S/13)İstemiyorum

8.5K 536 47
                                    


Gözlerinden yaşlar aka aka üzerini giydi kız. Pişmandı. O anki siniri ile düşünmeden davranmıştı. Onunla konuşmadan nasıl yaşayacaktı? Yedi gündür aklından çıkmayan soruya karşı verecek bir cevabı yoktu. Bugün ona veda edecekti.

Elleriyle göz yaşlarını sildi ve yatağına oturdu. Veda etmek istemiyordu. Bunu ona nasıl söyleyeceği hakkında hiç bir fikri yoktu. Gözleri dolabının üzerinde ki artık karton parçalarına kaydı. Aklına o anda gelen bir fikirle dolabın üzerindeki artık kartonlardan bulabildiği en büyük parçayı aldı.

Kuliste bir o yana bir bu yana giden topluluğun arasında kalmış Jungkook endişeliydi. Sesi hafiften kısılmıştı. Hasta olacaktı. Diğer bir yandan ise Soo-Hee'nin gelip gelmeyeceğini merak ediyordu.

Onun için 'I Need U''yu belki her zamankinden daha çok hissederek söyleyecekti. Hatta sözler onun için belki bugün anlamlanacaktı. Düşünceli bir şekilde oturmuş makyaj için sırasını beklerken yanına Taehyung geldi. "Neyin var Kookie?" diye sordu. O Jungkook'un öz abisi gibiydi. Jungkook her şeyi ona anlatırdı. Fakat Soo-Hee'den tek kelime söz etmemişti bile.

Daha fazla içinde tutamayacaktı bu yüzden Soo-Hee'yi ve ona karşı hissettiği ve anlamlandıramadığı o kötü duyguyu abisine anlattı.

Soo-Hee hızlı adımlarla konser yerine doğru ilerledi. VIP kısım saat altı da alınacaktı. Saat şuan beşti. Bir saat beklemesi gerekiyordu. VIP girişinin beş metre uzağında ki fast-food dükkanının yan duvarına yaslanmıştı. Heyecanlı hissediyordu. Veda etmeyecekti bugün ona o küçük bir pankart hazırlamıştı. Jungkook onu görürse eğer açacaktı.

Kabul etmemesinden korkuyordu. Oyuncak değildi bu sonuçta. Çocuğa her seferinde gel git yapamazdı. Bir süre daha duvara yaslanmış bir şekilde bekledi. Ardından VIP girişinin önünde yavaş yavaş toplanan kalabalığı fark etti. Hızlı adımlarla o kısma doğru yürüdü. Yerini kaptırmak istemiyordu.

Biletini gösterdikten sonra VIP kısmın ortasındaki yerine oturdu. Saat yediydi. Konserin başlamasına daha vardı. Koltuğuna oturdu ve gözlerini kapattı. İçeriye giren her kız çığlık atıyordu. Jungkook'a mesaj atmadan önceki zamanlarını hatıladı. Onlardan bir farkı yoktu. Şuan ise daha farklıydı. Heyecanlıydı sonuçta onu görecekti fakat bir yandan da endişeli.

Uzun bir süre bekleyeşin ardından sahneye çıktılar. Gözleri bir sağa bir sola gidip duruyordu. Onu arıyordu. Bulamıyordu. Göremiyordu. Gelmemişti. Umudunu kesmişti. Ona veda etmeye bile gelmemişti.

Tekrar bir göz gezdirdi. Gelmemiş olduğunu kabullenmek istemiyordu. Gözleri gezinirken bir kızın üzerinde durdu. Siyah şort, beyaz tişört ve kırmızı bir gömlek vardı üzerinde o olabilirdi.

Jungkook'un ona baktığını fark eden genç kız içten bir şekilde gülümsedi. Elindeki pankartı havaya kaldırdı.

Genç adam kendisine gülümseyen kızın Soo-Hee olduğunu anlamıştı. Daha sonra kız bir pankart kaldırdı.

"Veda etmek istemiyorum."

Evvet sevgili okuyucular ben geldim :) umarım beğenmişsinizdir. Yani ben hissederek yazdım bölümü ama sonlara doğru birazcık bozmuş olabilirim tam emin değilim :D medya Soo-Hee :)



Sorry//JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin