Bayan Hiçkimse'ye Mektuplar XXIX

58 4 2
                                    

Beni terk ettiğinde önümde kum torbası yoktu. Olsaydı her şey çok daha kolay olurdu. Hava kapalıydı o gün ve durgundu deniz. Öyle bir güne dalgalar yakışmazdı. Sigara içmiyordum. Vapur seferleri durmuştu çünkü. Çünkü durgundu derya. Herkes biraz peygamber olmuştu ve sularda yürünmüştü o gün. Herkes biraz uykusuzdu, ben aç susuz.

Beni terk ettiğinde önümde ayna yoktu. Olsaydı her şey paramparça olurdu. Her şey sağlam kaldı beni terk ettiğin gün, ben parçalandım. Hep soruyorum kendime "Bu kadar dağınıkken ben nasıl toparlandım," saçlarım dağınıktı çünkü ve çok ciddiydi komutanım. Beni terk ettiğin gün hazırolda hüngür hüngür ağladım.

Beni terk ettiğinde önümde ne kalem vardı ne kağıt. Olsaydı kalemi yakar, kağıdı kalbime saplardım. Düşün artık nasıl bir aptaldım. Okuyup akıllandıkça olur olmaz hep seni yazdım. Duvarlardan, ağaçlardan, kitaplardan, şarkılardan seni topladım ama en çok deniz kabuklarında buldum seni. Sesin hep hatırladığım gibiydi: 'Galiba Mavisi'. Kendimi denize bıraktım, seni kendi haline. Ne denizde buldum seni ne de mavilikler içinde.

Beni terk ettiğin gün çok boktandı sevgilim. Suda sektireceğim taşları ceplerime sakladım. O gün dünya taştandı, binalar taştan, ağaçlar taştan. Taştan bir vicdanın vardı, kalbime taş bastım ben de. Kalbim dursaydı belki yumuşardı her şey en baştan. Durmadı ama durgundu deniz. Herkes biraz peygamberdi o gün. Herkes abdestsiz.

Beni terk ettiğin gün bavulum evdeydi benim. Ben çok uzaktaydım. O yüzden böyle oldu galiba. Ne gidebildim ne de kaldım. Dünya döndükçe savruldum. Pusulam bozuldu sonunda. Allah'ım ne biçim kaptandım! Bulamadım yolumu rotam kimbilir kimin yoluydu? Çok da düşünmedim sonumu kahramanlık tasladım.

Beni terk ettiğin gün kalbin bendeydi sevgilim. Gel al benden, hâlâ saklıyorum.

Bu arabesk hâlime artık katlanamıyorum.


Bayan Hiçkimse'ye MektuplarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin