İstediğin sonum mu

Yapma

Uykumu bölen bu seste neydi böyle? Kafamı gömdüğüm yastıktan yavaşça kaldırdım. Pencere mi? Iyide ben gece yatmadan pencereyi kapatırım ki.

Dondum ya. Kafamı komidinimin üzerindeki saate çevirdim. 4:12 mi? Yok artık ben bu saatten sonra nasıl uyuyacağım. Uyku mu bölende Allah'ın cezası bi pencere.

Söylene söylene yatağımdan kalkıp pencereye doğru yürüdüm ve hızla kapatıp gece perdesini çektim.

Of ya of ben şim...

" Asyaaaa"

Asya mı bu seste nereden geliyor?Uykum bölündüya ondan herhalde acayip acayip sesler duymaya başladım.

" Asyaaaa"

Kafamı hızla sesin geldiği yöne odamın kapısına çevirdim. Hafif bir rüzgar yüzüme çarpıp saçlarımı savurdu.

Her ne kadar korksamda kendimi adım atmaya zorladım. Korkunun ecele faydası yok.

Odamın kapısına yavaş adımlarla ilerledim. Bu oda niye bu kadar soğuk yada soğuk değilse ben niye üşüyorum.

Sonunda kapıya vardığımda uzun koridorun sağını ve solunu kontrol ettim. Hayır kimse yoktu.

" Kimse yok mu?"

Sesim boş koridorda yankılandı.Belliki kimse yoktu ben duydum sanmışım. Ama yinede ayaklarımı koridorun soluna doğru hareket ettirdim.

O hafif rüzgar tekrar esmeye başlamıştı. Allah aşkına bu rüzgar nereden esiyor. Yine nereyi açık unuttum.

Tam boşverip odama dönmek için hamle yapacakken merdivenlerden gelen gıcırtı sesiyle tam anlamıyla olduğum yere çakıldım. Buda rüzgar olamaz herhalde. Evde benden başka birisi var.

Avuç içlerim terlemeye başladı ve ayak parmaklarımartık hissizleşti. Rüzgar daha da hızlı esmeye başladı ve kendisinden önce kokusunu burnuma doldurdu. Kendine has kokusunu çünkü bir parfümde böyle bir koku bulamazdınız.

Artık hissedilir derecede yakınımdaydı. Evet sanırım tam arkamda.kulağıma doğru yanaştı ve nefesini üflercesine şu iki kelimeyi söyledi:

" Yapma, Asya "

Huzurla yattığım yatağımdan kan ter içinde uyandım. Buda neydi böyle nasıl bir kabus.