Hava kararmaya soğuk kendini hissettirmeye başlamıştı. Ayaz ve Yiğit oyun oynarken ben ve İrem dergi karıştırıyorduk. Kafamı kaldırıp Ayaz'a baktım küfür ederek oyuna bakıyordu sanırım yeniliyordu yerimden kalkıp yanına oturdum ve yanağına öpücük kondurdum "şans getirsin" dedim. Ayaz ise oyunu durdurup "benim şansım geldi zaten" bu sözünün üzerine yanağına kocaman öpücük bıraktım ve yeni çıkan sakallarını elimle gezdim. Yiğit "hadi ayaz be" demesiyle ayaz oyuna döndü ben de sakallarından elimi çektim Ayaz elimi tutup tekrar sakallarına götürdü büyük bir zevkle oynamaya başladım ona dokunmak o kadar harika bir his yaratıyordu ki asla tarif edemezdim o duyguyu her insanın yaşaması gereken bir histi belki...
Oyunlar bitti, sohbetler başladığında bende mutfağa gidip mısır patlatmaya karar verdim. Yavaş yavaş ayaklarımı sürterek mutfağa girdim mutfağa girmemle Ayaz'a çarpmam bir oldu "oha ya bu kadar izbandut gibi olmak zorunda mısın" diyerek birazcık kızdım. Tam ağzını açmıştı ki kapı çaldı "annenler mi" bana dönüp "hayır sanmam onlar kendi evlerinde" içimden kaç tane eviniz var be diyerek kapıya doğru baktım. Ayazın kapıyı açmasıyla beraber ireme baktım çünkü gelenler Sıla, Beyza ve Pelindi. Mutfaktan baktığım için kimse beni görmedi Ayaz "ne işiniz var burda" sıla ise yaklaşarak "seni görmeye geldik" diyip içeri geçti. Ayaz hemen mutfağa geldi onun konuşmasına izin vermeden "Sılanın yanındaki kızlar kim?" Ayaz saçlarını karıştırdı ve masum bakışlarını atarak "kızacak mısın" dedi. Hayır anlamında başımı salladım.
-Sıla'yı biliyorsun zaten, Beyza yiğitin eski sevgilisi Pelinse" lafını yarıda kesip "senin" dedim. Kafasını salladı "ya ben anlamıyorum bu sıla seni sevmiyor mu? Niye eski sevgilini getiriyor" ayaz ellerimden tutarak "çünkü aramızı bozmak istiyor, buna izin verme" "Ayaz şuan zaten sana kızmayacağım merak etme" gülümsemesi yüzüne dolmuştu "onlar gidince görüşeceğiz şimdi elini ver" elini uzattığı gibi tuttum "bu el burdan ayrılmayacak" dedim ve çekip salona gittik. Sıla bizi el ele görünce "Pelin görüyor musun ayazın yeni sevgilisi" onlara bakarak koltuğa geçtik ve oturduk irem sinir küpüydü. Beyza "Ayaz özlemişsindir pelini diye düşündük" dediğinde tam ağzımı açacakken "özlenecek anlar yaşamadık zevkimi aldım siktir ettim" dedi. Bu sözüyle kızsam mı sevinsem mi bilemedim. Sıla yiğite dönüp "yiğit yarın hep beraber bir şeyler yapalım mı belki ayaz da gelir" artık sözleri beni çıldırtıyordu. İreme baktığımda yiğit elini sıkıca tutup sakinleştirmeye çalışıyordu. Ben ise ayazın parmaklarıyla oynamaya başlamıştım, Pelin bize bakarak "Ayaz biraz konuşabilir miyiz" Ayaz yüzüne bakmadan "buradan konuş" "emin misin küçük sürtüğünün yanında mı konuşayım?" bu lafıyla ayağa kalkmıştım benim kalkmamla irem de kalktı ve ayaz kolumdan tutup beni koltuğa bıraktı kendi ise Pelinin kolundan tutup "laflarına dikkat et canını yakarım" Pelin gözleri dolmuş bir şekilde "bırak kolumu" diyebildi. Ayaz ise "özür dile" diye tısladı. Pelin "küçük sürtüğün değil mi yapma ayaz okulda elinden geçmeyen kız yok söylesene öyküyle aramdaki tek fark ne güzellik desen ben daha iyiyim" ayaz en son elini yumruk yapıp duvara vurdu "herkes senin gibi sürtüğün olayım diye yalvarmıyor bana. Öyküyle arandaki fark ne mi? Ben seni yatağıma zevk için alırım ama öyküyü yatağıma huzuru bulmak için alırım" Sıla'ya dönüp "arkadaşlarını da al siktirin gidin burdan" yiğit kalkıp ayazı götürdü ve sılalar çıktı ben hala küçük sürtükte kalmıştım millet gerçekten böyle mi düşünüyordu? İrem anlamış olacak ki "takılma oraya senin için huzur dedi dahası var mı?" Ayaz odadan öykü diye seslendi ama o ses tonu beni ürkütmüştü yavaş adımlarla yanına gittim yiğit çıktığında yiğite baktım ama o da sinirliydi hiçbir şey anlamadım. Ayazın yanına gittiğimde yatakta oturmuş başını öne eğmiş elleriyle tutuyordu. "Bak ben özür dilerim tamam mı? Siktiğimin kızlarıyla hiçbir alakam kalmadı ben sadece seni seviyorum ve sen benim sürtüğüm değil sevgilimsin, kadınımsın, her şeyimsin bunlar" sözlerine devam edemeden öpmeye başladım. Çünkü susmayacaktı gereksiz yere açıklama yapacaktı. Dudaklarımız birbirine kenetlenmişti kontrolü ayaz eline aldığında bende ellerimle ensesiyle oynamaya başladı. Ayaz kendini çekip gözlerime baktı "sana aşığım bebeğim" bende diyemeden tekrar dudaklarıma sert bir şekilde yapıştı farketmeden duvara sırtımı yasladım ve öpüşmemiz gittikçe alevlendi tam boynumu öperken irem "öykü gelsenize bir dakika" diye bağırdı ikimizde kafamızı kaldırdık ve ayaz "gelmiyoruz" dedi. Ayazın kafasına vurup odadan çıktım arkamdan ayaz gelirken "iki oluyor" diye fısıldadı. İçeri girdiğimizde yiğit "sakinleştin mi kardeşim" ayaz evet anlamında başını salladı ve ireme döndü. "Twister oynayalım" soru soran bakışlarını yolladı bizde kabul ettik. Onlar başlayacaktı en son yiğitin kollarında İrem'in bacağı vardı "aşkım biraz daha zayıf olsan ne olurdu yemişsin sadece bacağa gelmiş" İrem tam dönüp bakacağı sırada düştüler. Sıra bize gelmişti İrem "öykü yeşil 2" dedi. Ayazın altından geçerek elimi yeşile koydum ayazla nefes nefeseydik kafamı kaldırdığımda boyun girintisine geliyordum. Ayaz anlamış olacak ki "zor tutuyorum kendimi" diyip durdu kulağıma en son başıma öpücük koydu ve o öpücükle yere yığıldık ayaz biraz üstüme düşmüş olabilir. Ayaz'a bakıp "kafamı ezdin" dedim. Ayaz ise çapkın bakışlarıyla "sende benim bir öpücüğümle yığıldın"
Artık uykumuz gelmeye başlamıştı, ayaz dizimde uyuyakalmıştı. Saçlarıyla oynadım uzun olmasına rağmen çok yumuşak ve bakımlıydı. Keskin yüz hatları vardı, ayaz aslında sinirli bir yapıya sahipti ama beni kırmaktan korkuyordu. Ayazın başını öpüp hadi artık yatalım dedim. O ise dağılmış saçlarıyla kalktı ve elimi tuttu. Beraber odaya girdik ayaz üstünü çıkardı "üşürsün" dediğimde kendini yatağa atıp "o zaman ısıtırsın" dedi ve gözlerini yumdu bende yatağa girip battaniyeyi düzelttim. Ayaz ise kolumu kaldırıp göğsüme yattı "en güzel yastığım" dedi. gülerek "yastığım mı" dedim. Ayaz uyku sersemi kalkıp dudağıma küçük bir öpücük kondurdu "boşuna her şeyim demiyorum sana ayrıca öyle güzel gülme uyuyoruz burda" içten içe sırıtarak "tamam gülmem diyim gözlerimi kapattım. Bana daha çok sarılarak "iyi uykular bebeğim" diyip elimi öptü. Ben ise "seninle olan her gecem iyi" ayaz bu sefer yine kalktı ve alnıma elini koydu tekrar göğsüme yattı ve "Allah Allah ateşinde yok ama" diyip sırıttı. Cevap vermeden uykuya dalmasını bekledim. Sanırım artık yavaş yavaş düzene giriyordu hayatım. Evet annem yoktu babam yoktu ama abim ayaz irem Berk yiğit vardı. Hayatımdaki en büyük şanslarım bunlardı. Kafamı Ayaz'a çevirdim ve başına öpücük koydum "umarım pişmanlığım olmazsın"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bensiz Yapamazsın
Teen Fiction'Aşk çok güzeldir ama güzel olduğu kadar da çok canını yakar'' Abimin bana söylediği tek söz. Ben hiç aşkı tatmadım, ama onun gözlerine baktığımda kayboluyorum. Yanında zamanı durdurmaya çalışıyorum, diğer yanımı bulmuş gibi hissediyorum. Ayaz... Be...
