#karanlık gün

62 2 0
                                    

İyi okumalar

14.01.2015 merhaba evet benim hayatımın mesajıydı bu cevap vermiştim sonra samimi bir sohbet ve 17.01.2015 <3 herşey başlarda güzeldi beraber geçirdiğimiz onca vakit ve yaşadığımız şeyler ailemden alamadığım mutluluğu ondan ve onun ailesinden alırdım ailem demişken benim babam ben doğmadan önce vefat etti ve 6 yaşıma kadar dedemle yaşadım birde ablam var ve sonra annem o nalet olası. Yılda evlendi 2006 bir yaz ayı üvey babamla başlarda anlaşırdık sonraları alkol de girince işin içine hergün kavga şiddet kapıları çarpıp çıkmam annemi savunmama rağmen siktir git evden diyip beni def etmesi gibi ve başlarda bahsettiğim 17.01.2015 tarihi ben onla mutlu oldum onunla beraberligimizin ertesi günü buluştuk bir park köşesinde oturup öylece birbirimizi anlattık ve sonra dahada bir yakındık birbirimize he bu arada adım hakan bahsettiğim kız ise sena hayatımın en mutlu zamanları tam 7 ay beraberdik haziranin ortasında ayrıldık daha doğrusu o ayrıldı benim sanırım tramvalarımın başladığı tarih ruh sağlığım alt üst olmuştu toparlayamadım hala ayrıldığımız gün herşey üst üste gelmişti nefes alamaz olmuştum dünyam kararmıştı eve geldiğimde saat sanırım 21:00 falan dı eve geldiğim zaman küçük kardeşimin ve annemin hastanede olduğunu öğrendim karakter yoksunu üvey babamdan. koşarak hastaneye gitmiştim kardeşim daha 5 yaşında , ateşi yükselmiş hastaneye vardığımda kardeşim ve annem uyuyordu annemi uyandırdım kardeşimin nasıl olduğunu sordum serum takılmış ve ateşi düşmüş annemin hali ise daha kötüydü ona bakınca tek başına kalmış bir kadın görüyordum nedense ne kadar evlide olsa kendi çalışıp koca bir eve bakıyordu asıl bu işi yapması gereken kişi ise evde içki içip küfürler savuran bir piç annemle biraz konuşup cebimdeki bursumdan kalan son 50 tl mi verip kapıya doğru çıkmak için yöneldim ve kapıda o herifle karşılaştım sen hala ne yapıyorsun burda die seslendi aldırmayıp odanin kapısını çarpıp çıktım

Eve gidemezdim ve en kötüsü sarılıp mutlu olacağım herşeyi unutacağım biri yoktu yanımda en çok ta koyan buydu nasıl olurda dün sensiz olmaz diyenlerin şimdi yüzünü görmek istemiyorum demesi sokaklarda öylece müzik dinleyerek daha önce anılarımın olduğu sokaklardan geçiyordum nereye gideceğimi hiç bilmiyordum arayan soranım da yoktu derken telefonumun kulaklarımı cızırdatan iğrenç mesaj sesi geldi telefonu açıp baktığımda ise rumeysa nerdesin die mesaj atmıştı cevap veresim yoktu ama birisiyle konusup bütün içimde biriktirdiklerimi anlatmalıydım mesajına parka doğru gittiğimi söyledim oraya yakınım gelebilirim die bir cevap geldi ve gelmesini söyledim rumeyse ben sena ile birlikteyken benden hoşlanan bir kızdı bu yüzden koşa koşa geldi tabi geldiği zamandan gittiği zamana kadar o gün içinde bütün yaşadıklarımı anlattım en çok da sena 'yı ne kadar onu sevmesede dinlemek zorundaydı ona anlatırken gözlerimle bitmek bilmeyen bir mücadelem vardı ağlamamak için.derken tutamadım kendimi o ise öylece bakıp sarılmakla yetindi ama bu sarılma alışık olmadığım bir sarılmaydı neden birşey hissetmiyordum neden bütün dertlerimi unutmuyordum neden soğuk geliyordu bu sarılma? Biliyordum insan bir kişiye aşık olur ve bir kişide mutlu olurdu ve ben artık hep mutsuz olacaktım herşey daha zor olacaktı ailem iyice dağılmıştı kız arkadaşım terketmişti bunları düşünürken toparlandım ve göz yaşlarımi sildim sonra rumeysaya kalkalim işareti yaparak suspus onu evine bıraktım benim gidicek bir yerim yok diye düşünürken eniştem aklıma geldi hemen aradım ve müsait olduğunu öğrendiğimde evine doğru yürümeye başladım sokaklar sesiz ve karanlık dı tamda olması gerektiği gibi her sokak onu hatırlatıyordu her adımımda içimden bir şeyler kopuyordu sol tarafım dondu sanki dinlediğim müziklerle anılarıma daldım derken eniştemin evine yaklaştığımi farkettim ve eve geldim eniştem kapıda bekliyordu selamlaşıp içeri girdim geç olduğu için hemen bana yapılan yatağı gösterip kendide yattı ev alıştığım bir evdi neredeyse ne zaman sokak da kalsam buraya gelirdim eniştem gelmessen kafanı patalatırım derdi hep eve alışıktım doğru ama burasi dahada kötü geldi burdada bir kaç anım vardı sena ile beraberken ona yaptığım sürprizi burda hazırlamıştım bir kutu ağzına kadar çikolata dolu ve etrafında kalpdan stickerslarla doluydu o gün çok mutluydum sena dershaneden çıkmıştı ve buluşmuştuk elinde yavru bir tavşan vardı sürprizimi gördüğünde üstüme atlayıp sarılmıştı tavşan eziliyordu neredeyse tavşanıda kutunun içine koyup senaların evine doğru yürümüştük yolda sarılıp öperdi sürekli eve yaklaşmadan bir parka oturmuştuk öylece durup bakmıştım mutluluğu seyrettmiştim o ise yanaklarımı sıkıp kocaman sarılmıştı anılarım hepsi kare kare gözümün önünden gecerken gözlerim tekrar dolmuştu ailem tarafından yaşadıklarımın hiç birisi koyamamıştı da bir kızın gidişi nasıl olduda bu kadar canımı yakmıştı? Anlamadım ve sanırım ben artık ölmüştüm.

ölüler böyle severHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin