İçimden Geldi

Sevmek ve Sevilmek

Sevmek o kişinin adını duyduğun anda midende kelebekler uçması, gözünün önünde yıldız kayması, elin ayağına dolaşması ama gerçekten çok tuhaf ve güzel bir his. Hele ki onla konuşurken elin, ayağın titrer ve saçmalarsın buna engel olmaya çalışsanda boşuna işe yaramaz. Gözlerinin içinde kaybolursun, hayallere dalıp gidersin. Ama sevmekte en zoru onun seni sevip sevmediğini öğrenmek ve ya birini seviyor mu? Bunları bilmek için ona onu sevdiğini söylemen yeter eğer seni seviyorsa der “bende seni seviyorum” diye. Ama sevmiyorsa seni arkadaşı, kankası olarak görüyorsa o zaman işin zor çünkü o an hissetiğin şey midendeki kelebekleri öldürüyo, yıldızları yok ediyor, ölüm gibi bir şey oluyor ama kimse ölmüyor. Tabii ki karşı tarafta sizle arasına mesafe koyuyor o zaman girdin mi depresyona boğuldun mu çukulataya, cipse, dondurmaya. Boğuldun tabii aldın mı kiloyu aldın, ver vere biliyorsan. Eee sevilmek nasıl derseniz sevilmek çok güzel bir şey etrafta seni seven biri olduğunu bilmek insanı rahatlatıyor. Yalnız olmadığını seni koruyacak birinin olduğunu bilmek güzel dee marifet sevmekte değil! Marifet düzgün adam akıllı sevebilmekte. Günümüzde gerçek “AŞK” denilen şeyden olmadığından. Şimdi herkes birbirini kullanıyor tabii en sonunda gene bir üzülen çıkıyor. Hayatın kuralı bu, ya üzersin ya da üzülürsün seçim senin. Ben asla diğer insanlar gibi olamadım hep farklıydım. Hayatın kuralını bozdum, kimseyi üzmedim ama herkes beni üzdü bu da cezam galiba. Ne demişler “Gülü seven Dikenine katlanır.”. Gülü sevdik sevmesine de dikeni hesaba katmamıştık. Keşke dikenide hesaba katsaydık. Artık bir daha ki sefere katarız.