuyordum.

*Televizyon izlerken*

-Oh be ne güzel şu vampirler gibi olmak isterdim. Sevmediğin biri mi var al ısır. Diyordum. Televizyon izlerken Çınardan intikam alma planları da kurmaya çalışıyordum ama hiç bişey bulamıyordum. Filmlerden ilham alıyım diyorum ama hiç intikamlık bi film veya dizi yok hepsi aşkla ilgili.. Neyse artık uyumam gerek yoksa yarın kalkamam...

*Uyurken*

Bir anda heyecanla uykumda kalktım.. Rüyamda Çınardan ve yanındaki kızdan intikamımı alıyordum ama rüyamı hatırlamıyordum.. Rüyamda o kadar mutluydum ki intikam aldığım için.. Off of... Saat daha gece 1 olmuş. Okula gitme vakti gelsin, gidiyip kurtuluyum. Öldürecekler mi beni gelsinler öldürsünler umrumda bile değil herşey yarın çözülecek.. Diyip tekrar uyudumm.

*Okul günü*

Karnımı doyurdum çantam hazır artık çıkacağım. Hiç birşey olmamış gibi okuluma gideceğim. Ne Çınar ne de sevgilisi umrumda bile değil..