Son dersdeydik.Ama zaman bir türlü geçmiyordu.Sabah ki rezilliğimi düşündükçe sinirlerim bozuluyordu ve dakikalar daha geç geçiyordu.Ah..Siz sabah neler yaptığımı bilmiyorsunuz.
Christen'i gördükten sonra dondum kaldım.Bana aldırmadan yanımdan geçmeye kalkıştığında "Dur!" Diye böğürdüm.Bunlar ayrı bir rezillik.Arkasını döndü,tek kaşını kaldırdı.Ah muhteşem şey.Her neyse.Yanına doğru ilerlerken açık bağcığıma takıldım ve üzerine düştüm.
Rezalet.
Rezalet.
Rezalet.
Sonra arkama bakmadan koştum.Neden bunu yaptım hiç bir fikrim yok.Düşüncelerim zil sesiyle bölündü.
Sonunda!
Lucy 2.dersten sonra eve dönmüştü.O yüzden eve yanlız dönücektim.Dışarı çıktığımda yan taraftaki kalabalık dikkatimi çekti.Hemen oraya doğru ilerledim.Evet meraklının tekiyim.Merakım yüzünden başıma gelmeyen şey kalmadı.Ama hala devam ediyorum.Hey!Konumuz bu değildi.Sonunda kalabalığın arasına karıştığımda önümdekileri itip neler olduğunu görmeye çalıştım.Ben ezilme tehlikesi yaşarken okul kapısından 1 polis aracı ve 1 ambulans girdi.
Korkmuştum.Fakat yerde kanlar içinde yatan sınıf arkadaşımı görünce korkmak kelimesi bulunduğum durumun yanında yetersizdi.
Etraftakilere neler olduğunu sorduğumda aldığım tek cevap"Bilmiyorum" oldu.
Ambulans'tan inen görevliler Luz'u(yerde kanlar için de yatan sınıf arkadaşımı) sedyeye yatırdılar.Çok kan kaybettiğini ve kalp atışlarının çok düşük olduğunu söylediler.Kolumdan hayvan gibi çekildiğimde çığlığı bastım.Fakat Chirsten olduğunu görünce rahatladım.Evet rahatladım çünkü karşımda Luz'u bu hale getiren canavarı bekliyordum.Bence onu yapan bir canavardı.
Sanırım korkmak bana yaramıyor.
Christen o muhteşem sesiyle bana seslendiğinde saçma düşüncelerden arındım.
Yüzüm artık nasıl görünüyorsa "İyi misin?" Diye sordu.Kafamı hayır anlamında salladım."Gel benimle" diyip beni çekiştirmeye başladı.Arabasının önünde durduğumuzda kapımı açtı.Söylemesini beklemeden bindim.Kapıyı kapadı ve kendi tarafına oturdu.Kemerimi taktım ve arabayı çalıştırdı.Bu yolu biliyordum.Eve gidiyorduk.Luz olayı beni çok etkilemişti.Ona ne olduğunu çok merak ediyordum.Kim ona neden öyle birşey yapsın ki?"Neden ağlıyorsun?" Ben ağlıyor muydum?Farkında bile değildim."Lu-Luz ola-yı-ı" hıçkırarak ağladığım için konuşamamıştım.
Ama Luz dediğim anda yüzü değişti.Bakışları sertleşti,çenesi titremeye başladı.Dişlerini sıkıyor olmalıydı.O kadar sinirli bakıyordu ki korkmuştum.Olaya sinirlenmiş olmalıydı.Evin garajına arabayı park etti.Onu beklemeden arabadan indim.Çantamı alırken telefonum arka tarafa düştü.Almak için arka kapıyı açtım ve telefonu aramaya başladım.Koltuğun altında birşey elime çarptı.Ne olduğunu görmek için çektim ve aldım.
Bu...
Bu olamaz.
Beyaz bir tişort ama kandan dolayı nerdeyse tümü kıpkırmızı.
Bu sabah giydiği tişörttü.
Bu ne demek oluyor?Dediğim gibi + 5 votela yb yayinladim.simdi +10 vote.Size bir soru sizce lucynin ağzından yazalim mi? Yorumlarinizi bekliyoruz :* ^-^