Yine tek başınaydı gecenin bi köründe. Ama kararlıydı hayal. O eve dönmeyecekti. Sahil kenarında sabahladı. Ve okula gitmedi. Karnı epey acıkmıştı ama pes etmedi. Geceyi orda geçirdi. Daha fazla dayanamadı hayal açlık ve soğuga yenik düserek evinin yolunu tuttu. Babası evdeydi. Hayal şaşkındı çunku hafta ici babasını evde görmeye alışkın değildi.
+ ekmek almayamı çıktın bu saate?
-senin burda olacagini dusunmemistim baba.
+kendi evime gelemez miyim ne yani
-en azından evine vakit harcadıgina sevindim.
Epey üzülmüştü hayal. Fakat hissetirmek istemedi babasına. Bilirsin ya üzülürse mükkemel sayılmazdı. Odasına girdi. Yatağının kenarına oturdu. Duvarda asılı olan aile fotoğraflarına baktı. Deniz kenarında çekilmiş bi fotoğrafa daldı. Ve kendisiyle konuşmaya başladı.
"Bu plajda kullandığım havlu yüzünden bile tartışmıştık babamla. Çok beğendiğim havluyu sırf ucuz diye almamıştı bana. Alternatifim yoktu diye en pahalı havluyu aradı. Erkek havlusuydu ama genede aldı. O gün kendimden utanmıştım çünkü havlum bile mükkemel olmak zorundaydı. Babama göre mükkemel olmayan hiçbişey bize yakışmazdı. "
Ve durup düşündü. Neden boyle olmak zorundaydı ki. Babasının hayatını etkileyen bişeyler olmalıydı. Ama ne.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAY MÜKEMMEL
RandomHenüz 15 yaşındadır Hayal. annesini bir trafik kazasında kaybeder. Babası mükkemeliyetçi. ve üstelik ilgisizdir de. mükkemel olması onu yaşatmaya yetmedi.