SOKAKTAKİ DİZELER

51 4 5
                                    

             

               HAYDİ GEL ANNEM

Bugün de gelmedin annem
Yine yalnızdım.
Ne kadar yalnızım diye bağırsamda,
Sesimi sadece sokaklar duyuyordu.
Gözyaşının sebebi olduğum için
Affet beni.
Haydi gel annem.
Yoksa kaybolacağım
Sonu olmayan bu sokakta.
Belki sisli bir kış gecesi,
Belki de
Hüzünlü bir sonbahar akşamı.
Cesedimi bulacaklar
Çamurlar arasında.
Gelip sana haber verecekler
Şaşıracaksın.
Bir elinde resmin,
Bir elinde silahı vardı diyecekler.
İnanmayacaksın
Kalkıp geleceksin yanıma annem.
Ellerimden tutup affet beni,
Seni yapayalnız bıraktım diyeceksin
Ama seni çoktan affettiğimi bilemeyeceksin.
Eğilip sarılacaksın soğuk vücuduma
İşte o anda
Bir fısıltı duyacaksın dudaklarından
O fısıltıda " Annem " olacak.

          

                 İHANET

Üç günlük dünyaysa yaşadığımız
Ağlar iken ihanete
Güler iken dostluğa
Çelmeler attığımız
Bu dünyaysa eğer toplayıp durduğumuz ne varsa
Öyleyse bırakıver ağıtlarımı
Bırakıver gülmelerin ihanetini
Kimileri balıkçı oltalarında
Ararken ganimeti
Kahvehanelerde demlenip dururken kimileri
Sinema köşelerinde kimileri
Sokaktaki aç köpeklere
Sevda yakmış ise simitçi Hasan
Sevgiye dair yazılan bir mektubun
Şarkılarda söylenen bir şiirin
Ne anlamı kaldı söyle
Hüzünlü bir ırmağa bırak kendini
Bırakıver bütün ihanetleri
Eğer yaşamak dediğimiz şey buysa
Mutluluk dediğin
Posterlere düşürülen renklerse
Yağmurlara tutun öyleyse
Bir güle tutun
Sabahın kırağısı
Güneşe taşır seni öylece

               
        
           VATANA EMANET ETTİM

Çanakkale, Mehmetçiğin tarih yazdığı
Yerin adıydı.
İki yüz elli bini aşkın Mehmetçiğin
Şehit olduğu bir destandı.
Çanakkale bir milletin
Zafere odaklanmış bir şekilde,
"Ya zafer ya ölüm" kararını verişiydi.
Çanakkale bir milletin
"Allah Allah" diye inleyen
Su değmemiş o dudaklarla,
Yılmayan, yıkılmayan o ayaklarla
Ve süngüsüyle
Korkusuzca
Şehadete doğru koşmasıdır.
Dağ başından kopup gelen
Mehmet Muzafferlerin,
Celal İbrahimlerin,
Kınalı Alilerin...
Arslanlaştığı yerin adıydı, Çanakkale
Artık savaş bitmişti.
Analar evlatlarına,
Çocuklar babalarına kavuşmuştu.
Ama eksik olan birşey vardı yine de
O da bitmek bilmeyen gözyaşlarıydı.
Mehmet almıştı oğlunu kucağına
"Niye ağlıyorsun oğlum" dedi.
Yavrucak yine aynı gözyaşlarıyla,
"Baba bacağın nerde" dedi.
Mehmet ağlamamak için
Tuttu gözyaşlarını ve
"Vatana emanet ettim" dedi

           
           MASMAVİ HAYALLERİM

Yürüyorum sonu olmayan bu sokakta
Yalınayak , bir başına ve yapayalnız.
Soğuk kaldırımlara basa basa,
Karanlıklar içinde
Masmavi hayallerrime yürüyorum.
Ama korkuyorum bir yandan da,
Hayallerimi bulamayıp,
Karanlıkta kalmaktan korkuyorum.
Oysa biri elimden tutsada,
Beraber yürüsek
Şu masmavi hayallere.

             OLMADI OLMUYOR

Olmadı, yapamadım.
Hep birşey leri değiştirmek istedim,
Ama hiç birşeyi değiştiremedim.
Yanlışın yerine neyi koyacağımı,
Hiç bir zaman bilemedim.
Doğru ne bilemedim.
Hep birşey leri parçalamak istedim,
Dağıtmak istedim.
Olmadı, olmuyor
Hiç birşey yapamıyorum.
Seninle benim aramda,
Nefes almanın dışında hiç birşey yok.
Hepimiz ölüyoruz,
Saçmasapan bi hayatta
Savrulup gidiyoruz.

SOKAKTAKİ DİZELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin