SİYAH KELEBEK

Elif'in evi

O dönemde hastanede çalışan Elif isimli bir hemşirenin geçirdiği bir rahatsızlık sonucu akli dengesini yitirdiği ve bu nedenle çocuklara bazı işaretler koyduğu anlaşılınca işten çıkarılmış ve ruh sağlığı ve hastalıkları hastanesine yatırılmış. 2 buçuk yıl orda kaldıktan sonra bir şekilde hastaneden çıkmış ve hastaneye ziyarete gelmiş birkaç dosya karıştırıp gitmiş o günden beri kimse onu ne görmüş ne duymuş bazı insanlar onun öldüğünü söyler ama hiçbir zaman kesinlik yoktur onun hakkında.

Bu kadını bulmamız gerekiyordu. Olayın kilit noktasıydı elimizde ki tek şüpheli oydu ve her şey onu gösteriyordu birkaç araştırmadan sonra kadının evinin adresini kısmen almıştık. O sırada bir cinayet daha gerçeklemişti yine aynıydı durum soğuk, ürkütücü bir depo bilardo masasındaki ceset ve yine yaş 15 - 21 arası artık iş çığırından çıkmıştı herkes bir taraftan sıkıştırıyordu bu işi halletmekten başka bir şey yapamaz olmuştuk. Yemek yerken, uyurken, attığımız her adımda bu olayı düşünür hale gelmiştik bunu halletmek içinde bize tek ışık kimsenin yıllardır görmediği duymadığı ruh hali bozuk bir kadındı bunca uğraştan sonra pek bir umudumuz kalmamıştı ama başka şansımız yoktu kadını bulacaktık.

Yaşadığı mahalleye gitmiştik. Kadını kime tarif ettiysek ya cinci teyze yada büyücü kadın olarak söz ettiler. Dediklerine göre bu kadın tanrılarla konuşur onlardan emirler alırmış. Kadının evini gösterdiklerinde anlatılanlardan sonra pekte şaşırmamıştım. İki katlı hafif grileşmiş eski ahşap bir evdi evin çatısının her bir köşesinde yaklaşık 1.50 metrelik siyah dev kelebekler vardı bu biraz ürkütmüştü bizi. Kapıyı çaldım ve içerden orta yaşın biraz daha üstünde hafif esmer tenli düz uzun saçlı orta boylarda bir hanım efendi açtı. Ona adını sorduğumda Elif cevabını almam o kadarda şaşırtmamıştı.

Kadının ne yapmak istediğini direk sormuştum bana dediği tek şey ''asla yanlış yapmadım.''olmuştu. kadın hikayesini anlatmaya başladığında çok şaşırmıştım.