Mert
Boranın yanından ayrılan Yeşim nihayet yalnız kalmıştı . Belkide bu akşam tek şansımdı . Arkasından yanaştım ve koluna girerek itiraz etmesine fırsat vermeden onu yanımda yürütmeye başladım .
"Mert ne yapıyorsun , herkes bize bakıyor . Lütfen kolumu bırak ! Burada rezalet çıkarmak istemiyorum "
Aklı sıra bana gözdağı veren sarı civcivimin hiç bir sözünü dikkate almıyordum . Etrafa gülücükler saçarak , başımla selam dağıtarak ablukaya aldığım civcivi çıkışa kadar getirdim .
Tanrım yardım et en zor kısma gelmiştim . Bağırıp çağırmadan Yeşimi arabaya bindirmeliydim . Nişan törenine en son geldiğim için arabam kapının hemen önündeydi , kumandayla kapılarını açmıştım .
Şimdi de ortalığı ayağa kaldırmadan sarışını arabaya atmalıydım . Bu sarı civciv o taptığım ağzını açarsa bütün ailem buraya gelir ve bütün çabam boşa çıkardı .
Yeşimi arabamla arama sıkıştırdığımda etrafa bakıp hala kaçmak için bir yol arıyordu .
Düşün oğlum bu hatunu sessiz sedasız burdan çıkarmanın bir yolu olmalıydı.
Tam karşıdan gelen poyrazı ve karısını görünce beni iteklemeye başladı ve seslenmek için hareketlendiğinde bildiğim en iyi çözümü uygulamaya koydum .
Yeşimi kendime çevirdim . Bir elimle belini kavradım , diğeriyle boynunu destekledim . Bunca yılın hasretiyle , açlığıyla , özlediğim dudaklarına ruhumu bıraktım .
Dudaklarına değdiğimde ilk kez bir kızı öpüyormuşçasına heyecanlıydım . Bu gecenin böyle sonuçlanıcağını rüyamda görsem inanmazdım .
Tanrı benim yardımcım olsun , ölümüm bu sarışını elinden olsa bile sesimi çıkarmazdım . Onu nasıl özlemiştim . Tenine bile doyamamışken beni bırakıp ortadan kayboşmuştu . Tamam ben alçak , adi bir adamdım . Ama benim cezam onsuz kalmaktı ve bunca yıl bu cezayı fazlasıyla çekmiştim .
İlk şoku atlatmadan dudaklarımı kendime en kötü küfürleri ederek ayırdım ve onu kucakladığım gibi öperken açtığım kapıdan arabamın içine attım ve hala bana şaşkın bakarken kendimde binip kapıları kilitledim. Bir hamleyle emniyet kemerinide bağladım ve gaza bastım .
Oh !! şimdi onu en kısa yoldan konuşabileceğimiz ve daha önemlisi onu ikna edebileceğim bir yere götürmeliydim .
Bu yer sakin olmalıydı ki beni dinlemeliydi .
Gözden uzak olmalıydı , kaçmaya kalkışamayacağı bir yer , bağırsada kırıp döksede kimse duymamalı . Onu hayatımda istediğime ikna etmeliyim .
Arsızca istiyorum onu herşeyiyle ...
İlk şaşkınlığı üzerinden attığında bağırmaya başladı
"Mert beni nereye götürüyorsun ? "
"Mert lütfen arabayı durdur inmek istiyorum "
" Beni bırakmalısın , lütfen benim bir ailem var ve merak ederler "
Öyle bir fren yapmıştım ki , ben bu ihtimali hiç düşünmedim . Onun gelişiyle öyle sarhoş olmuştum ki , bu hasretin biteceğine öyle inanmıştımki ...
Fren yüzünden ileriye doğru fırlayan kızı kendime çevirdim , sadece gözlerine bakıyordum.
" Yeşim seni bekleyen kim "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK KIRINTILARI
Lãng mạnKabuklarımın hergün dahada kalınlaştığı bir dünyada yaşamak. Herkese herşeye rağmen inadına yaşamak. Ya içimdeki aşık kadın o kabukları kıracak yada bu soğuk dünyada aşk kırıntılarıyla yaşıyanlardan olucam ne dersiniz o kadar gücüm var mı ? Tüm Hakl...