Sessizlik içinde gömülüyordu her toprak darbesinde duyguları da toprağa karışıyordu. Ölenle ölünmez fakat ölenle gider sevincin, eğlencen,hayatın. Ölenle ölünmez çünkü seni sınar bu hayat her duygunu dener her adımını kaydederler ta ki bazılarına göre huzura bazılarına göre felakete kadar.
Babasını kaybetmişti minik kız, her şeyden habersizce ağlayan insanlara bakarken, geleceğine hem yardım hem de engeller koyan büyük kayıpla.
Şimdi 16 yaşında melonkoli bağımlısı eksik bir kızken nasıl ölenle ölmesin, nasıl duygularını gömmesin 10 yıl önceki gibi. Hemde artık o yağmurları, o dalgaları hepsi kurumuş gibiydi.
Her yol ona destekti fakat kaybolunca karanlığını karmaşık hale getiriyordu. Ne yapacaktı insan yalnız kalıp bağlarını mı kesseydi, yol fazlalaştırıp daha fazla mı kayıp verseydi. Hayatın her tonu ona bunları öğretecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatın tonları
RandomDalgasını nereye yönlendireceğini bilemeyen bir okyanus ve ona karmaşa ve hayat yükleyen denizler. Her damlasıyla ona yardım eden bulutlar mı yoksa her esintisinde farklı bir duyguyu yaşatan rüzgar mı ona hayatı öğretecekti. Hayattı bu ne zaman ne o...