ALİ'NİN AĞZINDAN
Silahın patlamasıyla polis adama saldırdı ve silahı elinden aldı. Geri kalan polisler de hızla alışveriş merkezine girdi. Ben mi ne yapıyordum? Ben Selin'e sarılmış bir şekilde ağlıyordum... Her taraf kan içindeydi neredeyse... Bir süre sonra ambulans geldi ve Selin'i sedyeye yatırmaya çalıştılar.
Ali: DOKUNMAYIN!
Hemşire: Bey efendi sedyeye yatırmamız lazım
Ali: Ben yatırırım dokunmayın siz ben yaparım BEN!
Selin'i sedyeye yatırdım ama elini bırakmadım. Son sürat ile hastaneye geldik. Selin'i ambulanstan indirip hızla içeriye soktuk.
Ali: Y-yardım edin... YARDIM EDİNN
Doktorlar Selin'i alıp hızla ameliyathaneye soktular. Olduğum yere çöktüm ve arkasından bakakaldım... O vurulan ben olacaktım... O sedyede yatan... Ameliyata giren ... Ben olmalıydım ...
Hemşire: Bey efendi sizi de kontrol edelim bir
Ali: İstemiyorum
Hemşire: Ama...
Ali: İSTEMİYORUM DEDİM.. Rahat bırakın beni
Bağırmam birlikte hemşire yanımdan uzaklaştı, ben de yerden kalkıp sandalyelerin birine oturdum. Bir süre sonra koridorda bağırışma sesleri duydum.
Haluk: ALİ!
Babamlar gelmişti. Şimdi ben onlara ne diyecektim? Nasıl açıklayacaktım olanları?
Güneş: A-Ali Selin nerede?
Hiçbir şey diyemedim...
Nazlı: Ali kötü bir şey olmadı di mi?
Savaş: Ya sakin olun Selin'den bahsediyoruz
Ali: B-ben.. Yani biz...
Ezgi: Ali anlatır mısın doğru düzgün şunu?
Ali: Ben olmalıydım...ORADA YATAN BEN OLMALIYDIM
Resmen kendimden geçmiştim. Deliriyor muydum bana mı öyle geliyordu? Babamın bana sarılmasıyla duruldum.
Haluk: Anlat oğlum
Ali: Alışveriş merkezine gittik. Keşke gitmeseydik keşke karşı çıkabilseydim ona... Gittik alışveriş yaptık bir kafeye oturduk. O gün işten çıkarılan bir grup varmış bizim şansımıza bastılar silahlarla avm'yi. İlk başta güvendeydik daha sonradan bizim oturduğumuz yere geldiler. İyi birilerine benziyorlardı hatta Selin muhabbet bile kurdu biri ile. Daha sonradan benim Mertoğlu olduğumu hatırladılar. İşler kızışınca da beni kullandılar. Beni vuracaklardı ama S-Selin önüme atladı. Allah kahretsin önüme atladı ve ben hiçbir şey yapamadım baba
Babam yine hiç beklemediğim bir şekilde bana tekrardan sarıldı. Saçma bir şekilde bana iyi geliyordu..
Haluk: Tamam oğlum tamam senin suçun yok
Ahmet: Peki durumu nasılmış?
Ali: Bilmiyorum daha çıkmadı kimse
Rana: Haber gelir birazdan
Ali: Bir şey olmayacak... O Selin Yılmaz pes etmez ... Bir şey olmayacak
Ben kendimi avutmaya çalışırken ameliyathaneden bir tane doktor çıktı. Ayaklanıp hemen yanına gittim.
Ali: Nasıl iyi di mi?
Doktor: Kurşun çok tehlikeli bir yere isabet etmiş. Selin Hanım'ın durumu gerçekten zor ama o bunu üstesinden şuanlık başa geliyor. Siz yine de her şeye hazırlıklı olun