SORUNLU ATEİST

İlk İş Günü

Heyecandan uyuyamadığım ve ilk defa alarmdan önce uyanma mutluluğum ile saçlarımı yana atıp yataktan fırladım.

Her zamanki gibi önümde duran aynaya bakıp kaşıma ve çıkmak üzere olan bıyıklarıma baktım. Kahretsin yine gözüküyorlar! Bütün heyecanım yerle bir oldu. Evet hızlıca banyoya koşup terlikleri ayağıma giyicekken ayağım kaşınmaya başladı. Neydi o bir örümcek mi, yoksa bir kırkayak? Hayır sadece son nefesini vermekte olan minicik bir kelebek.
Evet kelebeği düşünmeyi kesip çekmecede düşmek üzere olan cımbızı almalıydım. Aynaya yaklaştıkça kendimden tiksiniyor muydum? Evet, hiçbir zaman kendimi beğeneceğim o gün gelmeyecek.Her gün olduğu gibi yarım saatim orda geçiyordu. Bıyıklarım sorun edecek kadar kötü durmuyordu. artık kız gibiydim sanırım.

Birşeyler kötü gidiyordu evet ne olabilirdi ki tabikide saçlarım evet onları yıkamayı unutmuştum. Düşünmem ile saçlarımı ıslatmam bir oldu artık duştaydım. İlk iş günüme sorunsuz gitmek istiyordum. Bunu başarabilirdim. Neyse bunları düşünürken de saçlarımı yıkamış oldum.

Saçlarımı fönleyip koşar adımlarla odama girdim. Neyseki pantolonlarım ütülenmişti. İş yerinde önü dekolteli kıyafetler giyemiyoruz neden mi? Şilede yaşıyoruz çünkü. Kekoların şehri. Tabi güzel yanlarıda var ormanları gibi. Herkes deniz için şileye gelir ben ise ıssız ormanlarda herkesten uzak bir yerde oturup kitap okumayı tercih ederim.

Evet bunları sonra anlatmaya devam ederim geç kalıyorum. Saat 12'de işte olmam lazım. Saat şuan 11:30 zamanım daralıyor gibi. Taksi evet en mantıklısı. Umarım geç kalmaz taksi gelmeden son kere aynaya bakmalıyım. Sorun yokmuş gibi görünüyor. Karşıdan gelen sarı araba taksi olmalıydı. Hemen aşşağı inerek ayakkabılarımı giydim ve taksiye bindim. O sırada gözüm saate çarptı. Nee saat 11'i 45 geçiyordu yetişebilicek miydim çok merak ediyordum.
Taksici amcaya biraz hızlı olmasını rica ettim.

Sonunda iş yerimin önündeyim. Bakalım anneciğimin bahsettiği Ayşe hanım nerelerde?
Sorup soruşturdum. Ne sorduğum kişi bir tulumbacı ve aynı anda dondurma satıyor. Saçmalık değil mi? Ben dondurma mı satıcağım. Ama ben böyle tahmin etmiyordum ki!..

Ayşe hanım çok güzel görünüyor. Ve çokta tatlı bir bayan. Ona ayşe hanım dememden hoşlanmadığını belirtti. Ayşe abla mı diyiceğim patronuma? Kendime soru sormayı kesmeliyim.
Saçlarım açık gitmiştim. Ama beğenmedi neden mi dökülüyormuş. Onunki dökülmüyor sanki!

Dökülsede dondurma satıcak olan kişi o değil ki, haklı olmalı. Hemen aşşağı inip kıyafetlerimi çıkartmamı istedi. Üzerimde uzun bir bluz vardı. Yazın geldiğine hala alışamamıştım. Ne bileyim okulun bitmesi çok garip geliyordu. Ortamı falan özlüyordum. Bu arada 12. Sınıfa geçtim. Şuana kadar hiç sınıfta kalmadım bu bizim okul için oldukça başarılı.
Arkadaşlar ilk satırlarımı döküyorum inşallah beğenirsiniz):))
Lütfen oy vermeyi unutmayın!!!
Uzun uzun yorumlar bekliyorum..