İlk Bölüm

222 41 13
                                    

-BU SABAH-

"Hazra kızım uyan hadi annecim."
"Tamam uyandım anne."diye çığırdıktan sonra yataktan kalktım.

Acaba anneme desem mi hırsızlık yaptığı mı? Yada demesem mi? Uff ama ben kötü bişe yapmıyorum ki sadece şu çok zengin insanlardan çalıyorum hem onlar adı üstünde zengin onlardan para alsam ne olacak holdinglerimi batıcak.
Acaba anneme desem mi? Evet evet dicem sonuçta o benim annem her şeyi bilmeye hakkı var.

Anneme demeye karar verdikten sonra mutfağa indim.Canım annem masada oturmuş beni bekliyordu.
Yavaşça annemin yanına gittim ve yanağına bir öpücük koydum sonrada sandalyeye oturdum.

"Anne" dedim kısık bir sesle

"Efendim yavrum" dedi annem

"Şey anne" ya ben nasıl dicem anneme hırsızlık yaptığımı

"Hayırdır bişe mi oldu kızım" ayyy canım annem yaa

"Şey anne ben sana bişe dicem"

"De yavrum hayırdır para mı isticeksin ne kadar lazım söyle vereyim." Dedi annem ahh annem niye dedin böyle ya içim zaten yanıyor bide sen deyince

Ayağa kalktım ve annemin ayağının dibine oturdum, ellerini tuttum ve biraz göz yaşı...

"Kızım ne yapıyorsun kalk ayağa" dedi annem ama kalkmadım o beni affetsin ancak öyle kalkardım.

"Anne ben ben hırsızlık yaptım" dedim ve der demez annem ayağa kalktı.

"Ne ne diyorsun Hazra sen" dedi endişeli bir sesle annem

"Annem dinle söz bırakıcam ben sadece zenginlerin parasını alıyordum lütfen kızma affet beni" diye yalvardım anneme

"Hazra mutfaktan çık çabuk lütfen mutfaktan çık"

"Anneee" diye yakındım

"Hazra çık dışarı diyorum" dedi annem ve mutfaktan çıktı.

Bende ağlayarak odama çıktım.Hemen üstüme kırmızı tişörtümle mavi şortumu giydim ve kaan'ın (abim) barına yola çıktım.

Abime benzememem gerekli eğer annemi kaybedersem bu sefer tamamen biter herşey benide kaan gibi bırakır.Ben annemi kaybetmeye kıyamam ben annemi kaybedemem o benim hayatım eger annemi kaybedersem bende canıma kast ederim öldürürüm kendimi...Bu da son sözlerim...

Etrafıma baktığımda kaanın barının önünde oldugumu fark ettim.Tam barın kapısından içeri giriyodum ki çokk taş ve baklavalı çocuk beni durdurdu.

"Giremezsiniz"dedi çocuk sert bir şekilde

"Bal gibide girerim" dedim ve bi defa daha gitmek için hamle yaptım ama çocuk beni durdurdu.

"Kaan bey'in kesin emri var" dedi çocuk

"Başlarım kaan beyine de sanada bekle lan bekle" dedim ve çocuktan biraz uzaklaşıp Kaanı aradım...

Çalıyor çalıyor çalıyor
Açsana şunu yaaa

"Ne var hazra" dedi abim salak işte kimle nasıl konuşacağını bilmiyor.

"De şu çocuğa kapıyı açsın çabuk"
Dedim hızlı bir şekilde

"Hangi kapıyı ?" Ahh gördünüz mü ben buna boşuna salak demiyorum.

"Evin kapısını kaan anahtarı unutmuşum da salak barın kapısını"

"Doğru düzgün konuş lan benle" dedi kaan

"Sen doğru değilken ben senle nasıl doğru düzgün konuşayım." Dedim ve telefonu kaanın suratına kapattım.

Bi zaman sonrada güvenlikçi çocuğun telefonu çaldı...Konuşması bittikten sonra

"Çok özür dilerim Hazra Hanım buyrun" dedi çocuk oha la bu ne döneklik ya

"Anlıyorum" dedim ve içeri girdim

Artık bu işin bitmesi gerek ben artık kaan için hırsızlık yapmicam annemi onun yüzünden kaybetmicem kaan nasıl annemi kaybedip onu hayel kırıklığına uğrattıysa ben o kırık yeri doldurucam.

Arkadaşlar kısaysa kısa deyin.Artı eğer bir yere beğenmezseniz kafamdaki kurguyu heran değiştirip sizin istediğiniz şeyi yazarım benim için sorun değil asıl hikaye yazarları sizlersiniz bana ilham verende sizlersiniz sizi çok seviyorum...

Vote ve yorum yapın lütfen...

YASAK AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin