Yaklaşık 10 dakikadır yoldalardı Mustafa ve Onur benzin istasyonuna 5 dakikalık yol kalmıştı.
Yollar boş ve sessizdi. Fırtına öncesi sessizlik diye düşünüyordu içinden Mustafa.Herzaman biraz karamsar olmuştu ama içindeki iyimserlikte çoğu zaman dengeliyordu karamsarlığını. Hayatın gerçeklerini kabul etmek onun zordu, iş bulmak ve sıkıcı bir ofiste ömrünü çürütmek istemiyordu. Şuan ise yıllardır hayalini kurduğu şey gerçekleşiyordu, Evet sonunda biraz eğleneceğini hissetsede içten içe ailesi için endişeleniyordu ama şuan bunun hiç vakti değildi çünkü benzin istasyonuna neredeyse varmak üzereydiler.
Mustafa"İşte sonunda geldik, arabayı yaklaştırırken etrafa dikkat et, bir zombinin üstümüze çullanmasını hiç istemeyiz."
Onur"Tamamdır. Marketin ışığı yanıyor muhtemelen henüz salgın buraya ulaşmamış. Ama yinede dikkat edelim yanıma palayı alırsam görevli hırsız sanabilir sen şu tabancayı ver bana."
Mustafa"Al dikkat et. Sen içeriye bak görevli varsa benzine para vereceğiz, kimse yoksa işaret et ben depoyu doldurayım sende bulabildiğin çakmak, su, el feneri gibi işe yarar herşeyi al gel."
Mustafa kamyonu pompanın yanına park etmesiyle Onur araçtan yavaşça inerek markete doğru yürümeye başladı. İçerisi sakin duruyordu ama wc yakınlarından bir tıkırtı geliyordu. Onur sessizce wc nin kapısına doğru yaklaştı ve kapıyı itmeyi denedi ama içerden birşeyler kaının açılmasını engelliyordu. Onur içerde zombi yada market görevlisinin olduğunu düşünerek yavaşça uzaklaştı ve hemen Mustafaya işaret vererek depoyu doldurmaya başlamasını söyledi.
Kendisi ise sırt çantasına bulabildiği araç gereçleri doldurdu ama içerdeki 5litrelik suları tek başına taşıyamayacağı için Mustafadan yardım istemeye karar verdi. Tam kapıdan çıkarken petrol istasyonunun kenarında çalıların arasında bir hareketlilik gördü. Hemen eğilerek kendisini gören Mustafayada eğilmesini ve çalılarda birisi olduğunu işaret etti. Mustafa hemen kemer yardımı ile sırtına bağladığı katanasını çıkardı. Onur ise çoktan silahını çekmişti.
İkiside çalıların arasında ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Çalıdan gelen seslerin şiddetlenmesiyle bir kedi çalıların arasından fırlayarak uzaklaştı. Onur da Mustafada rahat bir nefes alıyorlardıki Onurun arkasından gelen horlamaya benzer ilginç bir sesle ikiside hemen arkalarına dönmüşler ve istasyon görevlisinin zombiye dönüşmüş bedenini görmüşlerdi. Onur irkilerek geri çekilince Mustafada katanası ile zombiye doğru koştu. Hızlı bir kılıç darbesiyle zombiyi belinden ikiye ayırdı ve birkaç adım geri çekilerek zombinin yere düşmesini seyretti.
Korkunun ve heyecanın verdiği adrenalinle titriyorlardı Mustafa ve Onur. İkiside sakinleşmek için birkaç dakika için marketin yanına çöktüler. Konuşmuyorlardı ama birbirerini anlıyorlardı.
5 dakika sonra titremeleri kesilmiş, marketteki su ve aburcuburları kamyone taşımaya başlamışlardı. Yoldaki benzin istasyonlarına çok sık uğramamak için bulabildikleri kadar bidona benzin doldurup kamyona yüklemişlerdi. Kamyonun kasası oldukça büyük olmasına rağmen 5 tane 50 litre 2tane 25 litrelik benzin bidonu ve erzaklar ile neredeyse dolmuştu.
Şimdi ise yola çıkma zamanıydı, antalya üzerinden Onurun babasını alarak Nevşehire gidecek ve orada tüm aile ile buluşacaklardı tabi hala insanlarsa...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yapay Kıyamet:Zombi
Ficción Generalİki dostun zombi salgini sirasinda hayatta kalma öyküsü.Bakalım onları ne tür zorluklar bekliyor.