Çok güneşli sıradan bir gündü. Perdenin arasından giren ışık Fırat'ın uykusunu böldü bu duruma çok sinir olmuştu çok sinirleri bozuldu. Telefonuna baktı tek bir bildirim bile gelmemişti , bu durum sinirlerini daha çok bozdu. Merinin onu umursamaması da düşüncelerini haklı çıkartıyordu. Ya da öyle olduğuna inanmak zorunda gibi hissediyor ve çok fazla şüphe duyuyordu. Son zamanlarda ilaçlarını da almayı kesmiş doktor kontrollerini de gitmeyi bırakmış. Sabah akşam alkol almaya devam ediyor ve bu durum da hastalığının artmasına neden oluyor. Artık yataktan kalkmak zorundaydı , etrafa bakındı her köşede bira şişeleri vardı, gece fazla kaçırdığını fark etti. Başı çok ağrıyordu , mutfağa gidip kahve yapmak istedi ama yataktan kalkamıyordu zar zor kalkıp mutfağa gitti kahvesi orda hazirlanirken balkona çıkıp derin bi nefes aldı ve düşündü. Acaba Meri nerdeydi ? Napıyordu ? Ve ya kiminleydi? Aklın da bi ton düşünce vardı. Acaba gerçeklermiydi ? Yoksa yine bunlar aklının oyunumuydu ?
