"Karanlıklar sana beni hatırlatsın"
Bu mesajı okuduğum ve kağıdı parçalara ayırıp çığlıklar attığım olayın üzerinden 1 ay geçti ve ben artık daha güçlüyüm.
Şu bir ay içinde 3 tane daha tehdit içerikli mektuplar aldım."En son sahneye çıkma vakti."yazan mektuptan sonra herhangibir mektup almamış ve hayatıma olduğu yerden devam etmeye başlamıştım.Altay'la ilişkimizi ilerletmiş ve artık ilişkimiz resmiyete kavuşmuştu.
Geri dönük herşeyi silip içinde Altay ve benim olduğumuz yaşamıma başladım.
Şu anda kuzenimin evindeyim.Kendisi mutfakta kahve yapmakla meşgul.
"Kahveler geldi.Mis gibi bol köpüklü Türk kahvesi."
Zaten sesinden önce kahvenin kokusu burnuma dolmuştu.Farketmeden yüzümde kocaman bir gülümseme oluştu.
"Oh.Mis gibi kokuyor.Umarım tadıda kokusu gibi güzeldir."
"Güzel,güzel merak etme."
Bunları söylerken yanıma oturmuş ve beklentiyle gözlerimin içine bakıyordu.Onu daha fazla bekletmemek adına kahveyi içmeye başladım.İşte bu.
"Ellerine sağlık canım çok güzel olmuş."
"E artık 3 ay boyunca burada olduğuna göre sık sık yapıp içeriz."
Okullar kapanmış ve tatile girmiştik.Aklımda olan tatili kuzenimin yanında geçirmeye karar verdim ve ilk uçakla buraya Antalya'ya geldim.
Altay'ada gelmesini söyledim ama şirkette işleri olduğunu yavaş yavaş işe atıldığını söyledi.Fazla üstelemedim sonuçta geleceğimiz için çalışıyor.
"Ne düşünüyorsun öyle 32 diş sırıtarak"
Kuzenimin sorusuyla utanmış ve başımı öne eğmiştim.
"Hiç,öylesine bir şeyler işte."
"Altay'ı düşünüyordum demiyorda."
"Büşra!"
Sesim kızar gibi çıkmıştı ama yüzümdeki gülücük bambaşka şeyler söylüyordu.
"Neyse ne işte,sen benimle uğraşacağına kendine bak.Bora mıdır nedir o çocuktan bahsederken yüzünde gülücükler açıyor."
Sözlerimin sonlarına doğru kuzenimin kırmızıdan mora doğru yol alan yüz rengine bakıp kahkahalar atmaya başladım.
"Şuna bak yüzün mosmor olmuş.Ölecek misin yoksa?"
Ters bakışlarını yüzüme çevirip tehditvari gülümsedi.
"Ee nasıl bir çocuk bari anlatsana biraz tanıyalım eniştemizi."
Utangaç kız tavırlarından sıyrılıp heyecanla anlatmaya başladı.
"O...o,nasıl anlatsam,herşeyiyle bir harika.Bakışları,gülüşü,duruşu muhteşem."
Anlatırken gözlerinin içi gülüyordu.Çok seviyordu belliki umarım oğlanda onu çok seviyordur.
"Senin adına çok sevindim canım.Birgün tanıştırırsın artık."
"Merak etme çok yakında tanışacaksınız zaten.Akşama yemeğe çağırdım."
Yüzünden bir nebze soldurmadı gülücüğü donuklaştı bir an
"Sana söylemedim.Sorun olmaz değil mi?"
"Yok canım ne sorunu.Hem burası senin evin kimi istersen onu çağırırsın."
Biraz önceki gülücüğünü tekrar yüzüne yerleştirdi ve boynuma sarıldı.
"Çok teşekkür ederim ya.Hem tanıyınca sende çok seveceksin."
"Sen sevdiysen bende severim.Ne kadar zor beğenen biri olduğun göz önüne alınınca."
Yüzümüzden bir nebze eksilmeyen gülücüklerle ikindiye kadar oturduk.
"E artık kalkalım.Benimki gelmeden yapalım şu yemekleri."
Lafını bitirir bitirmez hızla mutfağa yöneldi.Bende peşi sıra ilerledim.
Mutluydu tıpkı benim gibi.İçimden dua etmeyide ihmal etmedim tabi.
Büşra masanın son eksik gediklerini tamamlarken bende yemekleri son birkez gözden geçirdim.
Bu arada kapı zili tüm evi doldurmuş ve ayak seslerinden anladığım kadarıyla Büşra kapıyı açmaya gitmişti.
Bende yemeklerden sonra üzerimi değiştirmiştim.Son birkez kıyafetime bakıp mutfaktan çıktım.
"İşte kuzenimde geldi.Bu kuzenim Asya.Bu yakışıklı adamda Bora"
Hararetli bir şekilde bizi birbirimize tanıttı.Oysaki böyle birşeye hiç gerek yoktu.Çünkü karşımdaki kişi çok iyi tanıdığım biriydi.MURAT.
Sürpriz,yeni bölüm erken geldi.Olayları biraz hızlı geçtiğimin farkındayım ama bir an önce asıl olaylara gelmek istiyorum.
Ve bilin bakalım ne oldu yazarınız yeni bölüm için sınır koydu.+30 vote ve +10 yorum gelince yeni bölüm gelecek.biliyorum belkide kızacaksınız ama benide anlayın oy ve yorum gelmeyince yazma şevkim kaçıyor.
Şunu söyleyebilirimki OYUN YENI BAŞLIYOR.
Unutmadan"KADERİMİZİ SEN YAZ"kitabıma göz atarsanız sevinirim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İstediğin sonum mu
Novela JuvenilHerşeyin bir hayal olmasını diledim. Spikerin söylediklerinin gerçek değil bir yalnış anlaşılmadan ibaret olmasını. Ama herşey apaçık ortadaydı . KATİL OLMUŞTUM