Evet arkidişler. Bu yb ful gece geçicek sabahlıcaklar falan filan inter milan. Gkjghkmhvh. Süpriz kişiler gelcek ama ana karakter olmıcaklar. Acaba kimler onlar??
Media:Berke
---------------------Pasta geldi nihayet. Zaten düğünlerin en sevdiğim kısmı burası. Herkes yerinde oturuyodu. Benle Poyraz masaya yakın bir yerde oturuyoduk. Ben pastayı on saniye içinde bitirirken Poyraz ikinci dilimini ağzına atıyodu. Oyş ne güzel pasta o. Poyraz bana döndüğünde göz göze geldik. Ama ben yine pastaya bakmaya başladım, artık nasıl baktıysam Poyraz çatalını bırakıp ayağa kalktı. Mutfağa doğru gitmeye başladığında dayanamayıp pastasını YEDİM! Çok kötüyüm jojujklaaar. Poyraz mutfaktan elinde üç tabakla çıkarken öksürmeye başladım. İki tabağı önüme koyup gülümsedi, diğer tabağıda kendi önüne koydu. Bu pastalar çok minik yaa. Dört parmağım hem yatay sığıyo hem de dikey. *Gözlerini deviren emoji lütfen* Ammavelakin bana yetmiyir. Sevmiyim.
"Tişik cinım."
"Bişey değil yıfrım."
"Pike. Off, saçmalıycam saçmalayamıyorum, hiç bi türlü bağlayamıyorum. Çünkü koşuyo, ipleri saklamış, uçuyo karınca hemde üzerinde ejderhayla, düşünsene karınca uçarken ejderha taşıyo ironiiii."
"Aşkım. İyi misin?" elini alnıma koydu.
"İyiyim birtanem." dedim yapmacık gülümseyerek. Önüme dönüp oynayanları izledim. Kafamı kapıya çevirdiğimde çok tanıdık birini gördüm. Gözlerimi kıstım. Kimdi ki bu?
Babam beni döve döve tekrardan o karanlık odaya soktu. Ama ben daha çok küçük bir kızım bu adaletsizlik değil mi anne? Pardon yaa beni sevmiyodun sen dimi. Ağlaya ağlaya odaya zorla girdim. Girdiğimde kapı kilitlendi. Nerden baksan üç saat orda kalmışımdır. Bu olayın dört yaşındaki bir kız çocuğuna yapılması ne kadar normal? Gözlerim yarı açık yarı kapalıydı. Kapı açıldığında gözüme ışık çarptığı için otomatikmen gözümü kapattım. Gözümü yavaşça açtığımda gözlerim ışığa alışmıştı. Kapıdaki kişiyi ilk defa görüyorum. Kimdi kim bu? Uzun boylu ve sarışındı. Yanıma gelip beni kucakladı ve odama götürdü. Ona sordum "Kimsin sen?" bana bakıp gülümsedi. "Beni tanımak için çok küçüksün. Yakın bir zamanda tekrar görüşücez." kafamı salladım. Odadan çıktıktan hemen sonra içeriye babam girdi. "Amcanı tanıdın mı? Kendisini hiç sevmem, senide sevmiyorum çünkü ikiniz çok iyisiniz. Eda çok olmasada oda iyi ama en azından o kinci." ne yani sırf kinci değilim diye mi bütün bunlar? Kin ne demek bu arada?
Anılarım kafamda depreştiğinde hızlıca kafamı yanlara salladım ve ayağa kalkıp koşarak yukarı çıktım ve o adamın önünde durdum. Bana kaşlarını havaya kaldırarak baktı ve süzdü. Poyraz merdivenlerden çıkıp yanıma geldi ve elimi tuttu. Sadece benim duyabileceğim şekilde fısıldadı. "Kim lan bu?" adamla aramızda üç adım vardı. Poyraz'a cevap vermeden bir adım attım. "Sen..." dediğimde bana daha dikkatli şekilde baktı. "Ecem?...." bu...o adam. Aniden Poyraz'dan elimi çektim ve ona sarıldım. O da bana sarıldı. "Sen...sen benim....benim amcamsın!" dediğimde yüzüne baktım ve geri çekildim. "Sende benim küçük yiğenimsin. Bayaa büyümüşsün Ecem şaşırttın beni!" inanamıyorum ya!
"Neden beni onların elinden kurtarmadın?" dediğimde sorduğum soruya afallamış gibi gözüktü.
"Çünkü....bunu sana söyleyemem." tek kaşımı havaya kaldırdım.
"Bal gibide söylersin." dediğimde Eda yanıma geldi ve "Amca!" diyerek sarıldı. Neler oluyo burda!!
"Biri ne olduğunu söylesin artık." dedim gözlerimi devirerek. Eda sürekli 'kem küm' ediyodu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZORAKİ EVLİLİK
RomanceOysa ki Ecem, sadece sevgi bekleyen küçük bir kızdı. Büyüdüğünde hala sevgiye muhtaç küçük bir kız olarak kaldı. Her gün öz anne babası tarafından eziyet gören kız sonunda evlendirildi, para göz ailesi tarafından.. Poyraz ise sadece Ecem'i izleyen...