Kusura bakmayın erken atıcaktım silip silmemek arasında kararsız kaldım hikayeyi sadece.
Multi: Poyraz Salman
Hayır yani tam kafa dinleyeceğim diyorum. Olana bak. Gözlerimi açmadan;
-" Ne istiyosun."dedim.
-"Senin okulda olman gerekmiyor mu bızdık ?"onu takmadan hala gözlerim kapalı bir şekilde uzanıyoken .
-"Güneşimi kesiyosun." Dedim . Hava zaten soğuk bu da gelmiş iki ışın güneşimi kesiyodu.
Dalga geçer bi hali vardı bu önümdeki sarının. Sağ yanıma kolumun önüne otururken konuştum.
-"Adım bızdık değil."
Biraz şaşırmış olmalı ki başta ses vermedi.
-" Ne peki?." Hala dalga geçiyordu sarı, sesinden anlıyordum.
-" Eylem. " deyip kestirip attım.
-"Hmm. Eylem.Ben daha çok Aslı, Esin gibi bişey sanmıştım. ".konuşmaya çalışıyordu benimle.
Bu çocuk buraya geldiğimiz ilk gün beni sıkıştıranlardan biri değildi. Eğer yine bir oyun oynuyorsa şu Poyraz ona gününü gösterecektim.
-" Dur tahmin ediyim. Öyle bi tipim var dimi. " gözlerimi açıp ona bakmıştım bu sefer nedendir ki ağzı açık bana bakıyordu . Ne var tahminim doğru çıkmışsa .
-" Wow peki. Sustum. "Dedi ve önüne döndü. Bende Sağ kolumu oynatıp cebimden telefonumu çıkardım ve saate baktım saat 8:36'ydı 4 dakika sonra zil çalıcaktı . Umursamadan yavaşça yerimden kalkıp çantamı aldım. O da ayaklanıp bana elini uzattı. Bir eline bir ona bakarken.
-"Bende Cenk." Dedi. Elini sıktım ve konuşmaya devam etti. "Okula gideceksen birlikte gidelim Bende geç kalmıştım."
En başta konuştuğundaki dalga geçen çocuktan eser yoktu . "Tamam." Dedim ve yürümeye başladık. Konuşmuyorduk.
Okulun önüne geldiğimizde tenefüstü. Tekrar saate baktım 8:44 'tü üstelik yavaş ta yürümüştük.
İçeri adımımızı atar atmaz çoğu göz buraya döndü ,bazıları telefonlarıyla bazılarda arkadaşlarıyla uğraşıyordu . Buraya bakan tayfa da fısır fısır konuşuyordu " Hayırdır " dercesine etrafa bir göz gezdirdim. Adının Cenk olduğunu öğrendiğim çocuk gülerek.
-" Yine mi ya. " sonra bana eğilerek." Bak Eylem bu okul çok fitne fesat bi yerdir, hiç adını duymadığın bi damgayı sana yapıştırabilirler . Şu anda bize yaptıkları gibi."
Duygusuz suratımla ona döndüm ve " ne gibi? " dedim. "Her şey gibi mesela şimdi bizim için konuşuyolar ve büyük ihtimalle ikimiz okula aynı anda geldiğimiz için yattığımızı düşünüyorlardır." Ve tekrar güldü .
Şaşkınlıkla ağzım aralandı ve,
-" E yuh ama ya. " dedim dehşete kapılmışçasına. Eğer bu abimin kulağına giderde beni keserdi herhalde.
Yürümeye devam edip okul binasından içeri giriş yaptık ve ayrıldık. O kendi sınıfına gitti bende kendi sınıfıma.
Sınıfa girip cam kenarındaki sırama geçtim çantamı yerleştirip dışarıyı izlemeye başladım. Dışarıda voleybol oynayan kızlı erkekli bir grup vardı diğer insanlar ise kendi hallerinde bir yerlerde oturmuş konuşuyorlardı. Bedenime bir titreme gelince fazla hareketsiz kaldığımı anlayıp etrafıma bakındım kiminle konuşabilirim diye .
Geçen hafta birlikte kantine gittiğim çocuğa bakıp yanına ilerledim. Biraz konuşmuştuk ama adını hatırlamıyordum .
-"şşt adın neydi? "
-"Berk, noldu? "
-"Canım sıkıldı başka tanıdık göremedim diyelim" Dedim Ve önündeki sıraya ters oturup ona döndüm.
Biraz sohbet ettikten sonra ikinci dersin başlama zili çaldı ve yerime geçtim. Poyraz salağı daha gelmemişti ki... şom ağzıma tüküreyim sınıftan içeri girene bak ya.
Geçti ve sırasına oturup bana döndü ona baktığımı daha yeni farkediyodum. Bana "Hayırdır" dercesine mimik yaptı. Tabi baktı benden hareket yok döndü önüne . Bende önüme döndüm ve hocanın gelmesini bekledim o gelene kadarda telefonumla oynadım.
Bu sınıf bir tek derste bu kadar sessizmiş belli maşallah car car car konuşuyolar şunların sesini duydukça kulaklarım kanıyo . Bir kız bu kadarda salak olamaz ki ya tamam güzelsin yalan yok ama boşsun be güzelim . Etrafı süzerken hoca içeri giriş yaptı ve hemen beni kaldırıp kendimi tanıtmamı istedi. Malesef ki tekrar tanıttım bu hocalar ne merkalıymış ya hadi sınıf tanıdı artık sizde kulaktan kulağa tanıtın beni birbirinizede zahmet etmeyeyim dimi .
Dersin sonlarına doğru benim dikkatim yine dağılmış ve uykum gelmişti. Kollarımı birbirine kenetleyerek yastık yaptım ve başımı üzerine koydum. Ders çok sıkıcıydı. -şşt yavrum sağına doğru bak bi bakiyim.-iç sesim yine tüm iticiliğiyle uykumu böldü ve gözlerimi aralamamı sağladı. Sağıma döndüğümde bir adet bana bakan Poyraz görmeyi planlamıyordum. O da kollarını yastık olarak kullanmış ve başını benden yana çevirerek kollarının üstüne koymuştu. Gözleri açıktı ve bi noktaya dalmış gibiydi ben kafamı kollarımdan kaldırırken o da transtan çıkmış gibi başını hafifçe kaldırıp iki yana salladı... Ahmak. Bende kendimi tutamayarak "Hayırdır" anlamında başımı salladım baktim ki cevap yok önüme döndüm. Kafamı çevirmemle zilin çalması bir olmuştu. Aşağı kata inip kendime tostla çay aldım ve bir masaya oturdum . Düşünüyorumda bugün ne kadar "Hayırdır" dedim ben ya . Tam tostuma gömülmüşken yanımdaki sandalyenin çekilme sesini duydum ve ağzımdaki lokmaları çiğneyerek yanımdakine baktım Cenk'ti. Biraz laflayıp zil çalınca tekrar sınıfa çıktım. Tostum ve çayım bitmemişti onlarıda yanımda götürdüm ve sırama oturup tıkınmaya devam ettim.
Hocanın geldiğini sınıfın susmasıyla anladım yan tarafımdaki Poyraz'a gözüm takılınca dudaklarını birbirine bastırarak bana baktığını gördüm görmemle de ağzımdaki lokmalarla.
-"Ne var ? " demem bir oldu. Hala gülerek bana baktığını görünce sinirlerim oynamıştı.
-"Suratını nasıl o hale soktun? " demişti şaşırarak bi elimi ağzıma götürdüm ve hemen jet hızıyla telefonumu elime almam bir oldu OH MY GOD rezillik kepazelik bu ne tostun yanında verilen peçeteyi alıp ağzımı ve etrafını silmem bir oldu.
Gıcık Poyraz ise hala gülüyordu. Ona dönüp dil çıkardım ve bütün ders boyunca o tarafa dahi dönmedim zil çaldığında çöpleri atmak için tam ayaklanıcaktım ki Poyraz'ın bana dönüp ;
-"O dilini koparırım." Demesiyle yerime çivilendim adeta.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadist Aşkı
Teen FictionBabasının tayini üzerine başka bir şehire taşınırken babasının ölümü ile gittiği yerde sürekli başını belaya sokan ve başı beladan ayrılmayan , önceden Sadist tehşisi konulmuş ve bunu hala tamamen atlatamamış Eylem SİREN 'in hikayesi ve daha fazlası.