KOMŞUNUN ÇOCUĞU

16. Bölüm

Ben Bahadır'a şaşırmış bir şekilde bakarken, o gayet sakin ve kendinden emin bir şekilde ne tepki vereceğimi bekliyordu. Daha hava kararmadan önce bana, beni bu işe daha fazla sokmak istemediği için olanları anlatmayan Bahadır,ne olmuştu da şimdi anlatmaya karar vermişti? Ne değişmişti?

Ben hiçbir şey söylemeden ona bakarken,o bir bankı işaret ederek oturmamı söyledi. Ben de oturdum. Bana her şeyi anlatacaktı. İyi ama her şey dediğimiz şey neydi ki? Ben zaten olayın çoğunluğunu bilmiyor muydum? Bir süre sessiz durduk ve sonra anlatmaya başladı:
-"En baştan başlıyorum" dedi ve biraz duraksadı. Ardından devam etti:
-"Ben lise üçe giderken oldu bu olaylar. Okulda bir kız vardı. İsmi Öykü'ydü. Ve bu kız bana aşıktı"
-"Eee?"
-"Sonra benim yanıma geldi ve bana beni sevdiğini itiraf etti. Ben de ilk defa bana açıldığı zaman öğrendim. Ama ben bu kıza karşı bir şey hissetmiyordum ve bunu ona söyledim. Sonra kız saçmalamaya başladı. Neden beni sevmiyorsun,çirkin miyim ben gibi sorular sordu. Anlayacağın kıza yüz vermedim. Ama bu haline bir hayli üzülüyordum. Hayatına başka biri girsin de ona aşık olsun, hem o rahatlasın hem ben diye dua bile ettim, o derece yani. Ama yok,kız beni kafaya takmış. Ve tabii sonradan öğrendiğim bir şey bu kızdan gerçekten uzak durmam gerektiğini hatırlattı bana"
-"Ne öğrendin ki?" dedim heyecanla. Kendimi dizi izliyormuş gibi hissediyordum.
-"Bu kızın bir abisi varmış ve abisi bizim sınıftaki Harun'un ta kendisiymiş" dedi ve durdu. Vay be olaylara bak! Kendimi şu an dedikoducu kadınlar gibi "ee sonra noldu gız" dememek için zor tutuyordum.
-"Öykü abisine büyük bir yalan söyledi Seda. Hani sana söylemiştim ya,ortada büyük bir yalan var ama bu yalanı söyleyen Harun değil diye. İşte o büyük yalanı söyleyen kişi Öykü"
-"Ne dedi?"
-"Bak şimdi,bir gün yine yanıma gelmiş bize bir şans ver falan diye konuşuyordu. Ama bu konuşmayı belki ellinci kez yapıyordu ve ben reddettiğim halde yeniden konuşmaktan vazgeçmiyordu. Ben de en son dayanamadım,patladım kıza. Hatta o anki sinirle biraz aşağılamış da olabilirim ama haklı değil miyim Seda? Durup durup benimle aynı konuşmayı yapıyor. Ben ona sinirlenip bir şeyler söyleyince o da bana sinirlendi ve benden intikamını alacağını söyledi. Ve çok ağır bir şekilde aldı da... Seda... O... Ne yaptı biliyor musun? Harun'a gitti ve benim onla beraber olup,sonra onu bir çöp gibi attığımı söyledi. Üstelik ağlayarak... Daha inandırıcı olsun diye... Harun'a bu yalanları söylerken ben de yanındaydım. Ama yanında olmam onun için bir sorun değildi,nasıl olsa abisi kız kardeşine inanacaktı,herhangi bir çocuğa değil. Her şeyi çok iyi planladı ve planı başarıyla sonuçlandı. Harun ona inandı. Ben her ne kadar yapmadığımı söylesem de bana inanmadı. Beni fena bir şekilde dövdü,hastanelik oldum. Olaya benim açımdan bakar mısın? İftiraya maruz kalıyorum,dövülüyorum ve annemle babama söyleyecek yalan arıyorum. Aslında yalan söylemeyebilirdim,sonuçta ben suçlu değilim. Ama eğer her şeyi doğrularıyla anlatsaydım olay daha çok yayılırdı ve ben insanlar tarafından yanlış tanınırdım. Annemlere anlatsam polislere, polislerden okul müdürüne,oradan da okula... O yüzden onlara neden dayak yediğimle ilgili birkaç yalan söylemek zorunda kaldım ve olayı geçiştirdim. Sadece dayak yesem iyi,Harun Yaren'e çoğu kez ya kendi,yada adamlarıyla saldırmaya çalıştı. Ben sözde onun kızkardeşine acı çektirdim ya,o da benim kardeşime acı çektirecek. Ama ben o sıralar her an Yaren'in yanında oldum,dışarı çıkartmadım falan ve Yaren'e zarar gelmedi. Ama bana "madem kız kardeşine dokundurtmuyorsun,o zaman hıncımı sevgilinden alırım" dedi. Sevgilimin olmadığını söyleyince bir gün mutlaka olacağını söyledi ve uzun bir süre görünmedi ortalarda. Ama son günlerde ortaya çıktı ve..."
-"Ve?"
-"Seda Harun seni sevgilim zannediyor" dediği an donup kaldım. Nasıl yani bana zarar mı vermeye çalışacaktı?
-"Bana da mı zarar vermeye çalışacak?"
-"Malesef ki öyle. Seni bu işe sokmayı inan istemezdim. Keşke beni öldürseydi,yerden yere vurup işkence çektirseydi de seni bu işe sokmasaydı"